Büyüme Hormonu Hastalığı
Büyüme Hormonu Hastalığı : Büyüme hormonu (hGH), beyinde hipofiz bezinden salgılanır. Uykunun derin döneminde özellikle yapımı artar. Bu nedenle "insan uykuda büyür" ya da "güzellik uykusu" deyimleri söylenmektedir. Büyüme hormonu eksikliği, gençlerde ve yaşlılarda kas kütlesinde azalma, yağ dokusunda artma ve kemik yoğunluğunda azalmaya neden olmaktadır. Büyüme hormonu 30 yaşlarından itibaren belirgin olarak eksilmeye başlar. 70 yaşındaki birinin büyüme hormonu, 20 yaşındakinin yaklaşık dörtte biri kadardır.
Şu var ki 65 yaş üzerindekilerin yarısı ya hiç ya da yok denecek kadar az büyüme hormonuna sahiptir.Büyüme hormonu sadece büyümekte olan gençler için değil, yetişkinler için de önemlidir. Yale Üniversitesi araştırmacıları, büyüme hormonu eksikliğini, aşağıdaki özel belirtileri olan bir klinik sendrom (birçok belirtiyle birlikte olan hastalık tablosu) olarak görmektedirler:
• Kas kütlesinde azalma• Vücut yağ kütlesinde artma
• Sportif aktivite kapasitesinde azalma
• Kemik yoğunluğunda azalma
• Kan yağlarında anormal değerler
• Yaşam kalitesinde düşüş
Büyüme Hormonunun Sırrı
Tüm organlarıyla vücudumuzun yenilenmesi, kök hücreler (rezerve hücreler) sayesinde olmaktadır. Dokulardaki ölen hücrelerin yerini, kök hücrelerin yaptığı yeni hücreler doldurmaktadır. Kök hücreler de diğer hücreler gibi bölünür. Ancak kök hücre olarak kalma yeteneklerini korur. Kök hücreler embriyonal hücrelere benzer, asla ergin hücre haline gelmez, farklılaşmadan kalır. Dokuların yenilenmesi, kök hücrelerin hâlâ bölünebilir olmasına ve yenilenmesi için ergin hücreleri yapma yeteneğini muhafaza etmesine bağlıdır. Bu komplike mekanizma hâlâ tam olarak açıklığa kavuşmuş değildir. Ancak büyüme hormonunun kök hücrelerin kaderindeki rolü kesindir.
Büyüme Hormonunun Pozitif Etkileri
• Çocuklukta büyüme hormonu eksik olursa cücelik olur. Büyüklerin de sağlam ve güçlü vücut için büyüme hormonuna gereksimi vardır.
• Büyüme hormonu büyüklerde nihai boyu tespit eder. Vücut dokularına, organlarına, özellikle kaslarına hacim, esneklik ve sağlık verir.
• Büyüme hormonu, vücudun genç kalmasında en büyük potansiyeli olan hormondur. Bedensel gençlik ve enerji sağlayan hormonların başında gelir. Sürekli yorgun olan bir kimse, iki aylık büyüme hormonu tedavisiyle güç ve enerji depolar, kendisini gençlik yıllarındaki gibi hisseder.
• Vücut yağlarını (özellikle karındaki yağları) azaltır, karnı düzleştirir. Bacak ve eklemlere sıkılık ve esneklik kazandırır.
• Toplam uyku süresini kısaltmasına rağmen, daha derin, iyi ve bol rü- yalı uyku sağlar. Büyüme hormonu yetersizliği olanın uykusu kötüdür. Uzun süre uyur, ancak uykusu derin değildir ve seyrek rüya görür.
• Huzur ve güvenlik duygusu verir, varsa korkuları giderir.
• Büyüme hormonu seksüel hormonlarla birlikte erkekte penis büyüklüğünü, kadınlarda meme, vajen ve rahim büyüklüğünü tayin eder. Cinsel ilişkilerde penis ve klitoriste kuvvetli ve uzun süreli ereksiyon (sertleşme) sağlar.
• Cilt yaşlanması, hormon dengesindeki bozukluğa bağlıdır. Ancak kırışıklardan tutun, gerdan sarkması, gözaltı torbaları, yara iyileşmesine kadar tüm cilt sorunlarında büyüme hormonu eksikliğinin rolü vardır.
Büyüme Hormonu Niçin Azalıyor?
Araştırmalar, hipofiz bezindeki büyüme hormonu salgılayan hücrelerin yaşlılarda aktif olduğunu ve uyarıldığı zaman büyüme hormonu yapabildiğini ortaya koymaktadır. Büyüme hormonuna karşıt somatostatin diye bir hormon var. Eğer yaşlılarda somatostatin düzeyi yükselirse büyüme hormonu yapımı frenlenir. Araştırmacılar, yaşlı kobaylarda somatostatin yapımını durdurarak, genç kobaylardaki düzeylerde büyüme hormonu salgılanmasını sağlamışlardır.
Ayrıca hipofiz bezini, büyüme hormonu yapması için uyaran bir hormon, GHRH (Growth Hormone Releasing Hormone) vardır. Bu hormona karşı, yaşlanmayla birlikte vücut hücrelerinde duyarsızlık (direnç) oluşmakta ve GHRH uyarıcı etkisini tam yapamamaktadır. Bugünkü bilimsel verilere göre yaşlanmayla birlikte büyüme hormonu yapımının azalmasında en kuvvetli olasılık, iki faktörün birlikte rol oynamasıdır:
• Somatostatin hormonundaki artış
• GHRH hormonuna yaşlanmayla birlikte oluşan direnç
North Carolina Üniversitesi'ndeki bir araştırma, beslenmeyle alman kalorinin düşürülmesiyle, büyüme hormonu yapımının arttığını göstermiştir. Bu, beslenmenin hormon metabolizmasındaki rolünün önemini göstermektedir. Çok fazla kalori ve yağlar, hormonların doğal dengesini bozmaktadır. Fazla şeker tüketildiğinde yükselen kan şekeri sonucu salgılanan aşırı insülin hormonunun, bu denge bozukluğunda etkisi büyüktür. İnsülin, büyüme hormonu için bir inhibitördür (frenleyici). Vücutta ne kadar çok insülin salgılanırsa, büyüme hormonu o kadar azalır. Kalori kısıtlanınca insülin düzeyi düşer ve büyüme hormonu etkisini gösterme fırsatı bulur.
Büyüme Hormonu Yetersizliği Nasıl Tanınır?
Çalışmaya Karşı İsteksizlik Eğer eskiye göre çalışma isteğinde, gücünde, süresinde azalma varsa tiro- id hastalığı yanı sıra, büyüme hormonunda azalma düşünülmelidir.Sosyal İlişkilerde Azalma Önceleri toplantıdan toplantıya seve seve koşturan biri, artık hiç kimseyle bir araya gelmek istemiyorsa yani sosyal ilişkilerden kaçınıyorsa, büyüme hormonunda azalma olasıdır.Yaşama Sevincinde Azalma Büyüme hormonu yetersizliğiyle yaşamın anlamı, yaşama arzusu yitirilir.
Eskiye Göre Çabuk Yorulma
Yapılan işin sonucundaki verim azaldığı gibi, daha çabuk yorulma olur.Libidoda (Cinsel İstek) AzalmaBüyüme hormonunun azalması, cinsel organların aktivitesini azaltır ve birey fazla yaşlı olmasa da seksüel isteksizlik başlar.Uykusuzluk BaşlamasıUyku kalitesindeki değişiklikten, büyüme hormonu yetersizliği sorumlu olabilir.
Spora Rağmen Yağ Dokusu Fazlalığı
Kaslara göre yağ kütlesinin fazla oluşu, büyüme hormonu azlığına bağlıdır. Büyüme hormonu yağ dokusunu azaltır, kas dokusunu artırır. Vücut geliştirenler, büyüme hormonuyla kaslarını aşırı geliştirebilirler. Eskiden büyüme hormonunun doping maddesi olarak kullanıldığının tespiti mümkün olmuyordu. Bundan dolayı sporcular büyüme hormonu kullanıyorlardı. Kısa bir süreden beridir üstün enerji ve hareket sağlamak amacıyla dışarıdan alman büyüme hormonunu da özel testle saptamak mümkün olmaktadır.
Ciltte Kırışıklıklar
Büyüme hormonu eksilirse cildin gençlikteki yapısı değişir, ciltte kırışıklıklar ve yaşlanma başlar.Büyüme Hormonu Yetersizliğinin TedavisiEski Mısırlılarda, Anti-Aging anlamında uygulamaların olduğunu görüyoruz. Günümüzden 3000 yıl önce 90 yaşında (o zamanlar için çok uzun bir ömür) ölen II. Ramses'in mezarında arı sütü bulunmuştur. Bugün arı sütünün hormon salgılanmasını uyarıcı maddeler içerdiğini biliyoruz.Büyüme hormonunu artırmak için iki tedavi yöntemi vardır:
1. Stimülasyon (uyarıcı önlemler)
2. Replasman (yerine koyma)
1. Stimülasyon (Uyarıcı Önlemler)
• Tüketilen besinlerde kısıtlama (düşük kalori alımı) ya da akşam yemeğini haftada birkaç kez yememek, haftada bir gün oruç tutmak (24 saat sudan başka hiçbir şey almamak) büyüme hormonu salgılanmasının artmasını sağlamaktadır.
• Şeker tüketimi, kan şekerinin yükselmesine ve insülin salgılanmasına neden olur. İnsülin ise büyüme hormonu yapımını frenler. Beyaz şeker ve beyaz un ürünlerinden vazgeçmelidir.
• Yatmadan önce alman Arginin, Ornithin, Lysin (her birinden ikişer gram), büyüme hormonu salgılanmasında uyarıcı etki yapar. Bu maddeleri ve somatostatin engelleyici maddeleri bir arada içeren özel ilaçlar vardır.
• Saat 17.00'den sonra hiçbir şey yemeyen (su içilebilir) kimsede de geceleyin büyüme hormonu salgılanması artmaktadır. Saat 17.00 dolayında arginin yönünden zengin (balık, diğer deniz ürünleri, soya ürünleri, yer fıstığı, ayçiçeği çekirdeği) bir akşam yemeği de büyüme hormonu salgılanmasını artırıcı etki yapar.
• Saat 19.00'dan sonra alınan alkol, büyüme hormonunu frenler.
• Sigara, büyüme hormonu aktivitesini azaltır ve erken yaşlanmaya neden olur.
• Arı sütü ve poleni, büyüme hormonu salgılanmasını artırmaktadır.
• Yeterli uyku, büyüme hormonunu artırır.
• Obezite, büyüme hormonu azlığıyla birliktedir. Kilonun normalleşmesiyle bu azlık ortadan kalkar.
2. Replasman (Yerine Koı/ma) TedavisiBüyüme hormonunun bireye uygun dozu, deneyimli uzmanlarca saptanmalıdır.Bir hormon için optimal kan düzeyi kişiden kişiye değişir. Bu, vücudun ve organların gelişme çağındaki değişmelerine bağlıdır. Örneğin güçlü, iriya- rı bir yetişkinde, büyük hacimli organlar için yüksek miktarda büyüme hormonu yapımı olmuştur.
Gelişme sırasında IGF-1 (IGF-1, somatomedindir, büyüme hormonunun etkisiyle karaciğerde oluşan ve büyüme hormonu çevredeki etkisini ölçen bir faktördür. Büyüme hormonuyla eşdeğerde değildir.) düzeyi 550 ila 750 ng/ mİ'ye ulaşabilir. Orta boydaki genç erkeklerde normal değerler 290 ile 550 arasındadır. Belli yaşlardan sonra büyüme hormonu yetersizliği baş gösterir, kanda IGF-1 düzeyi 250 mcg/1'nin altına iner.Büyüme hormonu yetersizliğini gidermek için büyüme hormonu replas- manı ile 250-300 ng/ml arasında IGF-1 kan düzeyini sağlamak gerekir.
Bu sırada IGFBP3 3200 mg/ml'yi aşmamalıdır. Aşarsa serbest IGF-l'in miktarı azalır. 50-60 yaşlar için referans değerleri olarak verilen 110 ile 250 ng/ mİ, tedavi için yeterli olmaz. Ufak yapılı kimselerde 250 ng/ml değeri ye- terlidir. Çünkü onlarda, gelişme yıllarında da çok yüksek büyüme hormonu salgılanması olmamıştır, daha düşük miktarlarla yetinmişlerdir.
Tüm organlarımız, dokularımız ve hücrelerimiz, 20 ila 30 yaşlarında iken sahip olunan büyüme hormonu miktarı ile gelişmiştir. Ancak bu yüksek oktanla vü-cut motoru kusursuz çalışır. Düşük değerlerle motorda tekleme, vuruntu başlar.Araştırmalar, her gün kullanılan büyüme hormonunun kişiyi, birkaç haftada bedensel ve ruhsal yönden 20 yıla kadar gençleştirdiğini saptamışlardır. Vücut yağları kaybolmakta, kaslar tekrar gelişmektedir. 70 yaşlardaki bellek, konsantrasyon, seks ve libido tekrar 50 yaşlardaki performansa dönmektedir. Tedavi başlangıcında 0,1 ila 0,2 mg. büyüme hormonu, gece yatmadan önce günlük yapılır. IGF-1 düzeyine göre doz ayarlanır (en çok günde 0,5 mg).
Bireye uygun doz kullanılırsa yan etkiler kesinlikle olmaz. Hormon karşıtlarının, "Büyüme hormonu uygulanması tümör oluşumunu (örneğin prostat kanseri) artırır," iddiasının dayanağı yoktur. KIMS araştırması olarak bilinen ve 6 bin erkek üzerinde yapılan bilimsel çalışmada, Anti-Aging tedavi dozlarında uygulanan büyüme hormonu tedavisinin hiçbirinde yeni tümör oluşumu saptanmamıştır.Bukal (ağız içinden yanaklara) uygulanan oral (ağızdan) hGH, migratör moleküllere yüklenmiş hGH ve GHRH'dır. Oral hGH replasmanı kolay bir uygulama biçimidir. Ancak bu yeni uygulama biçimi için yeterli araştırma henüz yok.
İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR
