Immüm Sistem (bağışıklık Sistemi) Nedir?

Immüm Sistem (bağışıklık Sistemi) Nedir? : Sürekli genç ve dinç kalmak isteyen bir kimse, özellikle iki sisteme özen göstermelidir: bağışıklık sistemi ve hormon sistemi.Bağışıklık, vücut dokuları için zararlı olabilecek dış etkenlere (virüs, bakteri, parazit, toksin) ve vücut için yabancı olan doku parçalarına karşı koyma yeteneğidir.Vücut dışarıdan patojen mikroplar tarafından sürekli tehdit altındadır. Bu yayılmacılarla savaşmak üzere vücut savunma (bağışıklık) sistemine sahiptir. Spesifik (özgül) olmayan doğumsal bağışıklık ve spesifik bağışıklık olmak üzere iki tip bağışıklık vardır.

Mikropların fagositozu (kanın, bakterileri beyaz hücrelerinin içine alarak sindirmesi), asit salgıyla patojenlerin parçalanması, mide-bağırsak sistemindeki sindirici enzimler, derinin yayılmacılara karşı direnci, kandaki bazı kimyasal maddelerin yabancı organizma ve toksinlere bağlanarak onları tahrip etmeleri doğumsal bağışıklık örnekleridir.Kazanılmış bağışıklık ise bakteri, virüs ve yabancı doku parçalarına karşı, bu maddelerle karşılaştıktan sonra gelişen çok güçlü bir savunma yeteneğidir. Bağışıklık sistemi etkin çalışıyorsa vücudu zararlı olabilecek bir etkene karşı savunduktan sonra, aynı etkenle tekrar karşılaşılırsa ilk karşılaşmadaki savunma sırasında oluşturduğu özel antikorlar derhal etkene yapışır ve onu, hastalığa yol açmadan yok eder.

Örneğin bir çocuk kızamık virüsüyle ilk kez karşılaştığında, kızamık hastalığına yakalanır. Spesifik (özgül) olmayan bağışıklık sistemi tam olarak işlediği halde virüsün vücutta çoğalmasını ve yayılmasını engelleyemez. Ancak vücut hastalık sırasında virüse karşı özgül antikorlar üretir. Böylece virüs zararsız hale getirilir ve hasta iyileşir. Daha sonra vücuda kızamık virüsü yeniden girdiğinde bu antikor üretimi hızla yeniden aktive olur ve virüs hemen zararsız hale getirilir ve hasta ikinci kez kızamık geçirmez.Bir bebeğin bağışıklık sitemi, doğumuna yakın bir dönemde vücudun maddelerini tanır; geri kalan tüm maddeler yabancı olarak değerlendirilir. Bu yabancı ile kendi arasındaki farkı tanıma yeteneği bozulursa organizmanın kendi proteinlerini yabancı algılayıp onlara karşı antikor ürettiği otoim- mün hastalıklar ortaya çıkar.Bağışıklık sistemi sağlıklı kalmamızı sağlar.

Hastalık nedenleriyle savaşır ve vücudu korur. Yaşlı ve bozuk hücrelerin yok edilmesi ve yenileriyle tamamlanması için uğraş verir. Çok iyi ya da zayıf bağışıklık sistemi, genlere bağlıdır. Şu var ki stres, çevreden ve besinlerle alınan zararlı maddeler yanı sıra yaşla birlikte ortaya çıkan hormon yetersizliği, enzimlerin aktivitesindeazalma ve timus bezinde pörsüme nedeniyle bizi hastalıklardan koruyan im- mün sistem de yaşlanır. Ancak bağışıklık sisteminin fonksiyonunun optimal olması için bireyin yapabileceği çok şey vardır.Kemik iliği, timüs bezi, lenf bezleri, bademcik, dalak, bağırsak, deri, bağışıklık sisteminin öğeleridir. Bağışıklık sistemi askerleri, timüs bezinde eğitim görür ve yabancı hücrelerle vücudun kendi hücrelerini ayırt etmeyi öğrenir.Yaşlılarda bağışıklık sisteminin zayıflamasında timus bezinin küçülmesi en önemli etkendir.

Altmış yaşından sonra ancak normal timüs bezi dokusunun yüzde 5'i kalır. Böylece bağışıklık sistemi fonksiyon yeteneğinde kayıp olur. Yani yabancı hücreler ile kendi hücrelerini ayırt etmesi güçleşir. Yabancıya karşı reaksiyon vermeleri çabuk ve iyi olmaz. Her gün vücutta bir kısım hücrenin değişikliğe uğradığı ancak bunların sağlam bağışıklık sistemi tarafından tanınıp tümör hücrelerine dönüşmeden yok edildiği bilinmektedir.Kanserden Nasıl Korunuruz?İki yol vardır: Önce kansere yol açan bilenen faktörlerden kaçınırız ve böy- lece kanser riskini azaltırız. İkinci olarak bağışıklık sistemini güçlendirici önlemleri alırız. Böylece vücut, kanser hücrelerini başlangıç döneminde fark edip elimine eder.Yaşlılarda Enfeksiyon HastalıklarıEnfeksiyon hastalıkları yaşlılarda büyük risk taşır. Gençlerdeki akut enfeksiyonların tersine, ileri yaşlarda şu iki tip enfeksiyon sık görülür:

1. Latent (gizli) enfeksiyonların, zayıflamış bağışıklık sistemi dolayısıyla aktive olması (örneğin zona, tüberküloz, solunum yolu enfeksiyonları).

2. Oportünistik ajanlarla (normal olarak zararsız olan ancak bağışıklık sistemi çöktüğünde enfeksiyona yol açan mikroorganizmalar) olan lokal enfeksiyonlar (örneğin bronşit, zatürree, idrar yolları enfeksiyonları, bağırsak enfeksiyonları, mantarlarla olan deri ve mukoza enfeksiyonları, grip, tüberküloz).Yaşlılarda enfeksiyonların seyri de değişiktir. Birçok enfeksiyon, hemen hemen belirti göstermeden ve ateş yükselmeden seyreder. Buna neden, ateşi yükselten ve enfeksiyonla savaşan maddelerin yetersiz salgılanmasıdır.

Yaşlı kadınların yüzde 20, erkeklerin yüzde 10'unda idrarda bakteri olmasına karşın, klinik belirti olmaz.Banal (çok önemsenmeyen, sıradan sayılan) enfeksiyonlar, yaşlılardaki en sık ölüm nedenleridir. Ancak bu hafif enfeksiyonlar bir yaşlıda ölümle sonuç- lanmamalıdır. Sağlıklı yaşam tarzı, grip, difteri ve zatürree aşıları yanında, vitamin C, E, Bh, B|2 ve folik asit, çinko, selenyum alımıyla vücut direnci enfeksiyonlara karşı güçlendirilir.Yaşlılarda TümörlerYaşlılıkta bağışıklık sitmenini giderek zayıfladığının diğer bir göstergesi de tümör oluşumunun artmasıdır.

Genetik yatkınlığa ilaveten çevre faktörlerinin de etkisiyle hücrelerde meydana gelen genetik değişiklikle her gün potansiyel tümör hücreleri oluşur. Sağlam bağışıklık sistemi bu hücreleri fark edip elimine eder. Bu yetenek yaşlılıkta zayıflar ve böylece tümör oluşumu kolaylaşır.İkizler üzerindeki araştırmalar göstermiştir ki, yaşlılarda tümör oluşumunda genetik faktörler az, buna karşın çevre faktörleri büyük anlam taşımaktadır. Vitamin ve hormon desteğiyle birlikte sağlıklı yaşam tarzı, bağışıklık fonksiyonunu iyileştirir ve tümörlerden korur.

SENDE YORUM YAP!

Whatsapp