Yüksek Tansiyona Karşı Şifalı Otlar

Yüksek Tansiyona Karşı Şifalı Otlar :

SARIMSAK

Sarmısak, besin yıldızları arasındaki yeni bir keşif. Bu harika bitki, tansiyonu düşürmeye, pıhtılaşmayı önlemeye, çeşitli kanserleri ve tümör gelişimini engellemeye, bazı çevre kirlili-ği kaynaklı maddeleri vücuda sokmamaya, bağışıklık sistemini güçlendirmeye ve kolesterolü ortalama % ı o düşürmeye yarıyor.

Araştırmacılar, bir ay ile bir yıl arasında sürmüş olan dört değişik çalışmanın sonuçlarını derlediklerinde sarmısak desteği alan yüksek tansiyonlu kişilerin sistolik basınçlarının 8, diyastolik basınçlarının da 5 puan düştüğünü gördüler. Etkileyici!

Diyastolik basınç, genellikle hipertansiyon açısından en önemli ölçüm olarak kabul edilir. ı 3 iyi çalışmanın derIemesinde, diyastolik basıncın %5 ile ı o arasında düştüğü belirlendi. Sarmısak; sigara kullanmama, kilo verme, sağlıklı beslenme, düşük tuz alımı ve şimdiye kadar bahsettiğimiz bütün ya-şam biçimi değişiklikleri ile birleştiğinde, tansiyon üzerinde önemli etkiler yaratıyor.

ALIÇ

Avrupa'daki çalışmalar, standardize edilmiş alıç özünün, antioksidan özellikleri ile yüksek tansiyonlu kişiler için aşağı-daki faydaları sağlayabileceğini gösteriyor: Geniş kan damarlarını açar. Kalbi güçlendirir . Kanı daha akışkan bir hale getirir. Kalp kasına daha fazla oksijen ve besin gitmesini sağlar. "Amerikan Şifalı Bitkiler Kurumu", alıcı güvenli birbitki olarak sınıflandırıyor. Kalp ilacı kullanıyorsanız, alıç almadan önce doktorunuza danışın.

ÜZÜM ÇEKİRDEĞİ ÖZÜ

Üzüm çekirdeklerinden elde edilen bu öz, güçlü bir antioksidan içerir. Çalışmalar, yüksek tansiyonla mücadelede, üzüm çekirdeği özünün aşağıdaki faydaları sağladığını belirlediler:

Kılcal damar çeperlerini, yaş ya da hastalık sebebiyle zayıflamış damarları güçlendirir, böylece onların kan sızdırmalarını ya da patlamalarını engeller.

LDL kolestrolünün oksidize olmasını engelleyerek, kan damarlarında plak birikiminin önüne geçer.

Munster Üniversitesi'nden Profesör Peter Rohewald'ın söylediğine göre, yüksek tansiyona neden olabilecek stres kaynaklı adrenalin salgılarını azaltır.

Anjiyo dönüştürme enzimi isimli pir enzimin faaliyetlerini destekleyerek, damarların açılmalarına vebasınca daha dayanıklı olmalarına yardımcı olur. İnsanlar üzerinde, bildirilen herhangi bir yan etkisi yoktur.

Üzüm çekirdeği özünde; %80 oranında antioksidan bulunmalı-dır. Önerilen günlük doz, 50 ile i00 mg arasındadır.

HİPERTANSİYON İLAÇLARI

Yüksek tansiyon için, birlikte ya da tek tek kullanılan 50 Cİ-varında ilaç vardır. İçeriklerinde bulunanlar:

İdrar söktürücüler
Anjiyo dönüştürme enzimi
Beta blokerları
Anjiyo II blokerları
Doğrudan sulandırıcılar
Kalsiyum kanalı blokerları
Alfa blokerları
olarak sayılabilir.

ÖZET

Yüksek tansiyon gibi sorunlarda, besin desteği genellikle gereklidir. Sorunu önlemek için atılması gereken son derece önemli adımların yerini tutmaz, ama onları destekler. Bahsettiğimiz yaşam biçimi değişiklikleri, desteklerin etkisini artıracaktır. Bütün sağlık sorunlarının en önemli unsuru, hastanın göstereceği uyumdur. Sağlıklı değişiklikler yapmak yerine, yan etkilerine aldırmadan birkaç ilaç yutuvermek, birçoğumuza daha kolay gelir.

Lütfen bu insanlardan olmayın. Hayat yolunda ilerlerken, sağlığınızı korumak için gerekli adımları atacak kararıdığı edinin. Sağlığa doğru giden rotanızı ayarlayın, varlığınızı ızdıraba dönüştürmeyin. sağlık, ulaşılan bir yer değil, değişik seçeneklerin oluşturduğu günlük bir yolculuktur. Doğru seçimleri yapacak cesarete sahip olun. Buna değer

Kardiyovasküler Hastalıkların Kontrolünü Ele Almak

Amerikan Kalp Vakfı'nın kalp ve inme istatistiklerine göre, 2006 Yılı'nda kardiyovasküler hastalıkların Amerikalılar'a bedeli 403.1 milyar dolar civarında. Bu hastalıkların doğrudan ve dolaylı maliyetleri sersernletici elbette, ama rakamlar hiçbir zaman öykünün tamamını anlatmaya yetmez. Kimse, kardiyevasküler hastalıklardan birisinin kurbanının ya da onu sevenlerin çektiklerini hesaplayamaz.

Kardiyovaskü ler hastalığı olanlar, hayatları boyunca çeşitli yetersizlikler, felç, böbrek hasarı ve başka bir sürü fiziksel, zihinsel ve duygusal zorlukla baş etmek zorundadırlar. Bir kalp krizi ya da inme geçirmiş olanların çoğu, bir tane daha geçirme korkusuyla yaşarlar. Kalp krizi geçirip hayatta kalmış kişilerin, bunu takip eden 5 yıl içinde ölme olasılığı, kalp hastalı-ğı geçirmemiş olanlara oranla 5 kat daha yüksektir.

Kardiyovasküler hastalıklar, yaşlanmanın doğal sonucu de-ğildir. İçinizdeki sessiz katillerin kardiyovasküler sağlığınızı bozmalarını engellemek için pek çok tedbir alabilirsiniz. Amerikan Kalp Vakfı, pek çok yayınından birinde: "Kalp krizi ve kalp hastalıkları nedeniyle ölümlerde azalma, ancak kalp krizinin önlenmesiyle sağlanabilir, yerleşmiş kalp hastalıklarının tedavisiyle değil. Kriz ölümlerinin yaklaşık yarısı, ilk krizle, yani tedavinin başlamasından önce ortaya çıkar. O nedenle, tedbir şarttır" demektedir.

Kardiyovasküler sağlık açısından, değiştirilmesi mümkün olmayan bazı risk unsurları söz konusudur. Öte yandan, diğer unsurlar değiştirilebilir. O nedenle sizi, bu kitapta verilen bilgiler ışığında kendi risklerinizi araştırmaya davet ediyor. Hayat biçiminizi değiştirerek kötü alışkanlıklarınızı terk edip sağlıklı olanlara yönelmek için gerekli adımları atın. Böylece içinizdeki sessiz katilleri uzakta tutabilirsiniz. Sağlıklı bir ya-şam diliyorum!

SENDE YORUM YAP!

Whatsapp