Bronşit Hastalığıtedavisi

Bronşit Hastalığıtedavisi :

Bronşit Hastalığı Tedavisi Hakkında;

Çoğu bronşit ya da zatürre olgusunda antibiyotik kullanımına gerek yoktur çünkü hastalığın nedeni viraldir (antibiyotikler sadece bakteri-yel hastalıklarda yararlıdır).

Buna rağmen pek çok hekim hem belirtileri hafifletmek hem de ikincil bir enfeksiyonun oluşumunu önlemek amacıyla hastalara antibiyotik verirler.

Ancak bu yaygın uygulamanın çok az desteği vardır. Örnek olarak, akut bronşitin tedavisinde antibiyotik kullanımını inceleyebiliriz.

Geçen yirmi yıl içinde, akut bronşitin tedavisinde antibiyotiklerin yararını değerlendirmeye yönelik pek çok randomize kontrollü deney gerçekleştirilmiştir.

12 Akut bronşit; astım, kronik obstrüktif akciğer hastalığı ve zatürre belirtileri bulunmayan kişilerde aniden baş gösteren mukuslu ya da balgamlı öksürüğü tanımlar.

Yedi çift-kör çalışma, akut bronşitin tedavisinde antibiyotiklerin klinik yarar sağlamadığını göstermiştir.

Bir yarar sağlamamasına ve önemli riskler taşımasına rağmen, hekimlerin yaklaşık yüzde yetmişi yine de akut bronşitin tedavisinde antibiyotik yazmaktadır.

Antibiyotik kullanımının riskleri arasında, Candida al-bicansm aşırı üremesi, normal bağırsak mik-roflorasında bozulma ve antibiyotiğe dirençli bakteri suşlannın gelişimi sayılabilir.

Bilimsel verilere rağmen, hekimler neden akut bronşitin tedavisinde antibiyotik kullandırmaktadır?

Tıp dergisi Lancefde yayınlanan 'What Will It Take to Stop Physicians from Prescribing Antibiotics in Acute Bronchitis?"2 başlıklı makalede de değinildiği gibi, pek çok yanlış anlama söz konusudur.

Hasta, "Bir haftadır öksürüyorum ve şimdi de yeşil renkli balgam çıkarıyorum" dediğinde antibiyotik kullanımını destekleyecek veri yoktur.

Ayrıca akut bronşitte görülen ateşe karşı ya da hastalığın za-türreye dönüşmesini engellemede de antibiyotik kullanımını destekleyecek veri yoktur.

Hekimler çoğu zaman akut bronşiti olan hastalara antibiyotik yazarlar; çünkü çoğu hasta akut bronşitin sadece antibiyotikle iyileşeceğine inanır.

Bu inanışa en iyi örnek, çift kör bir araştırmaya katılmasında sorun olmayan hastaların yüzde altmışının bunu reddettiği, neden olarak da mutlaka antibiyotik kullanmaları gerektiğini düşünmeleridir.

Hekim ve hastaların düşünce ve beklentileri göz önüne alındığında, hastalığın seyrini değiştirmeyecek olsa da antibiyotiklerin kullanılmasına şaşırmamak gerekir.

Sonuç olarak, ciddi bakteriyel zatürrenin tedavisinde kesinlikle önemli rolleri olmasına rağmen, antibiyotikler bronşit ya da viral zatür-rede bir yarar sağlamazlar.

Bakteriyel zatürre çok ciddi olabileceğinden, zatürre belirtileri gösteren kişinin derhal bir hekime başvurması gerekir.

Doğal Yaklaşım

Bronşit ve zatürreye doğal yaklaşımın iki ana amacı vardır:

Balgam sökülmesini (ekspektorasyori) destekleyen normal süreçlerin harekete geçirilmesi

Bağışıklık fonksiyonlarının güçlendirilmesi

Bu ikinci amaç konusunda, BAĞIŞIKLIK DESTEĞİ bölümdeki önerilere uyulması uygun olacaktır.

Vitamin C Tedavisi

Yüksek dozda C vitamini tedavisi özellikle yararlıdır. Geçen yüzyıl başında, antibiyotiklerin keşfinden önce, kontrollü ve kontrolsüz pek çok araştırma yüksek dozda C vitamininin yararlarını göstermiştir.

Ancak bu yarar sadece enfeksiyonun ilk ya da ikinci günü başlandığında görülmüştür.

Daha sonra alındığında, C vitamini sadece hastalığın daha hafif geçirilmesini sağlamıştır.

Araştırmacılar ayrıca enfeksiyonlarla savaşan akyuvarların gerekli cephaneyi sağlamak için çok miktarda C vitamini topladığını göstermişlerdir.3

Zatürre geçiren yaşlı hastalarda C vitamini desteğinin olumlu etkisi yakın zamanlarda gerçekleştirilen bir çift kör araştırmayla açıkça gösterilmiştir.

Bu araştırma, ciddi akut bronşit ya da zatürre tanısıyla İngiltere'deki St. Luke's Hastanesi'ne yatırılan elli yedi yaşlı hastayla gerçekleştirilmiştir.4 Hastalara günde 200 mg C vitamini ya da plasebo verilmiştir. Hastalar klinik ve laboratuvar metotlarıyla değerlendirilmiştir (kullanılan laboratuvar metotları: Plazmada, akyuvarlarda ve plateletlerde C vitamini düzeyleri; sedimentasyon hızı; akyuvar sayımı ve diferansiyel). Hastaların aldıkları orta dozajda C vitamini, akut solunum yolu enfeksiyonu geçirmelerine rağmen tüm dokularda C vitamini düzeyini oldukça yükseltmiştir.

Solunum yolu enfeksiyonunun ana belirtilerine dayalı bir klinik derecelendirme sistemi kullanılarak elde edilen sonuçlar, plasebo alan hastalarla karşılaştırıldıklarında, C vitamini alan hastaların çok daha iyi durumda olduklarını göstermiştir. C vitamininin yararını en çok görenler, hastaneye yatırıldıklarında plazma ve akyuvarlarında düşük C vitamini tespit edilen ve hastalığı en ciddi seyreden hastalar olmuştur.

Bu sonuçlara göre, hastane ortamında verilen en ufak dozda C vitamini takviyesi bile anlamlı klinik iyileşmeye yol açabilir.

Akut solunum yolu enfeksiyonu geçiren yaşlı hastalarda, özellikle de durumu ciddi olanlarda, C vitamini takviyesi önerilir.

Zatürrenin yaşlılar açısından ölümcül olabileceği unutulmamalıdır.

Drenaj Pozisyonu

Bronşit, sinüzit ve zatürrenin tedavisinde ana amaçlardan biri, akciğerlerin ve hava yollarının balgamdan temizlenmesini sağlamaktır.

Bu sürece yardımcı olması açısından sıcaklık uygulanmasını ve izleyen paragrafta anlatıldığı gibi, balgamın günde iki kez drenaj pozisyonunda boşaltılmasını tavsiye ederiz.

Göğsünüze yirmi dakikayı geçmeyecek şekilde sıcaklık uygulayınız (sıcak su torbası, ısı bantları ya da hardal lapası koyarak).

Hardal lapası hazırlamak için bir ölçü kuru hardalla üç ölçü un karıştırın, lapa kıvamına gelene dek su ekleyin.

Elde ettiğiniz lapayı bir parça ince pamuklu kumaş ya da tülbente (eski bir yastık kılıfı da işinize yarayabilir) yayıp katlayın ve göğsünüze yerleştirin.

Sık sık göğsünüzü kontrol edin; zira hardal derinizi yakabilir. Sıcak uygulamasından sonra drenaj pozisyonunu alın; vücudunuzun üst kısmını yataktan aşağı uzatıp kollarınızdan destek alarak baş aşağı durun. Bu pozisyonda beş ila on beş dakika kalın.

Bu sırada bir gazete kağıdı ya da leğene öksürerek balgam çıkarmaya çalışın

Bromelain

Bromelain, ananasta bulunan ve protein sindirimi yapan bir enzimdir. Üst solunum yolu enfeksiyonlarının tedavisinde iyi sonuçlar sağlamıştır.

Örneğin, kronik bronşitin tedavisinde bromelainin öksürüğü giderici (antitussif) ve balgam eritici (mukolitik) işlevleri olduğu gösterilmiştir.

Solunum fonksiyonu ölçümlerinde kullanılan özel bir aletle (spiromètre) tedavi öncesi ve sonrasında durumları değerlendirilen hastalarda, akciğer kapasitesinin ve fonksiyonunun arttığı görülmüştür.

Bromelainin bronş salgılarını inceltici ve azaltıcı etkisi sonucu, solunum yollarındaki tıkanıklığı (konjes-tiyonu) giderdiği düşünülmektedir. Görünüşe göre bromelainin solunum yolları hastalıklarının tedavisindeki olumlu etkisi mukolitik akti-vitesinden kaynaklanmaktadır.

5 Akut sinüzitin tedavisinde de bromelainin yararı görülmüştür.

Bromelain kullanan hastaların yüzde seksen yedisinde iyi ya da çok iyi sonuçlar alınmış; plasebo grubunda bu oran yüzde altmış sekiz olmuştur.

Bitkisel Ekspektoranlar

Bronşit ve zatürrenin tedavisinde bitkisel ekspektoranlar (balgam sökücüler) uzun zamandır kullanılmaktadır.

Ekspektoranlar, solunum yollarını kaplayan mukoza tabakasının salgılarının miktarını artırır, yoğunluğunu azaltır ve balgamın dışarı atılmasını sağlar.

Pek çok bitkisel ekspektoranın aynı zamanda antibakteriyel ve antiviral etkisi de vardır.

Bu ekspektoranla-rın öksürüğü baskılamadığını söylemek gerekir; zatürrede öksürüğün baskılanmaması tavsiye edilir.

Hatta yaygın kullanılan çoğu ekspektoran, öksürme refleksini destekler.

Yaygın kullanılan bitkisel ekspektoranlar arasında lobelya (Lobelia inflata), meyan kökü (Glycyrrhiza glabra), grindelya (Grindeli-a camporum), yabani kiraz kabuğu (Prunus sp.), köpekotu (Marrubium vulgare), öksürü-kotu (Tussilago farfara) ve güneşgülü (Drosera rotundifolia) bulunur. Bir diğer bitkisel ekspektoran ise gliserol guaiakolat'tır (guaifenesin olarak da adlandırılır).

Bu en yaygın kullanılan ve etkili maddedir; reçetesiz satılan pek çok öksürük şurubunun içeriğinde yer alır.

SENDE YORUM YAP!

Whatsapp