Ön Beyin

Ön Beyin :

Orta beynin üstünde beyin kökü, keskin olarak ileri bükülür ve dar merkezi kanal derin bir dikey çıkışa açılır, üçüncü beyin çukuru genişler. Çukurun her iki yanında gri madde kütlesi, talamus vardır. Her tür duyu buraya alınır ve refleks yollarına veya beyin korteksine ve bilince dağıtılır. Ham duyu özellikle ağrı burada algılanır. Aşağısı, hormon salgılayan birkaç çeşit hücreden oluşan tipik bir endokrin bezi olan hipofiz bezini sallandığı hipotalamus, otomatik sinir sisteminin en yüksek merkezidir. Arkası küçük bir çıkıntı, (işlevi bilinmeyen, beynin merkezinden çıkan bir soğan gibi) bir salgı bezidir. Beyin kökünün sonundaki koruyucu kompleksin tamamına bazen ara beyin denir.

Ara beyin. herhangi bir yanından bakıldığında ve tamamını birleştirdiğinizde insan beyninin en büyük bölümünü oluşturan hemisferdir. İnsan beyninin maymundan, maymununkinin köpekten daha uzun olması sadece hemisferlerin gelişmesiyle olur. Bir filin beyni insanınkinden dört kat daha büyüktür ancak hayvanlar arasında kıyaslarsanız daha küçüktür.

Hemisferin orta çukuru yan boşluk, dar bir doku bandı ile (Monroe deliği) üçüncü beyin boşluğuna açılır. Gri madde, bilinç düzeyinin hemen altında, kas faaliyetiyle ilgili kitlelerle çevrilidir. Bu kitlelerdeki bozukluklar Parkinson hastalığının nedenidir. Hemisferlerin yüzeyi gri madde tabakası, beyin korteksi ile kaplıdır. Korteks ve altındaki baçsal gangla ve talamus arasında sinir lifleri ve korteks hücrelerinden oluşan beyaz madde kuşağı vardır.

Belirli fonksiyonlar beyin korteksinin belirli bölümlerine atfedilebilir. İstemli hareketler ve çoğu duyularla ilgili alanlar detaylı bir şekilde gösterilmiştir. Fakat mantık veya hafıza gibi fonksiyonlar hiçbir alana tahsis edilemez. Sinir dokusunun bol ve sürekli oksijen ve glikoza, yürümeye veya uykuya, düşünmeye veya dinlenmeye ihtiyacı vardır. İhtiyaçları tedarik edilmezse çalışmayı birkaç saniye içinde durdurur ve bir kaç dakika içinde dönüşü olmayacak şekilde hasara uğrar. Diğer organlarda dolaşım hızı değişkendir ancak beyin ve omurilik, atardamarlarından dakikada yaklaşık 750 c. kan alır. Kan basıncını koruyan karmaşık mekanizmalar esasen, bu ihtiyacı karşılamak içindir.

Beyin lifimsi zarlar ve beyin sıvısıyla kuşatılmıştır.

Beyni oluşturan sinir dokusunun davranışı tartışılmaktadır. Tek hücreden oluşan bir protozon olan en basit hayvan bile, bir uyarıcı olduğunda geri çekilerek tepki veriyor. Daha ileri yaratıklarda vücudun dış tabakasındaki hücrelerin bazıları, uyarıyı alıp hareket etmeye tahsis edilmiş diğer hücrelere iletmek üzere adapte olmuşlardır. Bütün ileri hayvanlarda sinirler başlangıçta embriyonun, derinin dış kılıfını da oluşturan dış tabakasından elde edilen anatomik bir birim, sinir sistemini oluşturmak için bir araya gelir.

Bir (İnsan gibi) omurgalı embiriyosunda sonraki sinirler sırtın ortasında toplanır. Embriyonun uzunluğu boyunca ilerleyen bu şerit, sırt dokuları tüp oluşturmak için üstüne kapandıkça, önce bir oluk oluşturmak için bastırılmış ve sonra batırılmıştır. Sonra bu sinir tüpü beynin ve omuriliğin oluşması için kafatası ve omurga kemikleriyle çevrilir. Bu ikisi birlikte ağırlıklı işlevi refleks (istemsiz) hareketler olan, merkezi sinir sistemini meydana getirir.

Bütün omur kemikleri içinde kan dolaşımını, solunumu, sindirimi, salgılamayı ve yeniden üretimi düzenleyen özel bir sinir sistemi vardır. Faaliyeti tamamen refleks olduğu ve beyinden bağımsız gibi göründüğü için otonom sinir sistem adı verilir.

Vücut fonksiyonlarını iki tür mekanizma kontrol eder: Sinirsel faaliyet ve hipofiz ve tiroit gibi bezlerden salgılanan hormonlar vasıtasıyla kimyasal faaliyet. Bir sinir ve bir bez arasındaki fark, sinirin kimyasal iletkeni, serbest kaldığı yerde işini gördükten sonra yok edilirken, salgı bezinin iletkeni tüm vücutta dolaşması için kan dolaşımına. Bırakılır.

Bir sinir hücresi bir uyarıcıyı ilettikten sonra neredeyse hemen, bir veya iki salise sonra dinlenme durumuna geri döner, şar] olur yenilenir ve tekrar ateşlenmeye hazır hale gelir. İşlem sınırsız kere tekrarlanabilir. Yürürken veya uyurken sinir sistemi yaşam boyu aktiftir. Doğumdan sonra hiçbir yeni hücre oluşumu gerçekleşmez. Orijinal rezervler yaşam boyu kullanılır ve yıpranan ve ölen hücrelerin yerini yenileri almaz.

Rahatsızlıklar

Hafıza insanın geçmişi hatırlayabildiği durumdur. Zihinsel bir hastalık tahminen beyindeki rahatsızlıklardır ancak, kimse zihnin ne ve nerede olduğunu söyleyemediği için bu tartışmaya açıktır. Rahatsızlıkların bazıları: Endişe, depresyon, uykusuzluk, nevrastani, şizofreni, histeri ve vertigodur.

Endişe Günümüz hızlı yaşam tarzının en yaygın problemidir. Biyolojik anlamda endişe korkuyla aynıdır. Vücudun fark edilen bir tehlikeye karşı, sayısız refleksi n yer aldığı, kaslara giden kanın arttığı, diğer organların kanı daha çok ihtiyaç duyulan yere yönlendirmek için daraldığı, kasların kan damarlarının genişlediği. Normal tepkisidir. Kaslar gerilir, solunum derinleşir ve hızlanır. İdrar artar ve iştah kaybı olur. Uykusuzluk Yetişkinler en az 6-8 saat, çocuklar daha fazla uyumalıdır. Uyku sırasında vücut rahatladığı, yıpranan yerleri onardığı için bu şarttır. Uykusuzluk ağrı, kaşınma veya hazımsızlık gibi çok yaygın bir semptomdur. Endişe uyumayı zorlaştırır ve depresyon erken uyanmaya neden olur. Bazen kalp hastalıkları, yüksek tansiyon, böbrek ve karaciğer rahatsızlıkları da şiddetli sancı ve uykusuzluğa neden olabilir.

Histeri Daha çok kadınları etkileyen ve bir zamanlar rahimde ortaya çıktığı düşünülen bir çeşit nevrozdur. Buna sürekli endişe neden olur.

Epilepsi (Sara) Nöbetlerle kendini gösteren hastalık olarak tanımlanan bir grup rahatsızlıktır. Nöbet beynin bazı kısımlarında, bayılmaya, kasların seğirmesine, ağızdan tükürük gelmesine ve dişlerin kenetlenmesine neden olan, organize olmayan ve aşırı faaliyetin bir bölümüdür. Nedeni bilinmemekle birlikte baş yaralanmaları ve yüksek ateş buna neden olabilir.

Şizofreni Bir tür psikoz veya zihinsel düzensizlik olan şizofreninin asıl nedeni bilinmemektedir.

Hastalıkların hepsinde ilacın yanı sıra psikolojik tedavi, olumlu bir rol oynar ve hasta bir süre sonra iyileşir.

Tedavi

Bitkiler de insan sinir sistemini güçlendirerek zihinsel hastalıklarda etkili bir rol oynar.

SENDE YORUM YAP!

Whatsapp