Yatsı Virdi

Yatsı Virdi

(Sübhanallah) Şam yüce Allah'ı her türlü eksiklikten tenzih ederiz, (Elhamdülillah)

Verdiği sonsuz nimetlerine, hadsiz ihsanına hamdolsun. Lütfundan daha fazlasını bağış- laması için şükranımız daimdir. (La ilahe illallah) Hakk'ı ihlaslı bir kalp le bilmeyi, zandan, şüpheden ve şekten uzak iman etmeyi, tahkiki imana varmayı bize nasip eyle. (Allahu Ekber) O şüphesiz gözle görülmekten akılla tamamen kuşatılmaktan uzaktır. Bilakis o her yerde hazır ve nazır dır. La havle vela kuvvete illa billahil aliyyil azim.

(s. 137)

Ey Rabbimiz şüphesiz Sen bütün büyüklerden ve ululardan daha büyük ve ulusun.

Sen hem fakire hem zengin e asıl varlığı verensin, en büyük ikram sahibisin. Takva sahibi kullanna da doğru yoldan sapmış kullarına da rahman ve rahim isimlerin hürmetine lütufta bulunan Sensin. Gizlediklerimiz i de açığa vurduklanmızı da bilirsin.

Çünkü sen bizi bizden iyi tanırsın. Senin, kulun için aldığın tedbirlerinin yanında kulunun tedbirleri önemsiz kalır, Sen takdir ettikten sonra onun iradesi zayıf ve güçsüz kalır. Eğer Sen olmasaydın mahlükat olmazdı, Senin yaratmandaki hikmet olmasa alem anlamsız olurdu. Sen kullarını yaratı onlan sınarsın. Bizleri var ettin, varlığından haberdar ettin. Zahirin bilgisini bize verdin, batın olanı gizli kıldın. Dilediğine birliğinsımm verdin, ona kevn-ü kainatı aşikar eyledin. (s. 138) Zatının kutsiyetini göster din o kuluna, her türlü tecellisiyle gizli olan sırlannın anlamını açtın.

YaRab, Senin kuvvetin ve kudretin karşısında şeytanın tuzaklan bize ne yapabilir?

Senin nurun kalplerde panaldadıktan sonra hangi kötülük onu karartabilir ki?

Allah'ım, Sen bir kalbi sevgini e bina edersen hangi şeytan orada kendine yer bulabilir, bir kuluna yardım edersen kim ona karşı durabilir? Birlik Senin sıfatındır, hakiki var olan da Sensin. Celalinle zatını yüce kıldın, gerçek ve tek rab Sensin. Sıkıntıdaki kullarından dilediklerini kurtarıp ger

çekleri onlara gösterdin, sen her şeyden önce vardın ve her şeyden sonra baki kalacak da yine Sensin. Her şey geçici, sonradan yaratılmış ve yok olucudur. Sen olmazsan başka hiçbir şey var olamaz. (s. 139) Ruhlardan senin varlığını bilenler yaşar, onlara emredersin cevap verirler, kalplerin perdelerini kaldınrsın iyileşirler. Ruhlardan sana itaat edene ne mutlu, kalplerden seni tanıyan ve seni seven ne saadetlidir.

Ey Rabbimiz, kalplerimizi kirlerden anndır ki varlığının tecellilerine mazhar ol sun, başka şeylerle olan meşguliyetini kes memizde bize yardım et ki yalnız Senin tevhidinle ve zikrinle meşgulolsun. Böy lece kainattaki tasarruflannda sadece senin sıfatlarını ve zatını görmek nasibimiz olsun.

Şüphesiz Sen Vehhabsın, bolca ve karşılık sız verirsin; hidayet nasip edensin, Kadirsin, haynn kapılannı açarsın.

Ya Rab; hayır Senin elindedir, dilediğine hesapsız verirsin. Kulun onun bilgisine erişemez, nereden geldiğini bilmez. Hayra nasıl ulaşacağını bilmeyen aciz kuluna Sen yol göstermezsen, onu hayra iletmezsen o nereden bilsin haynn yolunu?

(s. 140)

Allah'ım, bizi en hayırlı ve kamil olana götür ve ona erdir. Bizim için en güzel, en geniş ve en olgun ve en doğru olanı takdir et. çünkü dar olan kapılan ancak cömert ve kerim olan zatın genişletir, rahmet ancak Gafur ve Rahim olan Senden istenir. Hakiki gaye ve hakiki muradımız, bitmek ve tükenmek bilmeyen zenginlik kaynağımız sensin.

Ey ilahımız, bize hak ettiğimizden fazlasını, hiçbir kulun aklına getiremediği iyilik leri ver. Sen ki kerimsin, hesapsız verensin, hiçbir kulun duasını geri çevirmezsin. Sen verirsen kimse engel olamaz, senin vermek istemediğini de kimse veremez. Takdir ettiğini bozacak kimse yoktur, hükmünü kimse değiştiremez. Yoldan çıkarttığına kimse hidayet veremez, hidayet verdiğini de kimse saptıramaz. Sen hüküm verensin, kimse senin hakkında hüküm veremez. Kimsenin cömertliği sana fayda veremez. çünkü Senin hiç kimseye ihtiyacın yoktur.

Senin yücelttiğini kimse perişan edemez, rahmet ettiğine kimse azap edemez. (s. 141) Kalp gözünü açtığın kimseye artık gizli saklı kalmaz, koruyup kolladığın kulunun günah derdi olmaz. Emreden de alıkoyan da Sen sin, biz ancak senin için ibadet eder, ancak senin için kötülükten kaçınınz. Bize ibadet etme gücü ver, bizi kudretinle günahtan uzaklaştır. Böylelikle sana yakın, günaha uzak olalım, hidayetine tabi olup sevgini kazanalım. Kulluğunun gereği olan ahlakaerelim, celaline her daim ibadet edenlerden olalım. Kalplerimizi zikrinden zevk almaya muvaffak eyle, uzuvlanmızın tamamına şükretmeyi nasip eyle. Biz gazabından her daim korkan ve sana itaat eden kulların zümresinden eyle, zatının heybetinden ve şanından her daim korkanz zira ancak hüsrana uğrayanlar kendilerini Allah'ın gazabından emin sanırlar.

(s. 142)

Allah'ım bizleri nefislerimizin ve kötü amellerimizin şerrinden, şeytanların tuzak arından koru. Bizi şeytanın hiçbir şekilde etkileyemediği sevgili kullanndan eyle. çünkü şeytan ancak Senin nurunu kalplerinden aldığın kimselere, rezil kıldığın kimselere hükmedebilir. O sadece gafletinden ötürü zatının varlığından bihaber bıraktığın, basit kıldığın, ölüme terk ettiğin kalplerde

kendisine daimi yer bulur.

Eğer sen takdir etmezsen kim kuluna kötülükte bulunabilir, izin vermezsen ona kim yaklaşabilir? Her canlının ve her mahlükatın hareketi ve sükünu senin emrinle değil midir, kulun varacağı yer Senin bilgin da hilinde değil midir?

İlahımız, hareketimizi de sükı1numuzu da sana yönelt, şükrümüz her' daim sana olsun, masiva ile aramıza engeller koy ki sadece sana yönelelim. Her türlü işimizde yalnız sana dayanma bilincini bizlere ihsan eyle, bütün işlerin başı Sensin, her şeyin dönüşü de sanadır.

(s. 143)

YaRab, itaat de isyan da denizde kulun kaptanlığında giden iki gemi gibidir. Kul ise irade denizinde sahil-i selamete de ulaşabilir helake de. Senin rahmetinin sahillerine ulaşabilen kul mutlu ve balıtiyardır.

Helak olup giden ise mutsuz ve bahtsız ve azap ehlidir.

Ey Rabbimiz, Sen itaati emrettin, kötü lükten de alıkoydun. ikisini de biz insanlar için takdir ettin. imdi, kulun Senin kudretine tabidir, dizginleri elindedir, onu istediğine doğru yöneltirsin. Kalbi iki parmağın arasında gibidir, istediğin yöne çevirebilirsin.

ilahımız, kalplerimizi emrettiğin ilkelere bağlı kıl, bizi alıkoyduğun şeylerden uzaklaştır. çünkü senden başka hakiki güç ve kudret sahibi yoktur. Seni her türlü eksiklikten tenzih eyleriz. Varlığı iki şekilde yarattın, onları iki kesime ayırdın: Bir kısmı cennettedir, diğerleri cehennemde. (s. 144)

Bu hükmünde mutlak adalet olduğuna, tak dirinin hak olduğuna imanımız tamdır. Senin bu varlıktaki sımn derindir, başımız ayanın ne geleceğini bilemeyiz. Bize, layık gördüğün en güzel şekilde lütufta bulun.

Eğer bize hakkımız olan o az amelimizin karşılığını verir de rahmetinle muamele eylemez isen halimiz yamandır. Şüphesiz Sen hakiki koruyucu ve rahmet sahibisin.

Allah'ım, bizi hayır ehlinden, ahrette amel defteri sağından verilenlerden eyle.

Öte dünyada ve burada kazançlı çıkmamız için bize her daim rahmet et, bizi koruman

altına aL. "çünkü benim velim, Kitab'ı (Kur'an'ı) indiren Allah'tır. O, bütün salihlere velilik

eder." (A'rafsuresi, 7/196)

Ve bu rahmetine ilave olarak buyurdun ki: "Allah en iyi koruyandır ve O, merha metlilerin en merhametlisidir" (Yusuf Sure si, 12/64)

YaRab, nuru bütün mahlukattan önce yaratılmış, alemlere rahmet olarak gönderil miş Peygamberimiz Hz. Muhammed (sav)'e, O'nun aline ve ashabına; (s. 145) ya-ratılmış ve yaratılacak kulların miktann- ca, rahmetine nail olup bahtiyar olan ve gaza-bına düçar olup bedbaht olan kulların mik-tannca, sonsuz derecede geniş, başı ve niha-yeti olmaksızın, bitip tükenmeksizin devam eden, varlığınla kaim, ilminle daim sonsuz şekilde rahmet ve merhamet eyle, salat ve selam eyle.

Velhamdülillahi rabbil alemin

Amin, Ya Mü'in, birahmetike Ya Erha merrahimin.

Ali Emiri Arabi No: 4667 Millet Kütüp hanesi