Prostat Büyümesi İçin Bitkisel Tedavi

Prostat büyümesi için bitkisel tedavi,prostat büyümesi rahtsızlığının tedavisine yardımcı olan bitkisel tedavi metodları hakkında bilgilerin yer aldığı makalemiz aşağıda bulunmaktadır.Prostat büyümesi için bitkisel tedavi yöntemleri hakkında bilgi sahibi olmak için aşağıdaki maklemize göz atmanızı öneririz.
British Journal Of Urology'de yayınlanan son bir makaleye göre, bitki temelli ilaçlar Avrupa'da sentetik alternatiflerine göre çok daha yaygındırlar. Özellikle Almanya ve Avusturya'da tıbbi bitkiler BPH için birinci basamak tedavi olarak kabul edilmektedirler. Bitkisel ilaçlar, BPH'de kullanılan tüm ilaçların yüzde doksanından fazlasını oluşturmaktadır. İtalya'da, bitki ekstreleri BPH için yazılan tüm ilaçların yüzde ellisini oluşturmaktadır. Buna karşın, alfa-blokerleri ve 5-alfa-redüktaz-inhi bitörleri, sırasıyla yüzde 5,1 ve yüzde 4,8'i oluştururlar.

Avrupa'da, BPH'nin tedavisinde kullanılan yaklaşık otuz dolayında bitki temelli ilaç vardır. Bunlardan en az on beş kadarı cüce palmiye (Serenoa Repens) ekstresi içermektedir. Diğer yaygın bitkisel ilaçlar pigeum (Pygeum Af-ricanum), ısırgan otu (JJrtica dioca) ve özel bir çiçek poleni ekstresi olan Cernilton içerirler. Yayınlanan makalelerin dikkatli bir taramasını yaptığımızda, bu etkenlerin göreceli etkinliklerini şöyle sıralayabiliriz: Cüce palmiye >Cernilton > Pigeum >Isırgan otu. Ancak bazı durumlarda, bir bitkisel yaklaşım diğerinden daha etkili olabilir. Başka bir deyişle, ısırgan otunu en alt noktada sıralamış olmamıza rağmen, bazı durumlarda cüce palmiyeden daha iyi sonuçlar verebilir. Her bitkinin farklı bir etki mekanizması vardır.BPH'nin tıbbi bitkilerin herhangi biriyle klinik basan şansının, rezidüel idrar içeriği olarak da tanımlanan tıkanma derecesiyle tanımlandığı ortaya çıkmaktadır. 50 ml'nin altındaki düzeyler için sonuçlar mükemmeldir. 50 ve 100 ml arasındaki düzeyler için, sonuçlar oldukça iyidir. 100 ve 150 ml arasındaki rezidüel idrar düzeyleri için klasik dört-altı haftalık periyotlarda kayda değer gelişmeler sağlamak daha güçtür. Rezidüel idrar içeriği 150 ml'den daha fazlaysa, cüce palmiye ektresi ve diğer bitkisel ilaçlar anlamlı bir ilerleme sağlayamazlar.

BİTKİSEL ÜRÜNLERİN PROSTAT TEDAVİSİNDEKİ ETKİSİ VE AVANTAJI

Avrupa da prostat için reçete edilen ilaçların ortalama % 70 i bitkiseldir. Özellikle Almanya ve Avusturyada doktorların % 90 I prostat için bitkisel ürünleri ( saw palmetto ısırgan otu... gibi ) reçete etmektedir.

Bitkisel ürünler bir kaç etki mekanizması sayesinde prostat belirtilerinin giderilmesinde ve tedavisinde çok başarılıdır:5 alfa redüktaz enzimini engelleyerek testesteron hormonunun daha güçlü formu olan dihidrotestesterona dönüşümünü önler ve bu sayede BÜYÜMÜŞ OLAN PROSTATIN KÜÇÜLMESİNİ SAĞLARLAR .

Prostat semptomlarının ( belirtilerinin ) artmasına neden olan yüksek prolaktin ve östrojen seviyelerinin normale çekilmesini sağlarlar ve bu sayede tüm prostat belirtilerini bertaraf ederler.Özellikle bu konuda etkinliği klinik deneylerde kanıtlanmış bitkiler Cüce palmiye ( saw Palmetto ), ısırgan otu ve yakı otudur.

Cüce palmiye ekstresinin çeşitli klinik denemelerde mükemmel sonuçlar verdiği ortaya konmuştur. Bir çalışmada 305 erkeğe günde iki defa 160 mg dozunda, cüce palmiye ekstresi verilmiştir.45 gün sonra, katılımcıların % 83'ü ilacın etkili olduğunu söylemişlerdir. BU şekilde bu bitki hakkında en az yarım düzine bilimsel araştırma yapılmıştır.

Isırgan ekstrelerinin prostat büyümesi tedavisinde etkili olduğu görülmektedir. Cüce palmiye ve ısırgan otu ekstreleri kombine halde alındığında etkileri çok güçlüdür.

Yakı otu özellikle ülkemizde yaygın olan prostat büyümesine bir çok faydalı yönü olduğu ispatlanmıştır.

Cüce Palmiye (Serenoa Repens)

Cüce PalmiyeAnavatanı Florida olan cüce palmiye ağacının (Sabal Serrulatd) meyvesinin yağda çözünen ektresinin, birçok klinik çalışmada, BPH belirti ve bulgulannı önemli ölçüde azalttığı görülmüştür (Bkz. Tablo 1). Çalışma mekanizması hücresel reseptörlere bağlanan DHT ile 5-alfaredüktazın engellenmesiyle ve prostat östrojen reseptörlerine mani olmasıyla ilintilidir. Bu etkilerin sonucu olarak, çeşitli klinik çalışmalarda mükemmel sonuçlara varılmıştır. Özet olarak, BHP deneyimini hafiften orta dereceye kadar yaşayan erkeklerin yaklaşık yüzde doksanı, tedavinin ilk dört ila altı haftası boyunca belirtilerde bazı gelişmeler yaşamışlardır.BPH'nin tüm önemli belirtileri, özellikle denoktüri azalmıştır.

Her ne kadar cüce palmiye ektresinin çeşitli klinik denemelerde mükemmel sonuçlar verdiği ortaya konsa da, son bir çalışmanın sonuçlan özellikle açıklayıcıdır. Bu çalışmada, 30 erkeğe günde iki defa 160 mg dozunda, yüzde seksen beş ve yüzde doksan arasında yağ asitleri ve sterol içerecek şekilde standardize edilmiş cüce palmiye ektresi verilmiştir. Kırk beş gün sonra, katılımcıların yüzde seksen üçü ilacın etkili olduğunu söylemişlerdir. Doksan gün sonra, bu oran yüzde seksen sekize yükselmiştir. Benzer olarak, hekimler tarafından kırk beş ve doksan gün sonra yapılan genel değerlendirmelerde, sırasıyla, yüzde seksen bir ve yüzde seksen sekiz etkinlik ölçülmüştür. Tarafsız değerlendirmeler tüm ölçülerde fark edilebilir gelişmeler ortaya koymaktadır. Maksimum idrar akışının 9,8 ml/s'den 12,2 ml/s'ye yükselmesi, idrar akış oranının 5,8 ml/s'den 7,4ml/s'ye artması; prostat hacminin 40,348 mm3'ten 36,246 mm3'e düştüğü ve uluslar arası prostat belirti skorunun 19,0'dan 12,4'e indiği anlamına gelmektedir. Ciddi ters tepkiler gözlenmemiştir.

Yaşam kalitesi değerlerindeki bu ilerlemeler, noktüri gibi sıkıntı yaratan etkilerin iyileştirilmesinin kişinin zihinsel bakış açısına olan güçlü etkisini göstermektedir. Prostat büyümesi yaşayan birçok erkeğin uyku eksikliği sorunu da vardır. Gece idrara çıkma sayısını düşürerek uykuyu arttırmak, cüce palmiye ekstresiyle yaşam kalitesini geliştirmek için en büyük sebep olarak görülmektedir. Bu çalışmadan çıkarılan bir başka önemli bulgu da cüce palmiye ekstresinin serum prostat spesifik antijen (PSA) düzeylerinde kanıtlanabilir bir etki sağlamadığıdır.

Finasterid içeren ilaçların anlamlı yararlar sağlayabilmeleri bir yılı bulurken, cüce palmiye ekstresi daha kısa bir zamanda daha iyi sonuçlar vermektedir. Birçok hastada, cüce palmiye ektresiyle, belirtiler tedavinin ilk otuz gününde iyileşmektedir.

Cernilton

CerniltonBir çiçek polen ekstresi olan Cernilton, Avrupa'da, prostatit ve BPH tedavisinde, otuz beş yılı aşkın bir süredir kullanılmaktadır. Birçok çift kör klinik çalışmaya göre, cerniltonun BPH tedavisinde oldukça etkili olduğu ortaya konmuştur. BPH hastalarında Cerniltonun toplam başarı oranı yüzde yetmiştir. Genel olarak tepki veren hastaların noktüri hastalığında ve rezidüel idrar hacmindeki anlamlı düşüşe ek olarak, günlük idrara çıkma sıklığında da yüzde yetmiş dolaylarında azalma olmaktadır. Ekstrenin bazı iltihap önleyici etkiler yarattığı ve idrar kanalının gevşemesini sağlarken idrar kesesinde kasılma meydana getirdiği ortaya konmuştur. Buna ek olarak, Cernilton. prostat hücrelerinin büyümesini engelleyen bir madde içerir.

En son yapılan çalışmada, semptomatik SHP hastalığının tedavisinde Cerniltonun klinik etkinliği bir yıldan fazla bir süre sulanmıştır. Prostat hacmini 33,2 cm3'lük ortalama taban çizgisinde olan, altmış sekiz yaş ortalamasındaki yetmiş dokuz erkeğe (altmış iki ve seksen dokuz yaş aralığında), on iki hafta boyunca günde iki defa 63 mg'lık Cernilton poleni ekstresi verilmiştir. Tablo 4 ve 5 sonuçları özetlemektedir.

Sonuç olarak, teste katılanların yüzde seksen beşi yarar sağlamıştır: Kendi tanımlarına göre, yüzde on birinde "mükemmel", yüzdeotuz dokuzunda "iyi", yüzde otuz beşinde "tatmin edici" ve yüzde on beşinde "zayıf bir etki yaratmıştır.

Pigeum (Pygeum Africanum)

PigeumPigeum anavatanı Afrika olan, daima yeşil kalan bir ağaçtır. Kabuğu tarih boyunca idrar kanalı bozukluklarının tedavisinde kullanılmıştır. Ağaç kabuğunun en aktif içeriği yağda çözünen steroller ve yağ asitleridir. Neredeyse pigeum üzerine yapılan tüm araştırmalar, yüzde on dört triterpen içermek üzere standardize edilmiş, betasitosterol ve yüzde 0,5 n-dokosanol kapsayan bir pigeum ekstresini nitelemektedirler. Bu ekstre geniş çaplı olarak hem deneysel hayvan çalışmalarında hem de insanlar üzerindeki klinik deneylerde ele alınmıştır.

Altı yüzden fazla hastada yapılan çeşitli klinik denemelerde, pigeum ekstresinin, özellikle başlangıç aşamalarında BPH'nin klinik belirti ve bulgularını azaltmada etkili olduğunu ortaya konmuştur.Fakat cüce palmiye ektresini ve pigeum ekstresini karşılaştıran bir çiftkör araştırma, cüce palmiye ekstresinin belirtilerde daha büyük bir azalma sağladığım ve daha iyi tolere edildiğini göstermiştir.Buna ek olarak, cüce palmiye kullanan klinik çalışmalarda, özellikle idrar akış oranının ve rezidüel idrar içeriği gibi objektif parametreler üzerindeki etkinin daha iyi olduğu gözlenmiştir.

Buna rağmen, pigeumun cüce palmiye ekstresinden daha etkili olduğu durumlar olabilir.Örneğin, pigeumun prostat salgısı üzerinde oluşturduğu bazı etkileri cüce palmiye ekstresinin yaratmadığı görülmüştür. Bu iki ekstre, etki mekanizması bakımından örtüştüklerinden, birlikte kullanılabilirler.


Isırgan Otu (Dioica LHoca)

Isırgan OtuIsırgan otu ekstrelerinin BPH tedavisinde etkili olduğu görülmektedir. Isırgan otu ekstresiyle, ele alınan diğer tıbbi bitkilerden daha az çalışma yapılmıştır. İki çift kör araştırma, plasebodan çok daha etkili olduğunu göstermiştir."Fakat pigeum gibi, ısırgan otunun sonuçlan da cüce palmiye (ya da Cernilton) ekstresininkinden daha az etkileyicidir. Serenoarepens ekstresi gibi, ısırgan otu ekstreleri de DHT'nin sitozolik ve nükleer reseptörlere bağlanmasıyla etkileşim halindedir.



Kabak Çekirdeği:

Kabak ÇekirdeğiKabak çekirdeği Bulgaristan, Türkiye ve Ukrayna'da geleneksel ÎPB tedavisidir. Erişkinlik döneminde,her gün bir avuç kabak çekirdeği yenilmesi önerilmektedir.Kabak çekirdeğinin içerdiği yağ güçlü bir diüretiktir.Bu, bazı muhaliflerin idrardaki artışın IPB tedavisi üzerinde hiçbir etkisi olmadığım ispatlamak için kullandıkları olgudur. Bununla birlikte, kabak çekirdeği testosteronun dihidrotestosterona dönüşmesini engelleyen cucurbitacin adlı bir bileşik içerir.

Buna ek olarak, yarım bardak kabak çekirdeği 8 mg. kadar çinko içermektedir. Doğal şifacı Dr. Joseph Pizzorno ve Michael Murray, IPB tedavisi için her gün 60 mg. çinko alınmasını öneriyorlar. Çinkonun prostatı küçülttüğü ispatlanmıştır. Sanırım bunu, daha önce sözünü ettiğim testosteronun dönüşüm sürecini engelleyerek başarmaktadır. Kabak çekirdeği, güçlü amino asitler olan alanin, glisin ve glutamik asit bakımından da zengin bir kaynaktır. Dr.Murray ve Dr. Pizzorno, 45 kişiye her gün bu amino asit desteklerin den 200 mg. verilerek yapılan bir araştırmadan söz ediyorlar. Bu araştırma, amino asitlerin ÎPB semptomlarını gözle görülür derecede azalttığını göstermiştir.

Yarım bardak kabak çekirdeği 1.150 ila 1.245 mg. arasında ala nin, 1.800 ila 1.930 mg. arası glisin ve 4.315 ila 4.635 mg. arası glutamik asit içerir.

Bu yararlı amino asitleri içeren daha başka tohumlarda vardır. Bizon kabağı çekirdekleri her üç amino asitten de bolca içerirken; yer fıstığı ve susam, glisin; badem, akceviz ve yer fıstığı glutamik asit bakımından zengindir.

SENDE YORUM YAP!

Whatsapp