Melankolik Depresyon

Melankolik depresyon kişiye özellikle sabah saatlerinde mutsuzluk çaresizlik hissettirerek kendini gösterir.Kişide aşırı yorgunluk hali, kendini önemsiz değersiz hissetme duygusu ve hatta çoğu melankolik durumlarda intihar teşebbüsüne bile rastlanır. Konunun detayları hakkında tüm merak ettikleriniz bu makalemizde yer almaktadır...

Melankolik Depresyon Nedir?

Melankolik depresyon, tıbbi adıyla endojen depresyon, insan vücudundaki, beynindeki genetik yatkınlığın sebep olduğu değişiklikler neticesinde ortaya çıkan bir depresyon çeşididir. Birçok depresyon çeşidi vardır, melankolik depresyonun özelliği, fizyolojik birtakım değişimlere bağlı olarak ortaya çıkmasıdır. Melankolik depresyonun en önemli özellikleri, diğer depresyonlarda olduğu gibi mutsuzluk, keyifsizlik, hayattan tat alamama, daha önce kişinin tatmin olduğu, mutlu olduğu birtakım şeylerle artık uğraşmak istememesidir. Yaşamak istememesi ve çok daha tipik olan ve daha tehlikeli bir durum olarak karşımıza çıkan yoğun intihar düşünceleridir. Kişi öyle bir noktaya geliyor ki kendisini algılaması bozuluyor.

Kendisini suçlu, işe yaramaz, insanlara yük olan, yaşamasının doğru olmadığı gibi düşünceler ortaya çıkıyor. Bunlara “Depresif, olumsuz düşünceler” diyoruz biz. Bu düşünceler bir zaman sonra ‘Ben böyle bir insansam, benim yaşamama da gerek yok‘, ‘Dünyaya fazla bir insanım ben‘, ‘Öleyim dünya benden kurtulsun‘ gibi düşünceler gelişiyor ve bunun sonrasında çok korktuğumuz o intihar girişimleri ortaya çıkıyor. Depresyonun 100 kişinin 15‘inde görüldüğünü tespit etmiş durumdayız.

Dünyada genellikle yüzde 15 gibi bir görülme sıklığı var. Bu depresyonların da yüzde 15‘inde intihar girişimi var. Haliyle melankolik depresyon bu şiddetli, çok hüzünlü, insanın kasvet içerisinde olduğu, bir dakika bile mutlu olamadığı, huzur bulamadığı, sabahları kalktığı zaman ‘bugün nasıl geçecek‘ ‘akşama kadar ne yapacağım ben‘ ‘zaman geçmek bilmiyor‘diye düşünen, sabahlara kadar uyuyamadığı, yemeden içmeden kesildiği, kilo verdiği, dikkatin konsantrasyonun ileri düzeyde azaldığı hiçbir şeyi hatırlayamaz olduğu, hiçbir şeyle ilgilenemez olduğu, aşırı tepkiden hiç tepki vermeyen bir hal aldığı bir durum gelişir. Neticede özellikle bu şeklide giden melankolik depresyonlar intihara yatkınlıkları daha da artırdı. Görülen intiharların da büyük bir kısmının bu melankolik depresyonda olduğu tespit edilmiş.

Eski Yıllarda Melankolik Depresyon

Çok eski yıllarda bu tür depresyonların tedavisi pek mümkün olmazmış. Hatta halk arasında ‘ince hastalık‘ diye nitelendirilen verem hastalığı vardır. Bunun çoğunlukla bir endojen depresyon, yani melankolik depresyon sonrasında ortaya çıktığı aktarılmıştır tarih kitaplarında. O zaman tabii veremin tedavisi olmadığı için kişiler genelde veremden ölüyordu ama aslında sebep melankolik depresyondu. Haliyle melankolik depresyon şiddetle tedavi edilmesi gereken, insanın hem psikolojik hayatını, hem de fiziksel hayatını olumsuz yönde etkileyen bir durumdur. Peki şu anda tedavi şansımız var mı? Evet, şimdi çok güzel tedavi seçeneklerimiz var. Yeni geliştirilen depresyon tedavisinde kullandığımız anti-depresan ilaçlar var. Bunlar depresyona sebep olan biyokimyasal bozuklukları düzeltiyor. Nedir bunlar? Mesela, beyinde serotonin diye bir madde var.

Serotonin mutluluk kimyasalı olarak bilinir; antidepresanlar bu maddenin düzeyini artırıyor. Veya norepinefrin dediğimiz başka bir mutluluk kimyasalı var onun seviyesini artırıyor. Haliyle tüketmesini engelleyerek, vücudun yeterli mutluluk kimyasalı salgılamasına zemin hazırlıyor bu maddeler. Haliyle bu maddelerin- bu ilaçların uyuşturucu, bağımlılık yapıcı veya bedene istenmeyen birtakım bozukluklar yaratıcı etkisi bulunmamaktadır. Çok rahat kullanabildiğimiz, hatta karaciğer, böbrek, kalp yetmezliklerinde bile -ki bu durumlarda ilaç kullanımından çok kaçınılır- rahatlıkla kullanabileceğimiz ilaçlardır. Bu ilaçların etkisi genelde 3-4 haftada ortaya çıkmaya başlar. Birinci aydan sonra kişi kendisini gitgide iyi hissetmeye başlar. Ve altı aylık bir süre sonunda büyük bir iyileşme görürüz. İlaç tedavisiyle birlikte buna sebebiyet verecek kişilik faktörleri var mı ona bakarız. Mesela kişi aşırı takıntılı biri ise stresi emen -biz bunlarda sünger tipi kişilikler diyoruz- bir kişiliği varsa, bir sosyal sorunu varsa, ailevi veya işle ilgili bir problemi söz konusu ise bunları da düzeltecek bir daha stres karşısında etkilenmesine fırsat vermeyecek duruma getirecek psikoterapotik yaklaşımlarda da bulunuyoruz. Eğer ilaç artı psikoterapi tedavisini uygularsak, hastalarımızın yüzde 80-90‘ında -çok büyük bir rakamdır bu- tedavi başarısı gözlenmektedir. Peki bunları yaptık tedavi olmadı, bir türlü verilen ilaçlar çare olmadı ve istediğimiz sonucu alamıyoruz peki böyle durumlarda ne yapacağız? Böyle durumlarda bir dirençli depresyon tablosuyla karşı karşıyayız demektir.

Yorumlar

  • Sak** Ata********
    7 yıl önce
    Merhaba. benim bir arkadasim var. eskiden cok basarili bir insandi. universitenin tip bolumune kabul olduqdan sonra sunlarindan kacmaya basladi. zluklardan hep kacmaya basladi tip bolumunde okudugu icin kendinde olan tum degisiklerden haberdar olmasi onu rahatsiz ediy. bir kac kere depresyona dusdu. en buyuk sun hep bir ise baslayib yarim birakmasi. artik kendine guveni kalmadi. eskiden hoslandigi seyleri simdi yapmak bile istemiy. dikkatini derslere veremiy. dogru karar kabul edemiy. bir cozum buldugunda ben yapamam yarim birakirim kkusuyla denemiy bile. ben arkadasima nasil yardim ede bilirim?kendisi kronik ygunluk oldugunu dusunuy.
    • Şifalı Bitkilerim
      7 yıl önce
      Depresyon kişinin mutlu olma ve hayattan zevk alma yetisini geçici olarak kaybettiği, duygudurumu, düşünceleri, bedeni ve zihni hastalandıran bir psikiyatrik bozukluktur.Ürünlerimiz doğal antidepresan özelliğindedir. Tedavide izlediğimiz yol için linke tıklayınız Bilgi Hattı: 0224 234 5678
  • Rı** Den**
    7 yıl önce
    7 yıldır bunalımdayım napacam konusunda hiç fikrim ben nekadar çaba gösteririrsem okadar kötü oluyum
    • Şifalı Bitkilerim
      7 yıl önce
      Stres, çok duyduğumuz, herkesin hayatı boyunca karşılaştığı bir durumdur. Kişinin çevreyle uyumunu bozar ve kapasitesini zorlar. Herkes streste olup olmadığını anlayabilir.Bu durumdan bitkisel yollarla kurtulmak için linke tıklayınız. bilgi hattı: 224 2 3 4 5 6 7 8

SENDE YORUM YAP!

Whatsapp