Melatonin Nedir

Melatonin Nedir : Melatonin, beyinde epifiz bezinden salgılanır. Sabahleyin melatonin düzeyi düşer. Üç yaşmdakilerde en yüksek melatonin düzeyi 1000 pg/ml. olabilmektedir. Gençlerde 100 pg/ml, yaşlılarda ise 30 piko gr/ml'nin altına düşer. Doğal uyku ilacı olan melatoninin salgılanması sırasında vücut ısısı düşer. Böylece vücutta daha az enerji kullanılır. Uyku sırasında aktif olmayan hücreler kendilerini yeniler.Gündüz (saat 9-18 arasında) kanda 8-15 pg/ml. melatonin düzeyi normaldir. 8 pg/mİ. altındaki değerler düşüktür.Kimi kişilerde akşam melatonin salgılanması çok yavaş ve gecikerek başlar. Kimilerinde ise sabahleyin çok erken saatlerde miktarı düşer. Her iki türde de uyku süresi -yeterli melatonin olmasına rağmen- kısadır. Bu kişiler geç uykuya dalmaktan ve erken uyanmaktan şikâyet ederler.Bazı kişilerde de gece melatonin düzeyinde artış olmaz. Bu durum daha çok yaşlılarda görülür ve geceleyin uykularının bölünmesi ve uyanmaları karakteristiktir. Amerikan Sağlık Bakanlığı'nın bir araştırmasına göre 50 yaş üstü insanların yüzde 80'i uyku bozukluğu çekmektedir.

Melatonin Salgılanmasını Neler Etkiler?

Birçok hormonda olduğu gibi melatonin düzeyi de yaşlanmayla birlikte düşer. Beyindeki epifiz bezi, açıkçası biyolojik yaşımızın kaç olduğunu bilmektedir. 45 yaşından başlayarak melatonin yapımını kısıtlamaktadır. Eğer melatonin yapımı çok azalmışsa çok çabuk yaşlanılmaktadır. 80 yaşındaki birinin melatonin düzeyi, 20 yaşındaki birinin 1/10'u kadardır.

Epifiz bezinin melatonin salgılaması için karanlık gerekmektedir. Yatak odasında televizyon bulunmamalıdır. Televizyon kapatılsa bile mavi ışığın etkisi iki saat daha devam eder. Yatak odasında gece lambası da kullanılmamalıdır. Dışarıdan odaya yayılan ışık da melatonin salgılanmasını durdurur. Bu nedenle yatak odasında tam karanlık sağlayabilen perdeler olmalıdır.Stres melatonin yapımını azaltır.İlaçlardan antidepresifler, diazepin kökenli uyku ilaçları, betablokerler (tansiyon ilacı) melatonin salgılanmasını frenler.Melatonin gece salgılanan bir hormondur.

Gece karanlık başlamasından sonra salgılanmaya başlar ve gece yarısı en yüksek düzeyine erişir. Sabah olurken aydınlık başlayınca da melatonin düzeyi düşer. İflah olmaz bir disko düşkününün metabolizmaları ters dönmüştür. Parlak ışık, hareketli ses onlar için geceyi gündüze çevirmiştir. Sabahleyin ise yatağa girip yorganı başlarına çekmeleriyle gece başlar. Melatonin etkisi doğal olmayan bir şekilde kutup değiştirmiştir. Ancak doğa sürekli aldatılamamakta, er geç gece kuşları hormon sorunlarıyla karşı karşıya kalmaktadır.

Sigara ve alkol -özellikle akşam saatlerinde içilirse- melatonin salgılanmasını önler.Ünlü melatonin araştırıcısı Walter Pierpaoli, yemlerine melatonin karıştırdığı farelerin timus bezinin (bağışıklık sistemi hücrelerinin olgunlaştığı bez) belirgin olarak büyüdüğünü saptamıştır.Melatonin çok güçlü bir serbest radikal yok edicisidir. Bu etkisi, vitamin C'den elli kez daha kuvvetlidir. Buradan anlaşılmaktadır ki yaşlılarda azalan melatonin yapımı sonucu hücrelerin serbest radikallere karşı korunması azalmakta ve vücut hücrelerindeki zarar artmaktadır. 60 yaşından itibaren Anti-Aging (genç kalma ve sağlıklı uzun ömür) önlemleri çerçevesinde düşük dozda melatonin salık verilir.

Ancak her hormon için olduğu gibi melatonin de doktor tavsiyesiyle kullanılmalıdır.İnsan vücudu, evrimi boyunca önemli antioksidanlardan (hücrelerimize zarar veren serbest radikalleri nötralize eden maddeler) vitamin C, vitamin E ve betakarotenin yapımını kaybetmiştir. Bunlar, besinlerle alınmak zorundadır. Organizma, bir tek melatonin ve birkaç enzimi bizzat yaparak zararlı serbest radikallere karşı korunur. Melatonin, organizmanın en etkili serbest radikal avcılarından biridir.Hücrelerimizin bozulmasının ana sorumlularından biri serbest radikallerdir. Diğer etmenlerin yanı sıra sindirim ve solunum gibi metabolizma olayları sırasında serbest radikaller oluşur.

Serbest radikaller, elektronu eksik moleküllerdir. Bunu geri kazanmak için diğer moleküllere saldırır, hücrelere zarar verir. Uzun dönemde serbest radikallerin kanser, kalp hastalığı, felç, romatizma, katarakt, Alzheimer gibi hastalıklara yol açtığı düşünülmektedir. Vücudumuz özel enzimleriyle, hormonlarla ve besinlerle aldığımız antioksidanlarla (E vitamini, C vitamini, betakaroten, selenyum vb.) serbest radikallerle savaşır. Melatonin, çok küçük moleküler yapısı nedeniyle diğer antioksidanların giremediği hücre kısımlarına girerek serbest radikalleri zararsız hale getirir.Melatoninin yaşlanmayı yavaşlatıcı etkisi üç yönlüdür:

• Vücudun enerji sistemini sakinleştirerek serbest radikal oluşumunu azaltma

• Oluşmuş olan serbest radikalleri bizzat nötralize ederek zararsız hale getirme

• Serbest radikallere karşı koyan koruyucu sistemleri ve enzimleri uyarıcı etki yapma

Melatonin, Doğu-Batı arasındaki uzun uçak seyahatlerinden hemen sonra görülen uyku bozukluğu, yorgunluk, cinsel isteksizlik, depresyon belirtileriyle ortaya çıkan jetlag sendromunda sihirli ilaçtır (1-3 mg.).Melatonin Hormonunun Etkileri

• Doğal uykuyu sağlar.

• İmmün sistemi kuvvetlendirir.

• Stres hormonu kortizole karşıt etki yapar.

• Antioksidan etkilidir.

• Diğer hormonların salgılanmasında regülatör görevi yapar.

• Seksüel enerjiyi artırır.

• Meme kanserini önler.Yaşlılarda, gece vücut ısısında yeterli düşme olmaz. Uyku bozuklukları ortaya çıkar. Örneğin gece idrara kalkan biri tekrar uykuya dalamaz.Yetişkinlerin yüzde 20 ile 30'u, yaşlıların yüzde 80'i uyku bozukluğu çeker. Uygun dozda melatonin verilmesi uyku düzenini sağlar. Melatonin fazla enerji harcanmasına, yüksek tansiyona ve stres hormonu kortizole karşı koyar. Böylece gece, kalbin düşük hızla çalışmasını sağlar ve kalbi korur. Kalp dolaşım şikâyetleri olanlar, genellikle geceleyin düşük melatonin düzeyleri olan kişilerdir.Birçok hormonun ritminin kontrolü melatoninin ana fonksiyonudur. Büyüme hormonu, gece derin uykudayken zirveye çıkar. Testosteron ve kortizol sabahın erken saatlerinde en fazla salgılanır. Düşük melatonin, melatonine bağlı tüm hormonların dengesini değiştirir ve tüm fizyolojik işlevlerde karmaşaya neden olur.

Melatonin ömrü uzatır. Ancak iç saat iyi işlerse, organizma iyi kullanılırsa tüm fizyolojik işlevler düzgün seyreder. Anlaşılan gece-gündüz düzenine sadakat, yaşlanmaya karşı ilaç olarak çok önemlidir.1995 yılında İtalya'daki bir araştırma, melatoninin bağışıklık sistemini gençleştirici, canlandırıcı etkisini apaçık ortaya koydu. Bu etkinin kanserden korunma ve kanser tedavisinde yararlı olacağı düşünülüyor. Amerika'da kanser ilaçlarıyla birlikte melatonin uygulanarak yapılan tedaviler ümit vericidir.Işık almadığından melatonin düzeyi oldukça yüksek olan kör kadınlarda meme kanseri görülmediği saptanmıştır. Meme kanseriyle benzerliği bakımından prostat kanserinde de bu etki beklenir.

Uzun süren stres durumlarında aşırı salgılanan stres hormonu kortizol bağışıklık sistemini bloke eder. Böylece vücudun, mikroplarla ve tümör hücreleriyle savaşması yetersiz olur. Melatonin alımıyla stres durumları daha iyi kompanze edilir ve hastalıklara karşı direnç artar. Özellikle yaşlılarda kortizol düzeyi nispeten arttığından ve enfkesiyonlara daha kolay yakalanıldığın- dan, melatonin aliminin önemi vardır. 60 yaşından itibaren Anti-Aging önlemleri çerçevesinde düşük dozda melatonin salık verilir. Melatonin Yapımını Artırıcı Önlemler

• Yatak odası iyice karartılmalıdır (ışık melatonin yapımını frenler).

• Cep ve telsiz telefonlar ve televizyon yatak odasında bulundurulmamalıdır.

• Meditasyon ve yoga, melatonin yapımını uyarıcıdır.

• Aspirin, tansiyon ilaçları olarak kullanılan betablokerler ve kalsiyum antagonistleri, vücutta melatonin azlığına neden olur. Bu tedavi altındaki bireylerin bir kısmında uyku bozukluğu olur.

• Gece saat 24.00'ten önce uykuya başlamak ve yeterli uyumak, melatoninin düzenli salgılanmasını sağlar.

• Akşam yemek yemeyi bırakmak, vücudun melatonin yapımını artırır, hibernasyon (yapay kış uykusu) etkisi yaratarak yaşlanmayı geciktirir.

• St-John's wort (sarı kantaron bitkisinden elde edilen sakinleştirici ilaç), melatonin salgılanmasını uyarır.Bu önlemlerle melatonin eksikliği giderilemezse hekimin uygun göreceği dozda tabletlerle eksiklik giderilir (yatmadan önce 1-5 mg.).

SENDE YORUM YAP!

Whatsapp