Dış Basur Tedavisi

Dış Basur Tedavisi :
Basur hastalığı dışa basur ve iç basur olarak ikiye ayrılır.Bu sayfada sizlere basur ve dış basur tedavisi hakkında faydalanabileceğiniz bilgileri sizlere sunmaktayız...
Dış hemoroid dokusu anüsün dışında cilt altında olan ve olağan şartlarda görünmez olan damarsal bir dokudur. İç hemoroidlerde olduğu gibi kabızlık, ıkınma sürekli öksürük gibi durumlarda şişebilir ve görünür hale gelir. Dış hemoroid başlangıç aşamasından itibaren kanama ve ağrı yapar. Dış hemoroid dokusu anüsün dışında olduğundan hasta çoğu kez kendi tanısını koymuş olarak gelir. Sıklıkla anal fissur (yırtık, çatlak) ile birliktedir.

BASURDA TEDAVİ SEÇENEKLERİ

Çoğu zaman basur tedavisi kendi başınıza atabileceğiniz adımlar içermektedir. Fakat bazen de bu durum ilaçlar ve cerrahi girişimlere kadar gidebilir.
İLAÇLA TEDAVİ
Hemoroid ya da basur şikayetleri başlayan hastalara hemen ameliyat yoluna gidilmez. Bunlara hafif vakalar adı da verilmektedir. Hafif vakalarda ilk önceleri ilaçla muamele yöntemleri kullanılır. Doktorunuz size merhem, fitil veya pedleri önerebilir. Basur tedavisinde kullanılabilecek birkaç grup ilaçlar bulunmaktadır ki bunların en başında gelenleri kortizon grubu ilaçlardır. Bu ilaçlar krem ve fitil şeklinde lokal olarak kullanılmakta olup genellikle kaşıntı ve ağrı problemleri olan hastalar için dıştan uygulanabilen ilaçlardır. Bu ilaçlar kısa süreli uygulanmakta ve hastaları rahatlatmaktadır.
Uzun dönemde kullanılması sıkıntı doğurabileceğinden uzmanlar tarafından önerilmemektedir. Uzun dönemde kullanılması deri döküntüsü, iltihap ve deri incelmesi gibi yan etkilere neden olabilir.Diğer ilaç grubunda ise basurlu alandaki toplardamar basıncını azaltan tablet tarzı ilaçlar yer almaktadır. Toplardamar basıncı azaldığı içinde basur şişkinlikleri azalacaktır. Buna bağlı olarak da ağrı ve kanama rizikosu azalacaktır. Bunlar kullanıldığı sürece etkili olan ilaçlardır.
Sadece ağrı yakınması olan kişilerde jel formunda olan ağrı kesici ilaçlar kullanılabilir. Bunların dışında dışkıyı yumuşatan, hastanın daha rahat dışkılamasını sağlayan şuruplar bulunmaktadır. Bilindiği gibi sert dışkı yapımı anal bölgeyi zorladığı için basur oluşumuna davetiye çıkarabilmektedir. Basur tedavisinde dışkı yumuşatıcı şurupların sürekli kullanımı önerilmemektedir. Kişide bir süre sonra tolerans gelişeceğinden etkisi olmamaktadır.

AMELİYATLA TEDAVİ

Genel olarak ileri tür(3. ve 4. derece) hemoroidlerde(basur) ameliyat teknikleri tercih edilir. 1. ve 2. tür basurlarda ise ameliyat dışı yöntemler tercih edilmektedir. Ameliyatlar genelde sedasyon ile birlikte lokal anestezi, spinal anestezi veya genel anestezi ile yapılabilir.

-> Klasik Yöntemler: Basur tedavisinde kullanılabilecek ameliyat tekniklerini sıralayacak olursak bunlardan ilki klasik yöntemdir. Klasik cerrahide varisleşmiş damar bütününe müdahale edilerek kesilir, çıkarılır ve kalan kısım ise dikilir. Basur ameliyatında klasik metotlar sıklıkla uygulanmaktadır. Basur ameliyatındaki bu yöntem açık ve kapalı basur ameliyatı olmak üzere iki kısma ayrılmaktadır. Açık ameliyatlarda çıkarılan damar yumağı dikilmeden bırakılmaktadır. İyileşme dönemi yaklaşık olarak 3 hafta olan bu yöntem yüksek risk taşıdığı için yerini kapalı basur ameliyatına bırakacaktır. Kapalı basur ameliyatında iyileşme süresi 2 haftada tamamlanabilmektedir. İster açık isterse de kapalı basur cerrahisi olsun kanama ve ağrı sıklıkla karşılaşılan komplikasyonlardır.

-> Enjeksiyon (skleroterapi): Bu prosedürde, doktorunuz basur memelerini küçültmek için basur dokusu içine kimyasal bir solüsyon enjekte eder. Enjeksiyon az veya ağrıya neden olmazken lastik bant ligasyonu daha etkili olabilir.

-> Longo Tekniği: Son yıllarda başvurulan özelleşmiş bir aletle yapılan basur ameliyatı da “longo tekniği” olarak isimlendirilen metottur. Bu metot yaklaşık 10 yıldır mevcut olmakla birlikte 9 yıl kadar ülkemizde uygulanabilirliği vardır. 2., 3. ve 4. derece basurlarda uygulanmaktadır. Lokal ya da genel anestezi ile uygulanabilir. Diğer yöntemlere nazaran iyileşme süresini çok kısaltan ve konforlu hale getiren bir tedavi tekniğidir. İşlem esnasında ağrı algısı olamayan alanda çalışıldığı ve basurlu dokuya bir girişim yapılmadığından cerrahi işlem sonrası ağrı hissetmemekte, hasta aynı gün taburcu edilebilmekte ve ertesi gün duş alabilmektedir.
Longo tekniğinde “stapler” adı verilen cihazla işlemler yapılır. Bu tür cerrahide dişli bölgenin yaklaşık 4 cm. yukarısından halkasal bir doku çıkarılmakta, sarkmış hemoroidal doku yukarı çekilerek burada sabitlenmektedir. Böylece normal pozisyona gelmesi sağlanmakta üst hemoroidal atardamarın en son dalları kesintiye uğratıldığından iç ve dış basurlu dokudaki kan önemli oranda indirgenmekte, sonuçta ise zaman içerisinde bu dokunun kendi kendine sönmesi sağlanmaktadır. Bu da günümüz tıbbında çok tercih edilen bir yöntemdir.

-> Lazer Tedavisi: Basur cerrahisinde diğer bir tedavi ise “lazer” kullanılarak yapılan operasyonlardır. Lazer kullanımı demek aslında tam olarak tanımı karşılamamaktadır. Ameliyatta kızıl ötesi(infrared) denilen ışınlar kullanılmaktadır. Kızılötesi metot hafif basurlarda (1. ve 2. derece) başarılı bir şekilde kullanılabilmektedir. Aynı zamanda büyük basur vakalarında damarlı dokuyu esmek için kullanılabilmektedir. Bu ışınlar dokuya bıçağa oranla daha aza zarar vermektedir. Bu yöntemin amacı ısı etkisi ile damar yumağında kapanmaya neden olmasıdır. Bu metot kanamanın yakılması olarak da ifade edilebilir. Lazerle yapılan ameliyatlar daha kolay iyileştiği için hastalar açısından daha konforlu olduğunu belirtmek isteriz.

-> Ultrason: Diğer bir tercih edilen basur ameliyatı ise “ultrason” kullanılarak yapılan ameliyatlardır. Ultrason yönteminde anal bölgeye girilerek esas ana damarların bulunması ve sadece bunların bağlanmasını hedef almaktadır. Ultrason tedavisi oldukça başarılı ve kolay bir tekniktir.

-> Lastik Band Ligasyonu: Ülkemizde çok yoğun olarak kullanılmakta olan bir yöntemde “boğma”adı verilen yöntemdir. Adından da anlaşılacağı üzere boğma yönteminde basur memelerinin dip kısmına lastik bir bant geçirilerek boğulmaktadır. Basurun bantlanması rahatsız edici bir işlem olabilir. Birçok insan için etkili olan bu metodun bir takım riskleri yer almaktadır. Basur memeleri boğulduktan sonra dolaşım engellendiği için beslenemezler ve kopma aşamasına gelirler. Kopup düşme genelde bir hafta kadar sürebilmektedir. Kopma aşamasında aşırı kanama ya da kopan bölgenin nadiren enfeksiyon riski bulunduğundan doktorların pek önerdiği bir tedavi biçimi değildir.

SENDE YORUM YAP!

Whatsapp