Hipertrofik Kardiyomyopati Nedir?

Hipertrofik Kardiyomyopati Nedir? : Genç sporcularda hiç bir hastalık yok iken dahi ani ölümler olabilir. Hipertrofik kardiyomiyopati genç atletlerde önde gelen ani ölüm nedenlerinden biridir.

Hipertrofik Kardiyomiyopati kalp kasının belirli bir dış nedene bağlı olmadan kalınlaştığı bir kalp hastalığıdır. Esas olarak kalbin sol tarafı kalınlaşmıştır. Kanı vücuda pompalayan kalbin özellikle sol karıncık kasları kalınlaştığı için içerisine yeterli miktarda kan dolamaz. Aort kalpten hemen çıkan en büyük damardır ve burada da kalınlaşmalar olur. Ayrıca kanın gidişi aorttaki kalınlaşma ile de engellenir. Kalınlaşmış kalp kasının içindeki iletim sistemi de bozulur. Bu iletim bozukluğu ile ritm bozuklukları olabilir. Yani kalp tekler, düzenli atış ritmi bozulur.
Hipertrofik Kardiyomiyopatini esas olarak 2 tipi vardır. Birincisinde kalp kasında konsantrik bir kalınlaşma olur, ikincisinde ise aort daralması daha belirgindir. Bu hastalık genlerle geçer. Yani yüksek penetransı olan otozomal kalıtsal bir hastalıktır. Yani hastalık ailevidir. Eğer bir kişide Hipertrofik Kardiyomiyopati teşhisi konulmuşsa tüm birinci derece akrabaları bu hastalık yönünden araştırılmalıdır.

Belirtiler
Bu hastalığın en sık görülen belirtisi baygınlık veya ani ölümdür. Hastada göğüs ağrısı, çarpıntı veya nefes darlığı olabilir. Ama en önemlisi bir çok hastada hiç bir belirti yoktur, yani kişi spor yaparken aniden belirtiler görülebilir. Ayrıca koroner kalp hastalığında görülene benzer göğüs ağrısı ve kalp bölümleri arasında iletim bozukluğu vardır. A-V blok Karıncıklar ile (kulakcıklar arasında) ve intraventriküler (karıncıklar arasında) iletim bozuklukları görülür.

Çocuklarda ve genç erişkinlerde konsantrik tip hasta göğüs ağrısından egzersizle artan nefes darlığından yakınır. Spor çalışmaları sırasında çarpıntı, aritmi veya baygınlık olabilir. Kalpbin elektiksel işlevini gösteren Elektrokardiyogram (EKG) sıklıkla spesifik olmayan, yani bir hastalığa bağlanamayan anormallikler gösterir. Akciger grafisinde kalp büyümüş olarak görülür. Ancak kesin tanı Ekokardiyografi ile konulur. Ekokardiyografi Hipertrofik Kardiyomiyopati için tanısal bir testtir.

Kalp kasındaki değişiklikler
Kalp kası hücrelerinin etrafında fibrois vardır. Fibröz doku kalbin kalınlaşmasına neden olur. Subaortik stenoz tipinde fibrozis ventrikülleri ayıran bölgede daha fazladır. Bu durum başka bir hastalık olan ‘valvüler aort stenozu‘ ile karıştırılabilir. İki hastalık arasındaki ayrım ancak ekokardiyografi ile yapılabilir.

‘Sporcu Kalbi‘ ile ayırıcı tanı
Uzun süre belirli şiddette antrenman yapan son derece sağlıklı sporcularda da sol kalp kasında kalınlaşma olabilir. Bu kalbin antremanlara gösterdiği normal yanıttır. Fakat burada kalp duvarındaki kalınlaşma 12 mm cıvarında kalır. Halbuki Hipertrofik Kardiyomiyopatide 16 mm‘den fazladır.

Gelecekteki egzersizler
Bu hastaların zorlanmaları ağır aktiviteler yapmaları hemen yasaklanır. İstirahat etmeleri istenir. Tüm ağır ve statik sporlardan uzak durmaları gerekir. Fakat düşük riskli olanlar hafif egzersiz programlarına katılabilirler.

Tedavi
Belirtilere göre ilaç tedavisi yapılır. Kalp kasının durumu dolayısı ile her tür ilaç kullanılamaz. Hastanın ilaçlarını ayarlayacak uzmanın düzenli kontrolü şarttır. Bazı vakalarda kalınlaşmış kısımların cerrahi olarak çıkarılması faydalı olabilir.

Ekokardiogram, Kalp Kapakçığı Daralması ve Felç Riskinin Erken Teşhisinde Önemli
Mayo Clinic uzmanları, ultrason dalgaları kullanarak kalbi görüntüleyen standart ekokardiogramların, aortik kalp kapakçıklarındaki anormallikleri görüntüleme ve felç ya da kalp kapakçığında daralma riskinin teşhisinde etkili olduğunu açıkladılar.

Araştırma kapsamında 581 kişilik bir örnek grubu incelediklerini belirten Dr. Khandheria “ Araştırma ile 45 yaş ve üzeri gönüllülerin üçte birinden fazlasının aort kapakçıklarında plakalaşmış birikim belirledik. Aort kapakçığı tıkanıklığı ve damar tıkanıklığının sanılanın aksine iki ayrı hastalık olmadığını, aynı hastalık sürecinin iki ayrı yansıması olduğunu saptadık. Aort kapakçığındaki sertleşme, aortta ve kalbe bağlı kan damarlarında da tıkanma eğilimininin teşhisinde önem taşıyan ekokardiogram, bizlere kimin en çok risk altında olduğu dair önemli bilgiler veriyor” dedi.

Erkek olmak, yüksek tansiyon, obezite ve kandaki protein homosisten seviyesinin yüksek olması gibi faktörlerin aortta ve aort kapakçıklarında plakalaşma olasılığını yükselttiğini belirten Dr. Khandheria, 40 yaşın üzerindeki en az 10 kilo fazlalığı olan erkeklerin ve obezite problemi olan 50 yaşından büyük kadınların mutlaka ekokardiogram testi yaptırmaları gerektiğini belirterek, “Ekokardiogram ile aort kapakçığında tıkanma tespit edilen hastaların, felç ve aort kapakçıklarının daralması riski oldukça yüksek. Ayrıca bu hastaların kroner kalp hastalığına yakalanma riskleri de çok fazla. Risk taşıyan kişilere kilo vermeleri ve tansiyonlarını kontrol altına almaları konusunda yardımcı olabilirsek, hastalığı durdurabilir veya sürecini önemli ölçüde yavaşlatabiliriz” dedi.

SENDE YORUM YAP!

Whatsapp