Edinsel Preneoplastik Bozukluklar

Daha önce tanımlanan genetik etkilere ek olarak, malign neoplazma gelişimine yatkınlık ve Preneoplastik bozukluk adı verilen iyi bilinen klinik durumlar vardır. Bu tanım, kaçınılmaz olduğundan, talihsiz bir terimdir, fakat böyle durumlarda artım beklendiği halde, örneklerin çoğunda kanser gelişmez. Bu lezyonların kısa listesi aşağıda verilmiştir:

• Persistan rejeneratif hücre replikasyonu (kronik deri fistülü kenarı veya uzun süre iyileşmeyen deri yarasında yassı hücreli karsinom; karaciğer sirozunda hepatosellüler karsinom)

• Hiperplastik ve displastik proliferasyonlar (atipik endometrial hiperplazide endometrial karsinom; sigara içenlerin displastik bronş mukozasında bronş karsinornu)

• Kronik atrofik gastrit (pernisiyöz anemi veya uzun süren Helikobakter pylori enfeksiyonunda mide karsinornu)

• Kronik ülseratif kolit (uzun süren hastalıkta kolorektal karsinom sıklığında artı m)

• Ağız boşluğu, vulva ve peniste lökoplaki (yassı hücreli karsinom riskinde artım)

• Kolon villöz adenomu (kolorektal karsinoma dönüşüm riskinde yükseklik)

• Bu bölümde "Benign bir neoplazmada malign değişim riski nedir?" veya "Benign tümörler prekanseröz müdür?" gibi sorularla karşılaşacağız. Genel olarak cevap hayırdır, fakat kaçınılmaz olarak istisnalan vardır ve belki de en iyisi, her benign tümör tipinin yüksek riskle gerçekte risksiz arasında değişen belirli düzeyde risk taşıdığı söylenebilir. Örneğin kolon adenomu büyüdüğünde, vakaların %50' sinde malign değişime uğrayabilir; aksine uterus leiomyomunda malign değişim son derece nadirdir