Panik Atak Makale3

Panik Atak Makale3 :

Panik Atak

Anksiyete belirtileri ataklar halinde gelir. Ataklar genelde 15-30 dakika kadar sürer. Atakların
sıklığı ve şiddeti tanı açısından önemlidir. Panik atağın ne zaman geleceği bilinmez ve bu da
kişilerin kaygısını artıran sosyal uyumunu bozan en önemli etmenlerden biridir.
Genelde gençlik döneminde ortaya çıkar. Gerçek nedeni bilinememektedir, ancak sıklıkla stres
yaratan önemli yaşam olayları ile ilişkisi vardır (okulu bitirmek, evlenmek, çocuk sahibi olmak, yeni
bir işe başlamak, yakınını kaybetmek, ağır hastalık geçirmek gibi).
Panik atağı sırasında aşağıdaki belirtilerden en az dördü bir arada bulunmalıdır:
Çarpıntı
Terleme
Nefes darlığı, boğuluyormuş gibi hissetme
Titreme
Baş dönme
Baş dönmesi
Bulantı
Yaşadıklarının gerçek olmadığı hissi
Ateş basması veya üşüme hissi
Bedeni uyuşuyormuş gibi hissetme
Göğüs ağrısı
Ölüm korkusu
Aklını yitirme veya çıldırma korkusu
Panik ataklarda yukarıdaki belirtiler yanında aşağıdaki özellikler de önemlidir:
Ataklar genelde aniden ortaya çıkar, atak ortaya çıktığında bunu durduracak bir yol yoktur.
Kaygının şiddeti ile yaşanılan durum arasında genelde bağlantı yoktur.

Atak genelde birkaç dakikada geçer, ancak bazen daha uzun süre devam eden ataklar olabilir.
Atakların sıklığı kişiye göre değişir, ayda bir iki tane olabileceği gibi bazılarında hemen her gün
görülebilir veya sık tekrarlayan ataklardan sonra uzun bir süre atak görülmeyebilir. Panik
ataklarının ortaya çıkışı belli bir nedene bağlı olabilir veya nedensiz olarak kendiliğinden ortaya
çıkabilir. Sadece baş dönmesi ve çarpıntı belirtileri ortaya çıkıyorsa sınırlı belirtileri olan ataktan
bahsedilir. Sınırlı belirtileri olan ataklar iyileşme sürecinde olabileceği gibi ağır atakların öncü
belirtileri de olabilir. Panik ataklar panik bozukluğunda görülmesinin yanında fobiler ve travma
sonrası stres bozukluğunda olduğu gibi diğer anksiyete bozukluklarında da görülebilir.
Ruhsal belirtilere bedensel belirtilerde eşlik ettiği için hastalar genelde bedensel sorun olduğunu
düşünür ve öncelikle başka branştan hekimlere başvururlar. Yaşadıklarının ruhsal bir sorun
olabileceğini akıllarına getirmezler veya kabul etmek istemezler.

Panik atakları genelde tehlikeli değildir, ancak kişi kontrolünü yitirdiği duygusuna kapıldığı için
tedirgindir. Tedavi edilmediği taktirde ciddi sonuçlar doğurabilir. Panik atağı geçirmiş kişilerin en
büyük korkusu aynı şeyi tekrar yaşamaktır. Bu nedenle panik yaratan durumdan uzak durmaya
çalışırlar sonuçta fobiler ortaya çıkabilir. Bunların içinde en önemlisi agorafobidir (açık alan
korkusu). Kişiler dışarıya çıktığında panik yaşayacağı korkusu ile evde kalmayı tercih eder ve bir
süre sonra hiç sokağa çıkamaz olabilir. Bu durumda yaşam kalitesi düşer, sosyal aktiviteler ve
hobiler için harcanan zaman azalır, kişi kendisini hasta ve diğer kişilere bağımlı hissetmeye
başlar, yalnız başına evde duramaz veya sokağa çıkamaz, çalışamaz veya işine gidemez duruma
gelebilir. Hastalar panik ataklar sırasında sıklıkla acil servislere başvururlar. Zamanla depresyon,
alkol-madde bağımlılığı ve intihar görülebilir.

Aslında bütün bunların olmaması için bir an önce doktora başvurmak önemlidir. Sonuçta panik
bozukluğu uygun ilaç tedavisi ile kolayca tedavi edilebilen bir rahatsızlık

SENDE YORUM YAP!

Whatsapp