Zikrin Şerefine Dair Örnekler

Yüce Allah'ın melekleri karşısında zikredenlerle övünmesi zikrin şerefine dair yeterli bir delildir. Müslim'in Muaviye radıyallahu anhdan yapmış olduğu bir rivayette şöyle gelir:

"Resulullah sallallahu aleyhi vesellem, ashabından oluşan bir gurubun kurduğu halkaya gelir ve buyurur ki burada niçin oturuyorsunuz? Derler ki Allah'ı zikretmek ve bizleri İslam'a hidayet ettiği, bizlere Müslümanlığı ihsan ettiğinden dolayı O'na hamd etmek üzere buraya oturduk. Buyurdu ki Allah için söyleyin, gerçekten bunun için mi oturdunuz? Dediler ki Allah için söylüyoruz gerçekten de bundan dolayı oturduk. Buyurdu ki ben sizi suçladığımdan dolayı sizden yemin istemedim. Ancak Cebrail bana gelerek Allah'ın melekler karşısında sizinle övündüğünü bana haber verdi."3

Diğer bir hadiste şöyle geçmektedir:

"Bir keresinde bedevinin biri Resulullah: sallallahu aleyhi ve selleme en üstün amelin ne olduğunu sorar. O da şöyle buyurur: Dünyadan ayrılırken dilinde Allah'ın zikri olması.":

Yine bir keresinde adamın biri Resülullah sallallahu aleyhi veselleme İslam'ın koyduğu hükümlerin çok olduğunu ve kendisine sımsıkı sarılacağı bir amel emretmesini isteyince şöyle buyurur:

"Dilinde sürekli olarak Allah'ın zikri olsun!"5

Hz. Peygamber sallallahu aleyhi vesellem İsra gecesinde atası Hz. İbrahim aleyhisselamın ona şöyle dediğini naklediyor:

"Ümmetine benden selam söyle ve onlara haber ver ki cennetin toprağı hoş kokulu, suyu tatlıdır ve cennet düz bir arazidir. Cennetin fidanları ise 'subhanallahi velhamdülillahi vela ilahe illallahu vallahu ekber' zikridir:"6

Buhari ve Müslim'in Ebu Musa radıyallahu anhdan rivayet ettikleri bir hadiste Hz. Peygamber sallallahu aleyhi vesellem şöyle buyurmuştur:

"Rabbini zikreden kimseyle zikretmeyen diri ile ölü gibidir:"! Müslim aynı hadisi şu lafızla nakletmiştir:

"İçinde Allah'ın zikredildiği ev ile zikredilmediği ev diri ile ölü gibidir."8

Bu hadiste zikreden kimsenin evi dirinin evine, zikirden gafil olanın evi ise ölünün evine, yani mezara benzetilmiştir.

Daha önceki hadiste ise zikreden diriye, gafil ise ölüye benzetilmiştir. Buna göre hadisin iki lafzı şu anlama gelir: Zikredenin kalbi dirilerin evlerinde yaşayan diri gibidir. Zikirden gafil olan ise ölülerin evlerindeki ölü gibidir. Hiç şüphe yok ki gafillerin bedenleri kalpleri için birer mezardır. Onların bedenleri içindeki kalpleri mezarlarındaki ölüler gibidir. Şöyle denilmiştir:

Allah'ı zikretmeyi unutmaları kalplerinin ölmesidir

Kabre girmeden önce bedenleri kabir oldu

Ruhları bedenlerine karşı yabancı

Dirilme gününe kadar bir daha dirilemezler