Histoplazmozis Koksidioidomikozis Ve Blastomikozis

Histoplazmozis Koksidioidomikozis Ve Blastomikozis :

Histoplasma capsulatum, Coccidioides immitis ve Blastomyces dermatitidir gibi dimorfik funguslar immün yeterli kişilerde izole pulmoner tutuluş veya immün baskılanmış kişilerde dissemine hastalık şeklinde ortaya çığkar. İnfeksiyonun sınırlanmasında T hücre aracılı immün yanıtlar kritiktir. Bu nedenle HIV' deki gibi hücresel immünitenin baskılandığı kişiler sistemik hastalığa daha çok meyillidir. Klinik bulgularında kısmen örtüşme olması nedeni ile bu 3 dimorfik fungus bu bölümde birlikte ele alınacaktır.

Epidemiyoloji

Dimorfik fungusların her biri tipik coğrafik dağılıma sahiptir. H. capsulatum: Ohio, santral Mississipi nehir vadi si ve güneydoğu ABD'deki Appalachian dağlarında endemiktir. Kuşların ve yarasaların dışkıları ile zenginleştirilmiş ılık ve nemli toprak enfeksiyöz sporları oluşturan miçeliyal formların gelişmesi için uygun ortam sağlar. C. immitis: ABD güney batı ve uzak batısında özellikle Kalifornia' da San Joaquin vadisinde endemiktir. Vadi ateşi olarak bilinir. B. dermatitidis: ABD'de histoplazmozis ile örtüşen alanlarda endemiktir.

Morfoloji

Maya formları oldukça belirgin olup, doku kesitlerinde mantarın teşhisine yardım eder. H. capsulatum: Yuvarlak oval ve küçük maya formları 2-5 Ilı çaptadır (Şekil 13-40A) C. immitis: Kalın duvarlı, tomurcuklanmayan sferüller 20-60 Ilm çapında olup sıklıkla küçük endosporlarla doludur. B. dermatitidis: Yuvarlak ovaldir ve Histoplazma'dan daha büyüktür (5-25 Ilm çaplı). Karakteristik olarak "geniş tabanlı" tomurcuklanma ile çoğalırlar

Klinik Bulgular

Klinik bulgular (1) akut (primer) pulmoner infeksiyon, (2) kronik (kaviter) pulmoner hastalık veya (3) dissemine miliyer hastalık şeklinde ortaya çıkabilir. Organizmalarla dolu makrofaj topluluklarının oluş-turcuğu primer pulmoner nodüller, bölgesel lenf no darındaki benzer lezyonlarla birliktelik gösterir. Bu lezyonlar dev hücrelerle tamamlanan küçük granülomlara dönüşür. Santral nekroz ve daha sonra fibrozis ve kalsifikasyon gelişebilir. Primer tüberküloza benzerlik çarpıcı-dır dır ve ayırım maya formlarının ayırt edilmesine dayanır (periyodik asim-Schiff veya gümüş boyaları ile en iyi görünür). Klinik semptomlar daha çok kendisini sınırlayan grip benzeri sendromu hatırlatır. Hassas bir konakta, akciğerlerde sekonder tüberküloza benzer şekilde üst lobların tutulduğu kronik kaviter pulmoner hastalık gelişebilir.

Radyolojik olarak bu fungusların Bronkojenik karsinomu hatırlatan periciler kitle lezyonu oluşturması nadir değildir. Bu evrede, öksürük, hemoptizi ve hatta dispne ve göğüs ağrısı görülebilir. İnfant ve immün baskılanmış kişilerde, özellikle HIV infeksiyondu kişilerde, dissemine hastalık (miliyer tüberküloza benzer) gelişebilir. Bu şartlarda, iyi gelişmiş bir granülom yoktur. Bunun yerine mono nükleer fagositler sistemi oluşturan karaciğer, dalak, lenf nodları, gastrointestinal traktustaki lenfoid doku ve kemik iliği gibi dokularda maya formları ile dolu fagositlerin fokal birikimi gözlenir. Adrenal ve meninkiler de tutulabilir. Küçük bir olgu grubunda burun, ağız, dil ve larinkste ülserler görülebilir.

Dissemine hastalık, hepatosplenomegali, anemi, lökopeni ve trombositopeni ile giden ateşli bir hastalıktır. Dissemine Blastomyces organizmaları ile görülen kutanöz infeksiyonlar sıklıkla skuamöz hücreli karsinomu olarak yanlış tanı konulan belirgin epiteliyal hiperplaziye neden olabilir.

SENDE YORUM YAP!

Whatsapp