Eklemlerin Yıpranma Ve Aşınmalarından İleri Gelen Hastalıkları (artrozlar)

Eklemlerin Yıpranma Ve Aşınmalarından İleri Gelen Hastalıkları (artrozlar) : (Artrozlar veya eklem kireçlenmeleri)Yavaş yavaş başlayıp, öncelikle bacak eklemleriyle el parmakları eklemlerini tutan, ağrı ve hareket sınırlanmasıyla bireyden bireye değişik anlam taşıyan bu hastalıklar, genellikle yaşlılığa bağlı erken aşınmalardır. Tıp dilinde art- roz dediğimiz bu yıpranma ve aşınmalara halk arasında Kireçlenme de denmektedir.

a) Hastalık Tabloları

Hastalık klasik şekliyle 50 ve 60 yaşlarından sonra başlar; özel disposisyonu, yani duyarlığı olanlarda daha 30 yaşlarında da ortaya çıkabilir. Genellike cinsler arasında bir öncelik tanımamakla beraber Heberden Artrozu denen parmak eklemleri artrozuyla diz artrozları kadınlarda, kalça artrozu da erkeklerde daha çok görülmektedir. Esasen en çok rastlanan yerleşme yerleri de bu eklemlerdir.

Prensip olarak bütün eklemler bu hastalığa yakalanabilirler. Pratik değeri olanlar kalça, diz ve parmak eklemleri artrozlarıdır. Hastalık kaide olarak her eklemde, diğeriyle ilişkisi olmadan oluşur. Fakat kalça artrozu olan bir hastada, sonraları diz artrozu da gelişebilir.Hemen hemen bütün artrozlar şu sıraya göre gelişme gösterirler: Başlangıçta kıkırdak esnekliğini kaybeder ve incelir. Gittikçe incelen kıkırdağın altında bulunan kemiğe daha fazla yük binmeye başlar. Hastalık ilerledikçe, röntgende eklem kenarlarında görülen yeni kemik çıkıntıları oluşmayabaşlar ve bunlarda eklemleri deformasyona, yani şekil değişikliklerine götürür.

Eklem kapsülü kalınlaşır ve buruşur. Bu oluşum mekanizması yanı sıra, bütün artrozların klinik tablolarında da benzerlikler vardır. Örneğin, prensip olarak hiç birinde yangı belirtisi yoktur. Fakat ağrı, eklem hareketlerinde zorluk ve sınırlanma artrozlarda tipiktir. Özellikle hastanın yürümek için ayağa kalkmasıyla başlayıp, bir kaç adım sonra kaybolan ağrı artrozun en önemli belirtisidir. Diğer bir nokta da; ağrıların günün ilerlemesiyle artmıya başlamalarıdır.

Yani ağrılar akşam üzerleri daha da artar. Oysaki, romotoit artritte ve ankilozan spondilitte ağrılar sabahları çok olur, günün ilerlemesiyle azalırlar. Hatta bu basit belirtiden bile, hastalığın yangılı veya yangısız roma- tizmal hastalıklar grubuna girdiğini tanımlamak olanağı vardır. Artrozlarda en çok bir dakika devam eden ilk hareket ağrısıyle, romotoit artritteki bir saati geçebilen sabah sertliği birbiriyle karıştırılmamalıdır. Artrozla- rın bu ortak ağrı belirtilerine; özellikle diz eklemlerinde işitilen sürtüşme sesleri (kripitasyon), şişlik, deformasyon ve duruş bozuklukları, tipik röntgen bulguları, sedimantasyonun normal bulunuşu da eklenebilir. Yani bu bulgular da az veya çok ortak belirtilerdendir.

Romotoid faktörün, ve antist- reptolizin’in hiç bir yangısız romatizmal hastalıkta bulun- mıyacağım ayrıca belirtmiye gerek görmüyoruz.Günlük hayatımızda en çok rastlanılan kalça, diz ve el parmakları eklemleri artrozlarıdır. Bu nedenle, kitabın kapsamı da göz önünde tutularak, bu üç klinik tablonun tanım- lanmasıyle yetinilecektir. Ender görülen diğer eklem artroz- larının tanımı ve tedavisi esas yönden büyük bir ayrıcalık göstermemektedir.Kalça ekleminin artrozu (Coxartrose - Coxarhtrosis -Kokzartroz)Oluşumlarına göre iki tip kalça artrozu tanınmaktadır. Belirli ve bilinen bir nedenle oluşan (segonder) kokzartroz- ların genellikle tek taraflı ve 50 yaştsn çok önce başlamasına karşılık; belli bir nedene bağlanamıyan (primer) kok- zartrozlar, belirtilen yaş sınırından sonra ve çift taraflı olarak başlarlar. İlk hastalık belirtileri ikisinde de aynıdır:

Kalça eklemi üzerinde başlayıp kasığa, dize doğru yayılabilen ağrılar. Ağrılar bazen yalnız diz ekleminde hissedilebilir. Yani hasta ilk ağrıları kalçada değilde dizde hisseder. Bu takdirde sağlam olan diz eklemi için yanlış bir teşhise gidilebilir.Hareket sınırlaması kendini ilk önce merdiven çıkarken ve eğilirken belli eder. Örneğin, hasta ayakkabısını bağlarken ilk ağrıları hissedebilir. İlerlemiş devrede kalça eklemi her yönde zor hareket ettirebilir duruma gelir; bacağın kalçadan yana açılması, bükülmesi ve çevrilmesi sınırlanmıştır. Hastalığın gelişimi bireysel olarak değişir; bu değişiklikler yavaş yavaş ve uzun süre içinde oluşabildiği gibi, kısa bir zaman sonra da hareket yeteneği tam olarak kaybolabilir.

Diz ekleminin artrozu (Gonatrose - Gonarthrosis -Gonartroz)İlk belirti, yavaş yavaş gelişen ağrıdır. Ağrı dizin ön, yan ve arka kısımlarında olabilir. Hastalık tek veya iki dizde birden başlıyabilir. Şişmanlıkta veya belirli bir nedene bağ- lanamıyan gonartrozlar iki taraflıdır. Eklemin biri, diğerine nazaran hem önce ve hemde daha şiddetli hastalanabilir. Ağrıya ek olarak, değişik zaman süresi sonunda, gene değişik şiddette hareket sınırlanması görülebilir.

Şayet bir kemik parçası veya eklem dokularından bir parça eklem boşluğuna düşerse, bazen eklem tam olarak tutulabilir, yani blo- ka olabilir. Buna “eklem kilitlenmesi” diyoruz. Eklem kenarlarında oluşan çıkıntılar veya yeni kemik teşekkülleri bazen yangı belirtileri verebilir. Böyle bir durumda eklemde ağrı artar, şişer, kızarır ve içinde sıvı toplanır. Tabiiki hareket de o oranda zorlaşır. Röntgende eklem aralığının daraldığı, ileri devrelerde de tamamen kaybolduğu görülür. Diz artrozunda ve diğer artrozlarda, romotoid artritte görülen tam ankiloz hali olmaz.

Gonartroz uzun süreden beri varsa, eklem bağları ile, eklemi hareket ettiren kaslar, özellikle uyluk ön kasları zarar görür. Kasların kitlesinde, bir küçülme veya erime, tıbbi deyimi ile atrofi başlar. Eklemde oluşan durum bozuklukları artroza bağlı yıkım ile ağrıyı ve hareket zorluklarını daha da arttırır. Bütün bunlara rağmen diz ekleminde, kalçada olduğu gi-bi çok ağır yürüme bozuklukları veya yürümenin tamamen olanaksızlaşması görülmez.El parmakları eklemlerinin artrozları (Haberden Artrosis rosis)Hastalık tablosu, ilk defa yazanın anısına hürmeten He- berden -Artrozu olarak da tanımlanır. İlk belirtiler genellikle 50 yaş etrafındaki kadınlarda görülür. Kural olarak, baş parmak dışındaki bütün parmaklar hastalanabilir.

Kırmızılık ve şiddetli ağrı gibi yangı belirtileri başlangıçta var olup, sonraları kaybolur. Fakat, eklem etrafında mercimek danesibüyüklüğündeki küçük şişlikler, bir daha kaybolmamak üzere arta kalır (Resim 10). İlk zamanlarda, çalışmada biraz zorluk yaparlarsa da, sonraları alışılır. İleri devrelerde, hasta parmaklarda avuca doğru hafif bükülme ile baş parmağa doğru bir dönüş görülebilir. Bütün bu değişiklikler hastanın yakalama yeteneğini asla etkilemezler. Hastalık nadir olarak parmakların orta eklemlerinde de başlıyabilir. (Bouchard Artrozu). Teşhis açısında önemleri, başlangıç devresinde bir romotoid artrid tablosuyla karıştırılabilmelerindendir.

Parmakların yalnız uç eklemlerini tutması ve genel yangı belirtisi (Sedimentasyon normaldir) bulunmaması nedeniyle doktor gerçek teşhisi koyarak hastayı sakinleştirir.Başta belirtildiği gibi, diğer bütün vücut eklemlerinde de artrozlar olabilir. Bazen çok ağrılı olabilen ve avucun kapanmasını etkileyebilen baş parmağın dip ekleminin artrozu dışında, diğerleri büyük bir problem teşkil etmezler.

b) Artrozların Nedenleri

“Eklemlerdeki yıpranma” deyimi, bu tablonun yalnız yaşlılıktan ileri gelen bir aşınma olduğu kanısını uyandıra-bilmektedir. Tartışılmaz olan nokta, diğer bütün organ ve dokular gibi, eklemlerin de senelerin etkisiyle az veya çok aşındığıdır. Yaşlı bir şahsın her ekleminde, gençlerle kıyaslandığında, belli bir hareket sınırlanması ve röntgen filminde de yaşlılıktan ileri gelen değişilikler vardır. Fakat bu bir artroz olmadığı gibi, hastalık da değildir. Bu eklemler kaide olarak ağrı vermedikleri gibi, rahat hareket edip, yaşlılığın gerektirdiği kadarıyla, görevlerini yapabilmektedirler.Yıpranma olayı, özellikle erken başlayıp, biraz fazlaca olursa ve şikayet edecek niteliğe erişirse, ancak o zaman bir hastalıkdan söz edilebilir. Ellisini veya altmışını aşan her insanda röngenolojik yıpranma belirtileri her nekadar tesbit edilebirse de, artroz bunların ancak % 5 inde bir hastalık olarak karşımıza çıkar.Kalıtsal nedenler eklemin erken ve süratle ihtiyarlamasına sebep olabileceği gibi, hormonal ve metabolizma bozukluklara da sorumlu olabilirler.

Kan ve sinir yoluyla olan beslenme bozuklukları, nadirde olsa bir sebep teşkil edebilir. Oluşum nedenleri genellikle mekanik olup, hastanın kilosu, yanlış beslenmesi ve eklemdeki duruş hataları ön safha gelir.Bir artrozun ilk tohumları sıklıkla daha çocuklukta atılır. Organizmanın bütün organları gibi, eklemler de normal bir yük için öngörülmüş olup, 10 kg dan fazla şişman- lıklarda görünmiyen bir yük sırtta devamlı taşınıyor demektir. Daha açık söylenmesi gerekirse; 25 kg. dan fazlası olan bir şahıs 5-6 yaşındaki bir çocuğu daima sırtında birlikte gezdiriyor demektir. Normal bir besjenme ve bilgili bir sofra eğitimiyle çocuklarda şişmanlığın önlenmesi, artrozdan korunmanın en önemli çarelerinden biridir.Artrozun oluşumunda rol oynıyan ve ona olumlu zemin hazırlıyan mekanik faktörler çok çeşitlidir. Örneğin, doğuştan olan bir hata, kalça eklemini artroza aday kılar. Kalçada eklem tavanının normalden küçük olması, uyluk kemiğinin başının eklem yuvasından dışarı kaymasını kolaylaştırır (doğuştan olan kalça çıkıkları).

Daha ana karnında oluşan bu gelişme bozukluğu hiç de ender değildir ve her doğan çocukta kalça çıkığı belirtileri olup olmadığına dikkat edilmelidir. Zamanında konacak teşhis ve tedavi, sonradan çıkacak kötü sonuçları önliyebilir. Doğuştan olan kalça çıkıkları bugün artık kalıcı bir sakatlık nedeni olarak kabul edilmemektedir.3 ve 9 yaşlarında oluşan, uyluk kemiği başının ayrılması demek olan Pertheshastalığının sebebi bilinmemektedir. Çocuğun aksıyarak yürümesi, kalça ve diz ağrılarından şikâyet etmesi, yürürken çabuk yorulması hastalığın ilk belirtileridir. Benzer şikâyetlerin, 12-16 yaş arasında görülmesi, uyluk kemiği başının, uyluk kemiği boynundan ayrılması demek olan ve epifiz ayrılması olarak tanımlanan tabloyu düşündürmelidir. Her iki durumda da derhal bir ortopedik araştırma yapılarak tedavisi yoluna gidilmelidir.

Yoksa, sonuç bir kokzartrozdur. Bir diz artrozuna götürebi- len ön hastalıklar arasında O ve X bacak duruşlarını söyli- yebiliriz. Enfeksiyöz kemik hastalıkları, tam yerleştirilmemiş kemik kırıkları sonucu duruş hataları ve diğer kaza sonuçları, diz ve kalça eklemleri artrozu için ortak olan mekanik faktörlerdir. Hiç de son olmıyarak yetersiz hareket, oturarak çalışma ve dengeyi sağlıyacak sportif çalışmaların yapılmaması, eklemlerin kan dolaşımının ve beslenmesinin bozulması nedeniyle artrozu oluşturan sebeplerdendir. Bunun aksi olarak, herhangi bir ekleme aşırı yük binmesine sebep olan ağır sporlarla mesleki çalışmalar da, o eklemi zorlıyarak artroza götürebilir.Bütün bu mekanik faktörler, kaide olarak eklemlerde tek taraflı artrozlar yaparlar ve segonder, yani tali olarak isimlendirilirler. Örneğin, romotoid artrit gibi yangılı bir eklem hastalığı sonucu oluşabilen artrozlar da, segonder olarak kabul edilir. Ayrıntılı nedenleri tam bulunamayan ve eklemleri genellikle çift taraflı, simetrik tutan diğer artrozla- ra da primer diyoruz.

Özetliyecek olursak; Artrozların oluşumunda özel bir dokusal istidat rol oynamaktadır. Bu istidat genellikle kalıtsaldır. Heberden Artrozunda bu kalıtsal faktörler ön safta olup, hastalığın oluşumunda hemen hemen tek nedendir. Oluşum nedenleri arasında mekanik duruş bozuklukları, doğuştan veya sonradan yüklenme dengesizlikleri, özellikle aşırı bir yüklenme olan şişmanlık en önde gelen nedenlerdir. Çocukluk yaşlarında alınacak tedbirler, ilerde gelişecek artrozları önliyecektir. Bu nedenler arasında iki ayak üzerinde yürüyüşümüzü de saymak gerekir. Dört ayağı üzerinde yürüyen canlılarda bu tip artrozlar hemen hemen hiç görülmemektedir.

c) Tedavi

Bir çok hastalıklarda olduğu gibi, burada da en iyi tedavi, hastalıktan korunmaktır. Bilinçli çalışma ve yaşantı, ölçülü bir beslenme alınacak tedbirlerin başında gelmektedir.Eklem değişiklikleri oluştuktan sonra yapılacak olanların en başmda fiziktedavi gelmektedir. Fiziktedavi konusunda da en önemli olanı ekzersizlerdir. hkzersizler esnasında eklemin vük altında kalmamasına dikkat etmelidir. Örneğin kalçayı çalıştırmaktır. Bu yolla hem eklemi hareket ettiren kasların zayıflaması önlenecek, hemde eklem fonksiyonları korunacaktır. Özellikle kalça artrozlarında, tedavi havu-zunda traksiyon altında yaptırılacak ekzersizler olumlu sonuçlar vermektedir

SENDE YORUM YAP!

Whatsapp