Zorlu düşünceler

Zorlu düşünceler :

Hepimizin kuruntu tabiatında zorlu fikir ve düşüncelerimiz vardır. Örneğin, yaklaşmakta olan bir gezimizi veya bir buluşmamızr bir türlü aklı- mızdan çıkarmayız. Fakat bu düşünceler sürekli o lur, hastaya mantıksız gelir ve hastanın günlük ha yatını bozarsa, artık «Hastalık» haline geldi de mektir. Zorlu düşüncelerin konuları pek çoktur. tnti ha ra kadar olanları ve bazan ilmi bir problemin çözümüne kadar gidenleri vardır. Hastanın biri, bir küfür savuracağından korkar: diğeri, kendi oğlunun başına bir çekiç vuruvermekten ürker. Öte yan dan bir kadın, kocasını zehirlernekten. bir kız, an nesini merdivenlerden itivermekten ürküyordur. Bütün bu düşüncelerin bir kısmı hayalidir. Hasta, bu türlü düşünceleri sadece kafasından geçirir, fa kat harekete geçmez. Bir kısmı ise harekidir. Ba karsınız, hastanın biri, annesinin ölmesini ısrarla istiyor ve bu fikri ka f'asmdan bir türlü atarnı- yor. Bu düşünce kendisine hem çok mantıksız gel mektedir, hem de bundzn dehşet duymaktadır. Bu na rağmen bu düşünceyi kafasından atamaz ve or tık huzursuz olur hasta. Düşüncesinin ahlaksızca bir şeyolduğunu bilir ve anksiyete dediğimiz bir üzüntüye kapılır artık. Deli gibi olur ve bu dü- şünceyi kendi yaşamasıyla bir türlü bağdaştıramaz. Bereket versin ki bu zorlu hareketler çoğu zameri hastada gizli olarak kalır ve hasta bu düşüncesini tatbik edemez. Şu hikaye, zorlu nektir: Bir genç kız düşüncelere çok güzel bir ör vardır. Ne zaman sevgilisini düşünse, ak na hemen ölüm fikirleri gelir. Annesi mlerdivenlerden mi irıiyor, düşüp ensesini kırmasını ; kız kardeşi, küçük çocuğu ile plaja mı gidiyor, çocuklarıyla boğuluvermesini ister. Bu düşünceler, kızı histerik yapmıştır. Annesini ve kardeşlerini o kadar çok sevdiği halde böyle korkunç şeyleri iste mekle şaşkmdrr, kendisinde bu düşüncelerin olma ması gerektiğini bilir ve bu düşünceleri kafasından atamadığı için de deli gibi olur artık Şimdi zorlu düşüncelerin nedenlerini görelim.:

1- Zorlu düşünceler, hastanın zihnindeki ho- şa gitmiyen başka düşünceleri atmak için yardımcı olurlar. Örneğin, gece sokakta yalnız yürüyen bir şahıs korkacak bir şeyok, korkmuyarum gibi düşünceler geçirir. Kafasından ve bu şekilde şuurun daki korkuyu söker atar.

2- Zorlu düşünceler, insanın şehvarıi veya düşmanca duygularından doğabilir. Ben bir çiftçi bilirim, öyle zorlu bir düşüncesi vardır ki şaşarsınız. Üç yaşındaki çok sevdiği oğlunun kafasına bir çekiç indirip onu öldürüvermek istiyor. Be.' istek son derece dehşet içinde bırakıyor adamı ama yine de bu mantıksız istekten bir türlü ~endini kurtara mıyor işte. Olay tahlil edildi ve anlaşıldı ki bu ço cuğun doğumu çok sancılı ve çok güç olmuştur. Bu -yüzden anne, artık yeni bir doğuından ürkrnüş, Lo casıyla cinsi münasebette bulunlmaldan korku duymuştur. Üstelik kadın bütün sevgisini ve iigi sini bu çocuğa yöneltmiş, kocası da eş-nin bu yerıi durumundan, kendisiyle artık cinsi mürıasebet te ~.!iç bulurımayışından ötürü kendini şuursuz bir dü- şünceye kapt ırrnıştrr. Adamcağızı bu zorlu diişürı- ceye sürükl iyerı şey, önceleri çok mutlu olan yu vasının art ık kavgal ı bir hal alması ve eşinin cocuğa karşı beslediği düşmarslık hisleri. karısının. çocuğa duyduğu sevgi hisleriyle yer değiştirmiş o luyor. Baba, çocuğu öldürürse eski mutlu günlerine yeniden kavuşacağı kanısırıdadn- ve bu istek şuur suz olarak içinde saklı kalmıştrr.

3 - Zorlu düşünceler, bazan yasak edilen veya-. toplum tarafından kabul edilmiyen davranışlardan. duyulan suçluluk hislerinden de doğabilir. Şu olay .. buna çok güzel bir örnektir: Otuz iki yaşlarında bir ev idaresi öğretmeni' vardır. Bu öğretmende suçluluk hislerinden doğan bazı korkular belirmiştir. Kendisinin dokundu- ğu bir yere başkası dokunursa hasta olacak, kendi pişirdiğini başkası yerse zehirlenecek gibi gelir o na. Sınıfında bulunmayan öğrencilerinin zehirlerı- diğinden falan korkar. Kendi vücudunda kırmızı. bir leke görse aman frengi oluyorum der. Bu kor kuların yanında, tekrar tekrar el yıkamak, gazocağı musluğunun kapalı olup olmadığını dönüp dönüp kontrol etmek gibi zorlu davranışları da vardır. Bu olay tahlil edildi ve anlaşıldı ki bu kadın çok hassas bir kadındır. Zekidir de. Kolleji iftihar la bitirmiştir. Fakat koleji bitirmiyen bir adamla evlenmiştır. İçinde sosyal cepheden bir aşağılık duygusu beliriyor. Kocasına ihanet ediyor sonra .. Fakat gün geçtikçe kadın, kocasını sevrneğe başlı- yor, onu çok iyi buluyor. Önceden ihanet etmiş ol ması kahrediyor kadını.. «Ben namuslu bir kadın. olsam, kocama beni terk etmesini söylerdim» sözlerini tekrarlayıp duruyor artık. Bu olayda, hastanın bulaştırma ve frengi ol ma korkuları kocasına ihanet etmekten doğan suçluluk hislerinden olmuştur. Sık sık el yıkaması, ise eski ve yeni günahlarını temizlemek ve kocası yanında kendisini değerlendirmek içindir.

4 - Zorlu fikirler, hastayı, korkutucu tehlike li durumlardan korur. Bu cins hastalar lüzumundan tfazla düzen severler. Düzensizlik onları huzursuz eder. Ancak düzenle rahattırlar ve işlerine güçleri ne herşey yerli yerindeyse devam edebilirler. Bir hasta tanırım, hastahaneye yatmadan önce 'her sabah saat 6.50 de kalkar, banyosunu alır, traş olur, saat tam 7,50 de kahvaltısını yapar, tam 7.45 -te dairesine gitmek için evinden çıkar. Tam 17.55 te evine döner, yıkanır, akşam gazetelerini okur ... Böyle hep aynı saatlarda aynı davranışları sürüp .gttmlştir artık. Giyimde de son dereceye varan bir titizlik ... O, elbiseler gün aşırı ütülenir. Her zaman temizdir adam, düzenlidir. Eşi de kocasının istek elerine hep hazır durumda. 'Fakat günün birinde . bir arkadaşiyle yaptığı ortak işten külliyetli bir . zarara uğramak, bu adamcağızda büyük bir arıksi .yete ve heyecan yaratıf ve sonunda adam hastahanelik olur.

SENDE YORUM YAP!

Whatsapp