Fizik Tedavi Bel Fıtığı

Fizik Tedavi Bel Fıtığı :

Bel Fıtığı Tedavisinde Fizik Tedavi Yöntemi Kullanılabilir mi ?

Bel fıtığı tedavisinde, fizik tedavi ajanları, çok yaygın olarak kullanılır ve oldukça da yararlıdır.Öncelikle ağrı gidermeye yöneliktir, hastanın yakınmalarını azaltmaya yöneliktir bu fizik tedavi.Fakat daha sonrada yine fizik tedavinin bir parçası olan egzersiz ve rehabilitasyon.Özellikle uzun vade de karın kaslarının, sırt kaslarının güçlendirilmesi, oluşabilecek bir fıtığın azaltılmasına veya tekrarlamamasına yöneliktir.Yine, özellikle yüzme gibi hastayı çok fazla yormayan, fazla kaza riski olmayan sporlar oldukça faydalıdır.

Yine duruşun düzeltilmesi, bazı alışkanlıkların değiştirilmesi fıtıkların tekrarlanmasını engeller.Otururken belin arkasını bir yastıkla destekleme, yatarken dizlerin kıvrılması, hapşırırken karnın desteklenmesi, uygunsuz olmayan pozisyonlarda yük taşıma bu tip bazı davranış kurallarına dikkat edilmesi fıtığın nüksünü engeller oluşabilecek bir fıtığı önler.Fıtık tedavisinde, fizik tedavinin yeri, toparlarsak ağrıların giderilmesi, oluşabilecek bir fıtığın engellenmesi ve günlük yaşantıda davranış kurallarının öğretilerek riskin azaltılması hatta buna beslenme, kilo alımı gibi hayatın düzenlenmesinide katabiliriz.

Çok nadir olarak abse, enfeksiyon, artrit, primer veya metastatik tümörler gibi ciddi nedenlerle de oluşabilmektedir.En sık olarak kas ve bağların tutulumuna bağlı oluşan mekanik bel ağrısı dediğimiz ağrılardır. Hastaların sadece % 1'nde sinir kökü tutulumuna bağlı olan bel ağrıları(bel fıtığı) görülmektedir.Bel ağrısı pek çok ülkede iş günü kaybında ikinci sırayı almakta ve üretim azalmasını etkileyen en önemli faktör olarak kabul edilmektedir. Tüm dünya nüfusunun % 80'inde hayatın herhangi bir döneminde ortaya çıkabilir. Ağrı yetişkinlerin %55-90'ında görülebilmekte ve akut ağrı atağı altı haftada tedaviden bağımsız düzelebilmektedir. Buna rağmen bel ağrısı tekrarlayan, artma ve azalmalar gösteren bir problemdir. Kronik bel ağrısı tüm vakaların % 5‘de görülmektedir.

Görülme sıklığı yaşla değişir ve en sık 40 yaşlar civarında görülür. Genetik bazı faktörler ile omurga yapısında bozukluklar olmaktadır. Omurlarda kaymalar(spondilolistezis), omurga eğriliği (skolyoz) ve ankilozan spondilit gibi.. Bu saydığımız nedenler de bel ağrısı sebepleri arasında sayılabilir. Kadın ile erkekler arasında görülme sıklığı açısından fark yoktur. Çeşitli yapılan çalışmalara göre; obezite, vücut yapısı ve boy uzunluğu bel ağrılarını arttırmamaktadır.

Bel ağrısında sıklık ve şiddet mesleklere göre değişir. Ağır bedensel iş gücü gerektiren meslekler, kaldırma-dönme-dönerek kaldırma, uzun süreli oturma ve araç kullanma gibi mesleklerde sıktır. Örnek: inşaat işçileri, hemşire, öğretmen, bilgisayar çalışanı, ağır vasıta sürücüleri vs. Sigara içenlerde ise disk beslenmesi bozulduğundan risk artmaktadır.

SENDE YORUM YAP!

Whatsapp