Tütün

TÜTÜN AÇIKLAMA 1

Patlıcangiller familyasından, anayurdu Amerika olan bir bitkidir. Gövdesi dik, silindir biçiminde, tüylü ve yapışkandır. Batı Anadolu''da yabani tütün adlı türü doğal olarak yetişir. Yapraklarında tanen, zamk, nişasta, reçine ve nikotin vardır.

Tütün tohumları yağ bakımından zengindir. Alışkanlık yapar.Şerbet yapılıp içilirse tıkanık damarları açar, sarılığı, kalp ağrısını, mide şamasını giderir, kumları döker.

Tiryakilik derecesine varınca; el ayak titremesi, sinir bozukluğu, hafıza durgunluğu, migren, mide rahatsızlığı, damar sertliği, tansiyon yüksekliği, akciğer kanseri, astım ve diğer nefes yolları hastalıklarına sebep olur.


TÜTÜN AÇIKLAMA 2

Ortalama 1 metre uzunluğunda olan bu bitkinin ana vatanı Amerika'' dır. Yurdumuzda Batı Anadolu ve Orta Karadeniz bölgesinde yaygındır. Sigara, puro ve benzeri şekillerde kullanılır. Yapraklarından yararlanılır.

Özellikleri ve Yararları

- Kaynatıldığında çeşitli haşereleri öldürür.

- Mide ve bağırsakların çalışmasını düzenler.

- idrarı azaltır.

- Kusturucu etkisi vardır.

- iştahı azaltır.

- Nefes darlığına ve balgamlı öksürüğe sebep olur.

- Kanamaları durdurur.

- Kanın pıhtılaşmasına sebep olur.

- Tansiyonu yükseltir.


TÜTÜN AÇIKLAMA 3

Latince Adı:
Nicotiana Tobacum.

Bitki: Geniş yapraklı, 1 metre boyunda, haziran ağustos ayları arası nda pembe - kırmızı rerıkli çiçekler açan bir bitkidir.

Yetiştiği Yerler: Tütünün vatanı Amerika''dır. 1550'' de Antiller''den Avrupa''ya, 1601 ''de de Avrupa''dan Anadolu''ya tacirler tarafından getirilmiştir.

Amerika ve Avrupa''da yaygın olarak yetiştirilen tütün ülkemizde de do-ğal olarak Batı Anadolu bölgesine yayılmıştır. Ayrıca Orta Karadeniz''de

Bafra, Samsun, Canik ve Trabzon civarında, Marmara bölgesinde, Balıkesir, Bursa, izmit, Düzce ve çevresinde, Trakya''da Kırklareli, Keşan ve Malkara''da yetiştirilmektedir.

Kullanılışı: Tütün yaprakları iyice olgunlaştıktan sonra gece veya sabah erkenden toplanır, iplere dizilir. 1 gün gölgede pörsütüldükten sonra, ızgaralar üstünde güneşe bırakılarak kurutulur. Kurutmanın ardından depolara alınan yapraklar su ile ıslatılır.

Yumuşayan yapraklar denkler haline konur ve ticarete sevk edilir.

Tütünün değişik kullanım şekilleri vardır. Sigara, pura, nargile şeklinde keyif verici olarak dumanı içilir. Tütün yaprağı özel işlemlerden geçirildikten sonra kıyılarak elde edilen enfiye de aksırtıcı ve keyif vericidir.

Tütün suda kaynatılarak elde edilen sıvının böcek öldürücü ve kaçırtıcı etkisi olduğundan, haşerelerle mücadele de tarımda kullanılmaktadır.

Yüksek derecede zehirli olduğundan dikkat edilmesi gerekir.

Tütün ilaç olarak kullanılmamasına rağmen geniş tüketim alanı olan sigara sebebiyle oldukça önemlidir. Çünkü sigara içen insan, her sigarada 3 mgr nikotin almaktadır.

İçindeki Maddeler: Tütün yapraklarında tanen, nişasta, zam k, reçine ve alkaloidler bulunmaktadır. Hepimizin bildiği gibi en önemli alkaloid nikotindir. Bunun yanında nikotine benzeyen nornicotin, isonicotin, nicotyrin, nicotain gibi alkaloidlerde içermektedir.

Tıbbi Etkiler

Nikotin direkt olarak beyinde değişik uyarılara sebep oldu-ğundan, etkileri çok çeşitli ve karma-şıktır.

Mide ve barsak hareketleri, mide asit salgısı artar. Bunların sonucunda ishal gelişebilir.

Beyindeki merkezleri etkileyerek kusmaya ve idrarın azalmasına neden olur.

Damarları daraltır, kanda pıhtılaş-ma eğilimini fazlalaştırır, kalp atışlarını hızlandırır, tansiyonu yani kanbasıncını yükseltir.

Gözyaşı ve tükrüğü arttırır, iştah i azaltır, nefes darlığı ve öksürüğe yol açar.

Tütünün suyla kaynatılmasıyla elde edilen sıvı bit, pire, kene gibi vücut parazitlerini uzaklaştırmak için haricen vücuda sürülür.

Küçük deri kesiklerinde kanı durdurmak için tütün yaprağı konulması halk arasında çok yaygındır.

Sigara:

Sigara tiryakiliği dünyada en yaygın olan kötü alışkanlık olarak kabul edilebilir. Sigaranın zararları çok uzun bir süre sonra ve dolaylı olarak görüldüğü için bu zararları pek önemsenmez. Türkiye''de de sigara içimi oldukça yaygın olup, bilhassa önceleri nadiren sigara içen hanımlar arasında da bu kötü alışkanlık hızla artmaktadır.

Sigaranın zararları içilen miktar ile doğrudan ilgilidir. Sigara dumanı ile tütünün içerdiği kimyasal bileşikler farklı-dır. Çünkü yanmayla kimyasal bileşiklerde değişim meydana gelmektedir.

Sigara dumanı içinde tütününün yanmasıyla ortaya çıkan yaklaşık 4000 çeşit kimyasal madde vardır. Bunların bir kısmı zehirli ve tahriş edici, kanserojen yani kanser yapıcı maddelerdir.

Sigara yakıldığında ilk çekilen dumanları, son çekilenlere nazaran daha az madde içermektedir. Diğer bir deyişle izmarit tabir edilen sigaranın sonu daha yüksek miktarda zehirli bileşik içermektedir.

Filtre sigaradaki zararlı maddeleri bir oranda süzmektedir. Fakat nikotin belli bir oranda bağımlılık yaptığından ve tiryakiler de bağımlı oldukları için, bu maddeyi belli bir oranda almak zorunda kaldıklarından ya sigara sayısını arttırmakta veya bir sigaradan daha fazla nefes çekmektedirler.

Bu bilgilere göre filtrelerin sonuçta çok fazla yararı olduğuna inanmak güçtür. Pura ve pipo içenler genellikle dumanı içlerine çekmeyip ağızlarından boşalttıklarından sigara içenlere göre daha az zarar görürler.

Sigara dumanı, hem temas ettiği vücud yüzeylerini tahriş edici etkisi, hem de buralardan kana emildiğinden sistemik etkileriyle çeşitli hastalıklara yol açar veya zemin hazırlar. Bu hastalıklardan temel 3 tanesi, kanser, bronşit ve damar sertliğidir.

Sigara dumanının temas ettiği tüm vücud yüzeylerinin kanserlerinde neden araştırıldığında, hemen hepsinde sigaranın çok önemli bir yeri vardır.

Dudak, ağız, dil, gırtlak, soluk borusu ve akciğerlerde görülen kanserlerde sigara önemli bir roloynamaktadır. Erkeklerde en sık görülen kanser türü olan akciğer kanserinde, en çok rastlanan neden sigaradır. Bunların haricinde sidik kesesi kanserlerinde de sigaranın idrardaki metabolitleri (atım ürünleri) sorumlu tutulmaktadır.

Bronşitin başlıca sebebi sigara dumanının, akciğerleri döşeyen hücrelerin korunma fizyolojisini bozmasıdır.

Bronşit yerleştikten sonra tedavisi çok zordur.

Damar sertliğinin sebebi nikotinin damarları daraltan ve kandaki pıhtılaşma eğilimini arttıran etkileridir. Damar sertliği de yerleştiği organa göre deği-şik hastalık ve şikayetlere yol açar. Örneğin beyindeki damarları tutarsa erken bunamaya, unutkanlığa, kalbi tutarsa angina denilen kalp ağrılarına ve enfarktüse, böbreği tutarsa kötü huylu çok yüksek tansiyona, bacak damarlarını tutarsa yorgunluk ve bacaklarda şiddetli ağrılara sebep olur.

Bu hastalıkların haricinde yemek borusu, rahim kanserleri, verem, ülser gibi birçok hastalık sigara ile değişikşekillerde ilişkilidir.

Gebelikte ise, sigara hem gebeye hem de bebeğe oldukça zararlıdır.

SENDE YORUM YAP!

Whatsapp