Rahim Ağzı Hastalıkları

Rahim Ağzı Hastalıkları

Rahim Ağzı Hastalıkları hakkında öncelikle bilinmesi gerekenler;

Rahim ağzı hastalıklarının belirtileri nelerdir, rahim ağzında hastalıklar neden oluşur, rahim ağzı hastalıkları nelerdir, riskleri, nedenleri ve bitkisel tedavi yöntemleri nelerdir konu hakkında tüm merak ettikleriniz ve detaylı bilgiler bu makalemizde yer almaktadır...

Rahim ağzı (serviks), rahimin vajene açıldığı alt bölümünü oluşdurmaktadır. Rahim ağzı hastalıkları gurubu, basit bir enfeksiyondan rahim ağzı kanserine kadar uzanan geniş bir yelpazeyi içermektedir. Bir çok rahim ağzı hastalığı, kansere gidişhatı başlatan neden olabilir. Pap smear testi adı verilen tarama yöntemi ile, rahim ağzında oluşan değişiklikler erken dönemde tanınarak, bu hastalıkların tedavisi ile kansere dönüşüm engellenebilmektedir.
Bu bilgi broşürü sizlere

• Rahim ağzı hastalıklarının tipleri
• Bu hastalıkların nasıl teşhis edileceği
• Teşhis edilen bu hastalıkların nasıl tedavi edileceği hakkında bilgi vermek amacı ile hazırlanmıştır.

Rahim Ağzı Hastalıkları Tipleri


Rahim ağzı enfeksiyonu (servisit)
Rahim ağzının, kişide belirti veren veya tamamen hiç belirti vermeden sessiz bir şekilde seyreden enfeksiyonudur. Özellikle doğurganlık döneminde sık rastlanmaktadır. Bakteri veya çeşitli virüs enfeksiyonları nedeniyle oluşabileceği gibi, spiral veya tampon kullanan kadınlarda da rastlanabilir. Bazı hastalarda ise hiç bir sebeb bulunamamaktadır. Enfeksiyonlar kendilerini akıntı ile belli ederler ve bu akıntı kokulu da olabilir. Bazı hastalarda adet dönemi sonrasında veya cinsel ilişki sonrasında lekelenme tarzı kanamalar olabilmektedir.

Polipler

Rahim ağzından dışarı doğru bir çıkıntı oluşturan ve çeşitli boyutlara ulaşan, iyi huylu kitlesel oluşumlardır. Vajinal kanamaya, özelliklede cinsel ilişki sonrasında kanamaya sebep olabilirler. Muayene esnasında rahatlıkla teşhis edilirler ve alınmaları çok kolay bir işlemdir.

Genital siğiller

Genital bölgedeki siğiller (kondilom da denmektedir) human papilloma virüsü (HPV) adı verilen bir virüsün neden olduğu oluşumlardır. Bazı human papilloma virüs tiplerinin genital kanserlerle ilişkisi vardır. Bu tip lezyonu olan kadınların düzenli Pap smear kontrolleri yaptırmaları önerilmektedir.

Displaziler

Rahim ağzının yüzeyini döşeyen hücrelerde, hücresel boyutta olan değişiklikler displazi denilen hastalık gurubunu oluştururlar. Normal yapıdaki hücerler, anormal yapıdaki hücrelere dönüşmüştür. Displazinin mevcut olması kişinin kanser olduğu anlamına gelmez fakat bu durum tedavi edilmez ise, uzun vadede kansere ilerleme görülebilir. Günümüz koşullarında displazi rahatlıkla teşhis ve tedavi edilip kansere ilerleme engellenebilir. Rahim ağzından sürüntü örnek (Pap-smear) alınarak displazi teşhis edilen hastalara; doktoru gerekli gördüğü takdirde, biyopsi alınması işlemini uygulayabilir.

Rahim ağzı kanseri

Rahim ağzının tedavi edilmediği takdirde ölümcül olan, kötü huylu hastalığıdır. Kanser dokusu rahim ağzı dışında diğer organlara da yayılabilir. Hatta lenfatik dolaşım adı verilen sistemle veya kan yoluyla uzak organlara da yayılabilmektedir. Rahim ağzı kanseri, anormal hücrelerin Pap-smear muayenesinde ortaya çıkmalarından yıllar sonra gelişmektedir. En sık 35-50 yaşları arasında görülür. Rahim ağzı kanserine karşı aşı geliştirilmiştir. 3 doz olan bu aşı ergenlik çağından itibaren 40‘lı yaşların ortalarına kadar uygulanabilmektedir.

Rahim ağzı kanseri risk faktörleri:

• Halen veya önceden geçirilmiş genital bölgede siğili olan veya HPV virüsü taşıyan kadınlar
• Birden fazla cinsel partneri olan kadınlar veya cinsel partnerinin birden fazla eşi olan kadınlar
• Genç yaşda cinsel hayata başlayan kadınlar
• Sigara içimi

Rahim Ağzı Hastalıklarının Teşhisi

Rahim ağzı hastalıklarının tedavisinde en önemli basamak, bu hastalıkların erken teşhisidir. Erken teşhisde en önemli basamak rutin muayene ve Pap testidir.

Pap-testi: Cinsel hayatın başlaması ile veya 18 yaşından itibaren yapılan ve bu hastalıkların taramasında çok etkin olan bir yöntemdir. Bir tarama testidir. Bu test ile hastalık daha belirti vermeden, hücre seviyesinde iken tanınabilir. Rahim ağzının enfeksiyonları, siğilleri, displazileri, ve kanserleri bu tarama testinde açığa çıkarılabilir. Bu test rutin jinekolojik muayene esnasında rahim ağzından bir sürüntü alınarak, bunun labratuarda muayenesi ile yapılmaktdır. Bazen örneğin enfeksiyon varlığında, yeterli hücrenin alınamamış olduğu durumlarda testin tekrarı gerekir. Bu durum kötü huylu bir durumun varlığı anlamına gelmemektedir. Pap smear testinin anormal olduğu durumlarda aşağıda anlatılan ek bir takım muayene yöntemleri gerekebilir.

Kolposkopi : Pap-test anormal olduğunda yapılması gereken bir sonraki muayenedir. Görüntüyü büyüten ve kolposkop adı verilen özel bir aletle rahim ağzı incelenir. Kolposkopi için, muayene esnasında olduğu gibi bir spekulum vajene yerleştirilir. Rahim ağzı özel solusyonlara tabi tutularak erken dönemde olan ve gözle net olarak görülemeyen değişimlerin görünür hale gelmesi sağlanır.

Biyopsi: Kolposkopi esnasında anormal olarak dikkati çeken bir bölge varlığında, rahim ağzından ufak bir parça alınarak mikroskobik muayeneye yollanır. Alınan biyopsi ufak çapta olabileceği gibi, doktorunuzun gerekli gördüğü takdirde elektrocerrahi veya konizasyon yöntemi ile daha geniş çapta da olabilir.

Rahim Ağzı Hastalıklarının Tedavisi


Tedavinin şeklini belirleyen en önemli faktör, var olan problemin tipidir. Burada doktorunuzun gerekli gördüğü ve sizin için en uygun tedavi şekli seçilir. Bu tedavi şekilleri: Kriyoterapi (dondurma)
Elektrocerrahi ile yakma
Elektrocerrahi ile kesme
Laser ile tedavi
Konizasyon (koni şeklinde bir parçanın cerrahi olarak çıkarımı).

SENDE YORUM YAP!

Whatsapp