Akrep Burcu Sosyalite

Akrep Burcu Sosyalite :

Yalnız ve Tehlikeli

Genellikle ilk devre Akreplerini simgeleyen, sıcak ve nemli bölgelerde yaşayan, vücutları sert kitin bir tabaka ile örtülü, kıvrık ve kalkık kuyruğunda zehir iğnesi bulunan yaratık: Akrep. Yassı halkalardan teşekkül eden vücut; başla kaynaşmış bir gövde. Gövdede önden arkaya doğru büyüklükleri artan, uçları çift çengelli dört çift yürüme bacağı bulunur. Düz ve kaygan yüzeylere tırmanamazlar. Bir yay gibi sırta doğru bükülebilen akrebin kuyruğu, eğrilmiş zehirli mızrak taşıyan şişkin halka ile biter. Akrep, yürüdüğünde kuyruğunu kaldırır. Akrep insanları gibi karizmatik bir görünümleri vardır.

Akrepler yalnız yaşamayı severler. Gündüzleri taşların altında, duvar yarıklarında veya yer altına kazdıkları dehlizlerde gizlenirler. Bu yönleriyle
de gizliliği seven, birkaç dostu dışında yanına kimseyi yaklaştırmayan Akrep insanlarına benzerler.Bazı akrep cinsleri ise, yumurta zamanlarında ve deri değiştirecekleri vakitlerde, taş ve ağaç dallarıyla çevrelerine çember şeklinde duvar yapar, bu duvarı yükselterek kubbemsi bir yapı oluşturur ve burada gizlenirler. Adeta çevrelerine görünmez bir çember çizen ve bu çemberin içine kimseyi yaklaştırmayan Akrep insanları gibi.

En çok korktukları şey ateştir. Eğer çevreleri çember şeklinde ateşle sarılır ve akrep kurtulamayacağını anlarsa, zehirli iğnesiyle kendini sokarak intihar eder. Akrep burcu insanlarının çatışma halinde bulunduğu insanlar da ateş grubu olan Koç, Aslan ve Yay insanlarıdır.
Yedi sekiz adet gözleri olmasına rağmen, görüntü alışları net değildir. Akrep insanları da genellikle gördükleriyle değil süper hassas altıncı hisleriyle hareket ederler. Gözlerini daha çok karşılarındaki kişiyi etkilemek, manyetik bakışlarla karşısındaki kişinin düşüncelerini okumak için kullanırlar.Akreplerin dört çift akciğeri vardır ve ömürleri boyunca yedi kere deri değiştirirler. Bu nedenle Akrep insanları uzun soluklu koşabilen, uzun mücadeleler sonucuulaşılabilen hedeflere usanmadan yürüyebilen, kendilerini yenileyebilen, yeni bir hedefe kilitlenince eski ilişkilerini sırtından atabilen yapıya sahiptirler.

Akrepler, neredeyse bir yıla kadar açlığa ve susuzluğa dayanabildiği gibi, kopan organlarını yenileyebilmekte ve radyasyon ışınlarına aşırı derecede dayanabilmektedir. Uç hafta süreyle bir buz kalıbında dondurulan akrep, buz eritildiğinde hiçbir şey olmamışçasına yürüyüp normal hayatına dönmüştür. Akrep insanlarının da, çoğu bilinmeyen olağanüstü yetenekleri bulunmaktadır. Bu yetenekler, sezgiden manyetizmaya, manyetizmadan kara büyüye doğru gelişme gösterebilir.
Çiftleşme sonucu dişi akrep, erkeğini yer. Akrep insanlarında ise bu olgu, eşin bedenini değil kişiliğini ortadan kaldırmaya yönelir.

Akreplerin dört çift akciğeri vardır ve ömürleri boyunca yedi kere deri değiştirirler. Bu nedenle Akrep insanları uzun soluklu koşabilen, uzun mücadeleler sonucu ulaşılabilen hedeflere usanmadan yürüyebilen, kendilerini yenileyebilen, yeni bir hedefe kilitlenince eski ilişkilerini sırtından atabilen yapıya sahiptirler.

Soğuk ve Derin Bakış

Akrep burcunu sembolize eden hayvanlardan ikincisi yılandır. Bedenini yanlara doğru dalgalandırarak yer değiştiren, uzun gövdeli, ayaksız sürüngen. Soğukkanlı hayvanlar olduğu için Ekvatora yakın sıcak bölgelerde, daha az sayıda ise ılıman bölgelerde yaşarlar. Akrep insanları da genellikle uzun boyludur ve en kritik zamanlarda bile soğukkanlı davranır, en samimi ortamlarda bile ciddiyetlerini korur, zor gülerler.
Dişleri küçük ve sivri, omurlar önden obruktur. Gözlerinde saydam bir pul örtüsü bulunur, bu da yılana sabit, soğuk ve donuk bir bakış sağlar. Akrep burcu insanları da ayakta dururken sanki geriye doğru yaslanıyormuş gibi dururlar. Yürürken de genellikle göğüsleri ilerdedir ve bu yüzden kibirli davranıyormuş gibi bir görüntü verirler. Akrep insanlarının en belirgin vasfı da soğuk, sabit ve donuk bakışlarıdır. Gözlerine bakanlar, zihinlerinin okunduğundan şüphe duyar ve bakışlarını kaçırmak zorunda kalırlar.Yılanlar yırtıcı hayvanlardır. Çoğunda zehir bezi vardır ve zehir bezi dişlerle bağlantılıdır. Dilleri de çatallıdır. Düşmanlarına veya kızdıklarına karşı akrep insanlarının sözleri de zehir etkilidir. Yılanlarda normal duyu organlarının dışında da duyu organları bulunmaktadır : Ağız boşluğunun tavanına açılan koklama keseleri, dilin topladığı kokuları çözümlemekte; gözlerle burun arasındaki çukurcuklar, kızılaltı ışınları algılayıp sıcakkanlı avların yerini belirlemeye yaramaktadır. Akrep insanlarının gizli yetenekleri de görünen yeteneklerinden daha fazladır. Bu gizli yön ve yeteneklerinin birçoğundan kendilerinin bile bilgisi bulunmamaktadır.

Yılanlardan bir kısmı öldürücü, bir kısmı ise zararsızdır. Bazı yılanlar zehirleyerek öldürürken, bazıları boğarlar. Aslında onların yollarına çıkmaz veya onlara zarar vermeye çalışmazsanız ya da onlar sizi avlamaya karar vermemişse pek de zararlı değildirler.
Eski Yunan mitolojisinde bazı yılanlar iyileştirici olarak kabul edilmiş, tapınakta yılan beslenmiş, sopaya sarılmış yılan figürü de iyileştirici tanrının sembolü sayılmıştır. Eczacılık ve tıpta bu figür halen kullanılmaktadır. Ayrıca mitolojik betimlemede yılan bilge ve bilgin olarak kabul edilmektedir.


Kendi Dilinden Akrep Kadın

"Aşksız bir hayat düşünemiyorum. Ama bu anneye, çiçeğe, hayvana da olabilir. Hayatımın her döneminde o aşkı hissetmeliyim. Bu da benim aşk konusuna asla mantıklı yaklaşamamam ve bakamamamdan kaynaklanıyor.
Şu anda aşığım. Kendi kendimle yaşadığım, kimseyle paylaşmadığım, içimde büyüttüğüm bir aşkım var. Birine anlatırsam büyüsü kaybolacak diye korkuyorum. İdeal aşk için efsane diyeceğim. O çok eskilerde kalmış bir şey gibi geliyor bana. Ölümsüz aşklara da inanmam. 'Deli aşık' konusunda patentliyim. İstediğimi yapabilmeliyim aşk adına. Bir olay anlatayım: Aşık olduğum insan yurt dışına gitmişti, 'pat' diye karşısına çıktım, odasının kapısını çaldım.

Bir kadında veya erkekte beni etkileyen ilk şey gözleri, konuşması, ağırbaşlılığı ve karizması. Aşık olmak ruh dünyası ve karakterle alakalı. Aşık olmayan bir insanın insan olduğuna inanmam. Çünkü ben duygusuz yaşayamam. Aşksız bir tarafım eksik olur. Günlerdir açmışım, susuzmuşum gibi olur.

Kıskanç bir insanım. Tabii insanına da bağlı. Sevdiğimi kıskanırım. Ama başka konularda kıskanmadığım için bu anlamda burcuma benzemem."

Radyoaktif Işınım

Akrep insanları, madenleri Plütonyum ve Radyum gibi radyoaktif özelliklere sahiptir. Plütonyum, elektrik santrallerinin çalıştırılmasında ve nükleer bombalarda kullanılan en etkili maddedir.Plütonyumu kritik kütle haline gelinceye kadar küre şeklinde sıkıştırır ve yoğunluğunu artırırsanız, maddedeki nötron sızıntısı azalacak, hızlanan zincirleme tepkimeler patlamaya neden olacaktır. Asıl olarak Uranyumdan üretilmekle birlikte, Plütonyumun ürettiği nötron sayısı Uranyumun ürettiğinden daha fazla olduğu için, nükleer silahlarda bugün yalnızca Plütonyum kullanılmaktadır.

Akrep insanları da, köşeye sıkıştırdıklarını hissettiklerinde beklenmedik tepkiler gösterebilirler. En azından çevrelerini, canlıları zehirleyen nükleer atıklarla dolu bir çöplüğe çevirebilir, dışavurum haline getirdikleri enerjileriyle çevrelerindeki her şeyi küle dönüştürebilirler. Bu arada kendileri yok olsa da. Akrep insanlarının güçlerinin varlık sebebi de, Plütonyum gibi Akrep insanlarına yaklaştığınızda size kadar yayılan enerjisine hayran kalırsınız. Ancak ölümcül yaralar almak istemiyorsanız, aşırı yaklaşmaktan kaçınmanız gerekir.

Ancak diğer radyoaktif maddeler gibi Plüton da, doğal ortamda çok çabuk çözünüp atmosfere karışabilir. Akrep insanları da güçlerini rekabet duygularından alır, mücadele ettikçe enerjilerini yenilerler. Aksi halde işe yaramaz biri haline gelirler.Akrep burcunun ikinci madeni olan Radyum da yine radyoaktif bir elementtir ve yine Uranyumdan ayrıştırılarak hayat bulur. Radyum elementi, aşırı ışınımlar nedeniyle, fosfor gibi geceleri görü-nebilme özelliğine sahiptir.

Radyum, özellikle ağızdan alındığında doğrudan kana karışarak kemiklere ulaşır, kemik erimesi ve lösemi başta olmak üzere birçok hastalığa neden olur. Zira tüm radyoaktif elementler gibi kanserojendir.Akrep insanlarına yaklaştığınızda size kadar yayılan enerjisine hayran kalırsınız. Ancak ölümcül yaralar almak istemiyorsanız, aşırı yaklaşmaktan kaçınmanız gerekir.

Manyetizma

Akrep insanı, en özellikli taş olan Mıknatıs (Manyetit) gibi manyetiktir. Mıknatıs taşı demir ağırlıklıdır ve ağır bir mineraldir. Adını karakterinden alır: Magnet (Çekim gücü, manyetik özellik, Mıknatıs). Doğal haliyle en güçlü manyetik etkiyi gösteren mineraldir. Her türlü demir metalini kendisi-ne çeker. Belki de bu nedenle Akrep insanları, ilk bakışta Koç insanlarında hayranlık oluştururlar.
Bir Akrep insanının derin bakışları altında kendisini çırılçıplak hissedenler olmuştur mutlaka. Bu çıplaklık elbiselerden soyunmak manasında değil, duygu ve düşüncelerinizin apaçık ortaya dökülmesi anlamında. Son yıllarda mıknatıs ABD'de bilimsel olarak zihin (beyin) okuma çalışmalarında kullanılıyor.

Mıknatıs taşı ile Akrep burcu arasında belirgin bir ilişki bulunmaklodıı Belki Mıknatıs taşının karakteristik özelliklerini tam olarak kavrayabilmok için Akrep insanının karakterini bilmek gerekmektedir. Mıknatıs taşının be yin okumada kullanılmaya başlanması gibi, eğer gözlerinizin içine bakıyor sa Akrep insanı da beyninize ulaşan duygu ve düşüncelerinizi okuyor demektir. Biri manyetik özelliğiyle, diğeri karizma ve manyetizma gücüyle çekim gücü oluştururlar. İkisi de siyahın ve karanlıkların, yani bilinmezin ve gizemin temsilcisidir.

Yönetim ve Organizasyon

Akrepler iyi bir organizatör değildir ama yönetmeyi iyi bilirler. İyi bir organizatör olamamalarının nedeni, insanlara sevgi ve saygıyla değil, acımasız bir otoriter tavırla yaklaşmalarıdır. Bu nedenle genellikle astları veya çalışanları tarafından sevilmezler. Böyle bir kişiliğin emri altında organizasyon oluşturulması ise mümkün değildir. Onlar, tek adamlığa dayalı olarak ve uzun soluklu olmayan işlerde mükemmel bir yöneticidir. Tabii ki en tepede olmak veya en tepeye ulaştıracak bir görevde bulunmak şartıyla.

Zira onlar güce tutkundur, gücü elde edemiyorsa ve gücü kullanamı-yorsa, yapmak zorunda kaldığı görevin herhangi bir önemi yoktur. Yaptığı görev yükselebilmesine basamak teşkil etmiyorsa, vurdumduymaz bir tavır da sergileyebilir. Uzun süre bir makamda kaldıklarında ise, edindikleri düş-manlar o kadar çoğalır ki hepsiyle birden savaşmaları ve böyle bir savaşı kazanmaları mümkün olmaz.

Mükemmelliği ilke edinmiş olan Akrep insanları, yönettiği kişilerden de mükemmel işler ister. Kendisi hata yapabilir, zira insandır ama çalışanlarının hata yapma haklan bulunmaz. En küçük hata, ya ağır sözlerle ya da işten çıkarılarak cezalandırılmanızla sonuçlanır.Onun emrinde çalışanlar ayrıca onu eleştirmekten, ona önerilerde bulunmaktan, hatalı davrandığını hissettirmekten, emrine itiraz etmekten, verdiği işi hemen değil de biraz sonra yapmaktan, gelişigüzel giyinmekten, işe geç gelmekten, az bile olsa kaytarmaktan ... özenle kaçınmalıdır. Siz kim oluyorsunuz ki ondan daha iyi düşünebileceğinizi düşünüyorsunuz?

Akrepler, bu dünyanın verebileceği her şeyi almak ister; bu nedenle yönetime geldiklerinde fiziksel ve manevî kaynaklarını acımasızca harcarlar. Çok azı normal bir yaşam tarzını kabul eder.Bu nedenledir ki, Akrep bir yöneticinin emrinde uzun süre çalışabilmeyi başaranlar genellikle kişiliklerini yitirip tek tip haline gelmiş varlıklardır.

Akrepler, bu dünyanın verebileceği her şeyi almak ister; bu nedenle yönetime geldiklerinde fiziksel ve manevî kaynaklarını acımasızca harcarlar. Çok azı normal bir yaşam tarzını kabul eder. Bir göreve sıkı sıkıya bağlanmışlarsa, uyku ve dinlenme gibi en temel ihtiyaçları bile göz ardı edebilirler. Arka arkaya sigara ve kahve içer, verdiği emirleri kontrol eder ve bir anda çökerler. Hastalığa önem vermez, doktorsuz da iyileşeceğini düşünürler.

Olmayacak hedefler belirlemesi, bu yüzden sürekli huzursuz olması, insanların en basit olumsuzluğunu abartarak gerginleşmesi, sinirlerinin yıpranmasına sebep olur. Bunun sonucu olarak baş ve karın ağrılarıyla başı derttedir.

Çalışma Hayatı

Başak insanları kadar ayrıntılara inebilen, bir meseleyi en ince ayrıntılarına kadar inceleyebilen Akrep insanları, aynı zamanda bu ayrıntıları bü-tünleştirebilme yeteneğine de sahiptir.Bir yerde işe başladığı zaman, öncelikle yükselebilme imkanının olup olmadığını araştırır. Eğer verilen görevi tepelere ulaşmak için basamak olarak kullanabilecekse tüm gücünü işine verir ve işini istenilenden daha iyi yapar. Aksi halde bir müddet oyalanacak ve sonra kendisine, amacına uygun iş arayacaktır.

Akrep insanları, mükemmeliyetçi tavırlarıyla, problemleri çözme yetenekleriyle sizi kendilerine hayran bırakırlar. Onlara küçük bir görev verir veya büyük makamlarda iseniz kendinize aktif danışman yaparsınız. Onların gözü ise yüksek tepelerdedir. Ancak bu niyetini kendisine saklar ve işini mükemmel şekilde yapmaya devam eder. Hayranlığınız artar ve daha önemli görevler verirsiniz. Ancak bir müddet sonra koltuğunuz altınızdan kaymaya başlar, içinize korku düşer ama korkunun ecele faydası yoktur. Ya makamınıza oturacaktır, ya da yüklü bir bedel karşılığında makamınızı size bağışlayacaktır.

İş arkadaşları tarafından ona karşı duyulan his ya aşırı hayranlıktır, ya da yoğun bir düşmanlık, işinde mükemmeliyeti yakalaması hayranlık uyandırırken yükselmek için denediği yollar ve acımasızlığı nefret tohumları ekecektir.

Dostluk Çemberi

Akrep insanının dostları sınırlı sayıdadır. O, çevresinde görünmez bir çember oluşturur ve bu çemberin içerisine alacağı insanları çeşitli deneylerden geçirir. Belki de okuduğu beyinler ve soğurduğu ruhlarda kendisi hakkında hiçbir şekilde olumsuz duygu ve düşünce taşımayanları seçer dostluk çemberine. Ve onun dostluk çemberine girebilenler bunu bir lütuf kabul etmeli ve minnettarlığını bir şekilde hissettirmelidir.

Akrep burcunun temel elemanı (unsuru) sudur. Ancak Akrep insanının sabit/değişmez ruhu ve gezegeni olan Pluto (Plüton) birlikte düşünüldüğünde, bu su ya buz halindedir, yahut yeraltında dışarıya çıkacağı günü kollamaktadır.

Oldukça kuşkucu olan Akrep insanı, en küçük olumsuzluk sezdiği insanları bu çemberin dışında tutar. Bunu belki bir bakışla sağlar, belki acı bir sözle, belki de kavgayla. Dostlarına karşı oldukça cömerttirler ama dostlarıyla yalnızca uygun buldukları sırlarını paylaşırlar. Ne olur, ne olmaz. Onların, dostlarında aradığı ise tam bir teslimiyettir.

Aysberg

Akrep burcunun temel elemanı (unsuru) sudur. Ancak Akrep insanının sabit/değişmez ruhu ve gezegeni olan Plu-to (Plüton) birlikte düşünüldüğünde, bu su ya buz halindedir, yahut yeraltında dışarıya çıkacağı günü kollamaktadır.O bir aysbergdir. Zira görebildiğiniz kısmı (tanıyabildiğiniz özellikleri) ancak yüzeye çıkabilmiş çok küçük bir parçasıdır. Görünmeyen bölümü ise çok fazladır ve derinlerdedir. O, bir yönüyle de yeryüzünü yaşanılabilir kılan iklimlerin dengeleyicisidir. Onlar olmasaydı belki de sıcaktan kavrulurduk.

Onu donmuş bir göl, çatı kenarlarından sızarken oluşmuş buz parçaları olarak da görebilirsiniz. Akrep insanına onun izin vermediği ölçüde yaklaşırsanız, yani yasak bölgeye girerseniz, dondurucu ve delici bakışlarıyla karşılaşırsınız. Yasak bölgeye girmek için sivri uçlu bir buz parçasının beyninize saplanmasını, soğuktan donmayı veya ayağınız kayarak düşmeyi göze almalısınız.

Yüksek Ateş

Akrep burcu, burçları simgeleyen insan figüründe CİNSEL ORGANLAR ile vücudun ISI ve YENİLENME SİSTEMİNİ temsil eder. Bu nedenle ilk olarak Akrep insanının cinsel arzuları güçlüdür. O üretkenliğin, çoğaltmanın ve hayatın temsilcisidir. İyi yetiştirilmişlerse basiti mükemmelleştirip, azı çoğaltabilir. Bazen yeni bir toplum oluşturma hırsı ortaya çıkar ki hem kendisi hem de toplum için büyük yıkımlara yol açabilir.

İkinci olarak sürekli yenilenme nedeniyle güçlü, kuvvetli ve dayanıklı bir vücuda sahip olurlar. Hücrelerin yenilenmesi gibi yenilenirler ve güçlenirler. Bir şeye karar verdiklerinde gerçekleştirmek için güçlü bir iradeye de sahiptirler. Verdikleri karar yanlış bile olsa artık onları vazgeçirmek mümkün değildir.

Vücudun ısı sistemi hayatın ve ölümün simgesi olduğundan, Akrep insanları yaşam ve ölüm arasında gidip gelirler. Hayatları bu ikilem içinde, hayat ve ölümle oyun oynayarak devam eder. Ayrıca hem ateşli hastalıklara, hem de cinsel hastalıklara yatkındırlar.
Akrep burcunun gezegeni olan Plüton da, bunlara ek olarak, SAFRA KESESİNİ temsil eder. Bu nedenle Akrep insanları zevklerine fazlaca düşkündürler. "Safra atmak" deyimi dikkate alınırsa, düşünce tarzlarına göre safra olduğuna karar verdikleri kişileri çevrelerinin, toplumun, hatta dünya hayatının dışına atabilirler.

Siyahın Egemenliği

Beyazın karşıtı olan siyah, güneşten gelen ısı ve ışığı emen, yani kendisinde hapseden, çevreye yansıtmayan özelliğe sahiptir. Tıpkı Akrep insanının kendisine ulaşan bilgileri kendisine saklayıp diğer insanlara aktarmaması, yalnızca kendisinin yararlanmasına saklaması, kendisine karşı duyulan sevgi, nefret, bağlılık, güven, şüphe benzeri duyguları algılayıp fakat hareket saati gelinceye kadar içinde gizlemesi gibi. Akrep insanının, manyetizma gücüyle karşısındakinin duygu ve düşüncelerini soğurması gibi, onunla karışan tüm renkler de siyaha bürünür.
O, Akrep burcu gibi dişi cinsin temsilcisidir ve renklerin en soğuğudur. O, gece gibi doğurgan bir ana, bir kadındır. Bu nedenle mitolojideki tanrıçalar ve kraliçeler siyah renkle sembolize edilmişlerdir. O, aynı zamanda yağmur yüklü kara bulutlar gibi hem felaket, hem bereket simgesi; kara toprak gibi hem verimliliğin, hem de ölümün sembolüdür.

Siyahın soğuk bir renk olması, albenisinin bulunmaması, bazı kadınların, erkeklerin bakışından korunmak, cazibelerini en aza indirmek için siyah çarşaflara veya siyah elbiselere bürünmesine sebep olmuştur.Son devirlerde siyah, insanlar üzerinde hükümran olmanın, egemenliğin, yüksek makamda olmanın, otoritenin sembolü haline gelmiştir. Artık siyaha bürünmek, ya yönetim makamlarını işgal edenlerin, ya korkuya dayalı otorite kuran çete elemanlarının, yahut gizli görevlilerin yöntemidir.

Bu görevler veya işler ise öncelikle Akrep insanlarına uygun düşmektedir. Çünkü bu işler hem gizlilik, hem cesaret, hem maharet, hem de acımasız davranabilme yeteneğine sahip olmayı gerektirmektedir.O, dönüşü olmayan yolculukların, ölümün ve matemin rengidir. Bu nedenle yas tutanların siyah giymesi gelenek haline gelmiştir. Siyah renk gibi Akrep insanları da donuk, ağır, hüzünlü, karamsar bir psikoloji yansıtırlar.
Onlar, siyahın ve koyu renklerin yoğun olarak kullanıldığı bir tabloya benzerler; bu tabloda aynı zamanda gizlenilmek istenen bir şeyler de vardır. Siyaha bürünen gece, baskınların ve baskın hazırlıklarının yapıldığı, gizli işlerin çevrildiği zaman dilimi olarak düşünülmüştür.
Bu nedenle Akrep insanları gece hayatına düşkündür,gündüzleri uyumayı, geceleri çalışmayı severler, tıpkı akreplerin gündüz gizlenip gece avlanması gibi.

Akrep insanıyla özdeşleşen diğer renklerin kırmızı, koyu kırmızı, kızıl, bordo ve turuncu olması, siyahın etkisini hafifleteceği yerde, savaş ve kanla, ihtiras ve ateşli tutkularla kuvvetlendirmektedir.

Şiddet ve Şehvet

Kırmızı, tutkuların dışa vurumu. Kırmızı bir gül, "Seni tutkuyla istiyorum." veya "Sana karşı ateşli duygular besliyorum." demek. Bu harekette aşk ya da sevgi ön planda değil, bir ömür boyu birlikte olma isteği veya sahip olma arzusu da yok. Yalnızca tutku, bir kez olsun elde etme tutkusu.Alevler nasıl ki tutkuyla ahşabı sarıp sarmalar, bir süre sonra ortadan kaybolursa, Akrep insanları da ulaşamadıkları şeye tutkuyla bağlanır, ulaşınca da çok çabuk usanırlar. Tutkuları yüksek bir makama, özgün bir projeye, karşı cinsten birine, gösterişli bir malikaneye, yahut pırıltılı bir modaya yönelebilir; yeni bir konu buluncaya kadar. Özellikle karşı cinse tutkuları aşırı bir hal alır. Genellikle harem kurarlar, fakat gözleri yine de dışarıdadır.

Akrep insanlarının rengi, kırmızının koyu tonudur, yani kızıldır. Kızıl renk, matlık, merkeze yaklaştırıcı etki, gizlilik, hayatın sırları, gece, şehvet, tehlike, yasaklılık, panik, korku, savaş, kan dökme, şiddet, mücadele, irade gücü, cesaret, bilim, hesapsızlık, gurur, kibir, açgözlülük, hırs, ihtiras, kendini beğenmişlik sembolüdür. O, alevin, kirli kanın, fırtınanın, kasırganın, yanardağın, Mars'ın rengidir. Sakin olmaya karar vermediği zamanlarda, fırtına gibi eser, kasırga gibi kırıp döker, yanardağ gibi patlar, deprem gibi yıkar. En önemli üç tutkusu, savaşmak ve öldürmek, mal veya makam elde etmek, karşı cinsle birleşmektir. Bu tutkular Akrep kadınlarında daha alt düzeydedir.

O, siyaha yakın durduğundan gecenin simgesi, gecenin başlangıç vaktinde batı ufkunun rengidir. Bu nedenle Akrep insanları gece hayatına düşkündür, gündüzleri uyumayı, geceleri çalışmayı severler, tıpkı akreplerin gündüz gizlenip gece avlanması gibi.

Kibir ve Karizma

Turuncu, dikkat çekicilik, kalabalık görünüm, öğrenilen bilgileri kullanabilme yeteneği, canlılık, gizem, hırs, gurur, insanın ruhsal ve bedensel alanı kavrayıp üstün mantık gücü elde etmesi ve bunu yönetmekte kullanması sembolü. Akrep insanları da turuncu gibi dikkat çekicidir, gösteri ve gösterişten hoşlanırlar. Enerji doludurlar.Aslanlara şapka çıkartacak kadar iktidar hırsına ve yönetme tutkusuna sahiptirler. Mantık oyunlarını iyi kullanırlar. Çok şey biliyormuş da söylemi-yormuş gibi gizemli tavırları vardır.Hırslı ve gururludurlar. Yeteneksiz oldukları en önemli konu affedebilmektir.

Akrep insanlarının tonu daha çok koyu turuncudur. Rahat ve neşeli göründükleri zamanlarda bile iç dünyalarında elde edemediklerinin stresini yaşar, tutkularını gerçekleştiremezse ruhsal çöküntüye uğrar ve bunun acısını herkesten çıkarırlar.

İhtiras ve İktidar

Akrep insanının renklerinden olan koyu eflatun, hükümranlığı, iktidarı, saltanatı, otoriteyi, baskıyı, mülk ve insanlar üzerinde egemen olma hırsını, asaleti, bilgi ile aydınlanmayı, deneyden geçmiş idealizmi, kainatın hayati ve yaratıcı güçlerini kavramayı, ruhsal alanı, ruhsal gücü, ruhsal acıyı ve ruhsal gücün kişisel çıkar için kullanılmasını, hedefe ulaşmak için aldatmayı temsil etmektedir.
Akrep insanı, koyu eflatunun temsil ettiği tüm karakteristik özellikleri kendisinde barındırmaktadır.

Akrep Tepkisi

Akrep insanları kendilerini mükemmel bulur ve her şeyin mükemmel olmasını ister, yani kendisinin uygun gördüğü gibi. Bu nedenle hata kabuletmez, herkesi ve her şeyi eleştirir. Ancak kendisinin eleştirilmesine tahammülü yoktur, hatalı olduğunu bilse bile.Üzerine gidildiğinde veya sıkıştırıldığında saldırıya geçecek, iğnesini veya dişlerini rasgele saplayacaktır. Onun yanında sevdiğiniz birinden övgüyle söz etmeyin, zira bir başkasının kendisinden üstün olduğunu kabullenemez ve övülen kimseye karşı savaş açar. Ancak Akrep insanının savaşı, Koçlar gibi açıktan yapılan bir savaş değildir.

O bekler, onu simgeleyen yılanın bir yere sinerek saatlerce, hatta günlerce avını beklemesi gibi... intikam duygusu çok kuvvetli ve kararlı olduğundan öcünü almak için yıllarca bekleyebilir. Onun beklediği uygun zamandır. Fırsatını bulduğunda saldırır ve artık düşmanının kurtulma şansı yoktur.

Eşinin, çocuklarının, emri altında çalışanların ve onunla arkadaşlık etmek isteyenlerin, bedenen ve ruhen ona teslim olması şarttır. Sınırlı sayıdaki dostları da bunlardır. Bu dostlarına karşı oldukça cömert davranırlar. Aksi halde kendileri bilir.

Akrep ve Çocukları

Çocuklarla oynamak, çocukla çocuk olmak, hele de başkalarının yanında onlara sevgiyle yaklaşmak Akrep insanının karizmasına uygun değildir. Akrep ebeveynin çocukları kendi kendilerine büyümek, kendi kendilerine hayatı öğrenmek, kendi kararlarını kendileri vermek zorundadır.

Anlaşılması güç olan ve tutkularını gerçekleştirmek için sürekli çalışmak durumunda kalan Akrep anne ve babaların çocuklarının işi zordur. Zira Akrep insanlarının birçoğu çocuklarını kendilerine ayak bağı olarak görür. Çocuklarıyla ilgilenmek için uzun süre zaman bulamayan ve onlardan ruhen uzak kalan Akrep baba, bunu telafi etmek için belirli aralıklarla çocuklarına çok yakın ve sevecen davranır. Bu da çocukları hem şaşırtır, hem de huzursuz eder. Anne Akrep ise, baba Akrebe göre çocuklarıyla daha ilgilidir.

Çocuklarla oynamak, çocukla çocuk olmak, hele de başkalarının yanında onlara sevgiyle yaklaşmak Akrep insanının karizmasına uygun değildir. Akrep ebeveynin çocukları kendi kendilerine büyümek, kendi kendilerine hayatı öğrenmek, kendi kararlarını kendileri vermek zorundadır. Ancak bunları okurken anne babaları Akrep olan çocukların özgür olduklarını sanmayın, onlar ayrıca yanlış yapmamak, yanlış karar vermemek mecburiyetindedir. Aksi halde cezalandırılmaları kaçınılmaz bir sonuçtur.Eşi Akrep olanlar, çocuklarıyla daha çok ilgilenmek, onlara daha sevecen yaklaşmak, onlara hayatı ve sevgiyiAkrep anne ve babaların çocuklarının işi zordur.

Zira Akrep insanlarının birçoğu çocuklarını kendilerine ayak bağı olarak görür. Çocuklarıyla ilgilenmek için uzun süre zaman bulamayan ve onlardan ruhen uzak kalan Akrep baba, bunu telafi etmek için belirli aralıklarla çocuklarına çok yakın ve sevecen davranır.Anne Akrep ise, baba Akrebe göre çocuklarıyla daha ilgilidir.
öğretmek zorundadır.

SENDE YORUM YAP!

Whatsapp