Doku Nekrozu Paternleri

Doku Nekrozu Paternleri :

İskemi kalp kasındaki gibi, bir doku veya organda bir grup hücrenin nekrozu, dokunun veya bazen tüm organın ölümü ile sonuçlanabilir. Doku nekrozunun morfolojik olarak birbirinden farklı birkaç paterni vardır; bunlar, altta yatan nedene yönelik ipuçları sağlayabilirler. Bu paternleri tanımlamada kullanılan terimler altta yatan mekanizmaları yansıtmazlarsa da, yaygın olarak kullanılmakta ve ne anlama geldikleri hem patologlar hem de klinikçiler tarafından bilinmektedir.

Morfoloji

Koagülasyon nekrozu o alandaki hücrelerin öldüğü ancak, dokunun temel yapısının hiç değilse birkaç gün korunduğu bir nekroz tipidir. Etkilenen dokular sıkılaşır. Muhtemelen, zedelenme yalnızca yapısal proteinleri değil, enzimleri de denatüre ettiğinden, eozinofilik, çekirdeksiz hücreler günlerce veya haftalarca ortamda kalır. En sonunda, nekrotik hücreler, ortama gelen lökositlerin hücresel artıkları fagosite etmesi sürecinde ortadan kaldırılır ve lökositlerin lizozomal enzimlerinin etkisi ile sindirilir. Koagülasyon nekrozu, beyin dışında, tüm solid organlarda infarktüsün (iskemik nekroz alanları) karakteristiğidir.

Likefaksiyon nekrozu, fokal bakteriyel ve bazen mantara bağlı infeksiyonlarda görülür. Bu mikroplar, inflamatuar hücrelerin ortamda birikmesini uyarır ve lökositlerin enzimleri dokuyu sindirir (eritir, likeifiye eder).Tam olarak anlaşılamayan nedenlerle, merkez sinir sistemi içindeki hücrelerin hipoksik nedenlerle ölmesinde sıklıkla likefaksiyon nekrozu meydana gelir. Patogenezi nasıl olursa olsun, likefaksiyon tüm ölü hücreleri tamamen sindirerek dokuyu koyu, yapışkan bir sıvı kitlesine dönüştürür. Süreç, akut inflamasyon ile başlamışsa; materyal çoğu kez sarı-krem rengidir ve püy olarak adlandırılır (Bölüm 2).

Kangrenöz nekroz hücre ölümünün çok farklı bir tipi değilse de, bu terim klinik pratikte yaygın olarak kullanılmaktadır. B"uterim, daha çok bir ekstremite, özelliklede kanlanması kesilen, birden çok doku katmanında koagülasyon nekrozu oluşan alt ekstremiteler için kullanılır. Bakteriyel infeksiyon da eklendiğinde; koagülasyon nekrozu, bakterilerin ve ortama gelen lökositlerin eritici etkisiyle modifiye olur ("ıslak kangren" de denir).

Kazeifikasyon nekrozu (kazeöz nekroz) en sık olarak tüberküloz infeksiyon odaklarında görülür. Kazeöz (peynirsi) terimi, nekroz alanının kolayca parçalanan sarı-beyaz görünümü nedeniyledir. Mikroskobik incelemede nekrotik odak; parçalanmış, lizise uğramış, amorf, granüazler görünümlü bir hücre topluluğu olarak izlenir. Koagülasyon nekrozunun aksine, doku ayrıntıları tümüyle ortadan kalkmıştır ve hücre sınırları seçilemez. Kazeöz nekroz çoğu kez kendine özgü bir inflamatuar reaksiyon ile çevrilidir; bu görünüm granuloma olarak adlandırılan inflamasyon odağının karakteristiğidir (Bölüm 2).

Tıp dilinde yerleşmiş olan yağ nekrozu terimi, tipik olarak, aktifleşmiş pankreatik lipazların pankreas dokusuna ve periton boşluğuna dökülmesine bağlı yağ yıkımı odakları için kullanılır. Bu, akut pankreatit olarak bilinen çok ağır bir acil karın tablosunda görülür .Söz konusu hastalıkta, duktuslar ve asinüslerden sızan pankreas enzimleri peritondaki yağ hücrelerinin membranlarının eritirken, lipazlar da yağ hücrelerindeki triqliserid esterlerini parçalar. Serbest kalan yağ asitleri kalsiyumla birleşerek; çıplak gözle görülebilen, cerrah ve Şekil teologların lezyonları belirlemelerini sağlayan tebeşirimsin beyaz alanları (yağ sabunlaşması) oluşturur. Histolojik incelemede, nekroz odaklarında matamatuar reaksiyon ile çevrili nekrotik yağ hücrelerinin soluk olarak seçilen sınırları ve bazofildik kalsiyum çöküntüleri görülür.

Fibrinoid nekroz, çoğu kez kan damarlarını tutan imrenin reaksiyonlarda görülen özel bir nekroz biçimidir. Bu nekroz paterni antijen-antikor kompleksleri arter duvarlarında biriktiğinde belirgindir. Bu "iman karmaşık" birikimleri, damarlardan sızan fibrin ile birlikte H&E boyasında parlak pembe boyanan, patologlar tarafından "Fibrinoid" (fibrine benzer) olarak adlandırılan amorf bir görünüme neden olur. Bu tür nekrozun görüldüğü immünolojik kökenli hastalıklar Bölüm 5'te tanımlanmıştır. dışarıya ve sonuçta dolaşıma çıkması, kan veya serum örneklerini kullanarak dokuya özgü nekrozun saptanabilmesi için bir olanak sağlar.

Örnek olarak kalp kası, kreştin kinaz enziminin benzersiz bir izoformunu ve kontraktil bir protein olan troponini içerirken; karaciğer içi safra yolu epitelinde alkalin fosfataz enziminin sıcaklığa dirençli bir izoformu, hepatositIerde de transaminazlar bulunur. Bu dokulardaki geri dönüşsüz zedelenmeler ve hücre ölümleri söz konusu proteinlerin serum düzeylerinin artışına yansır. Bu nedenle, bu tür proteinlerin serum düzeylerinin ölçümü, söz konusu dokulardaki zedelenmenin klinik olarak değerlendirilmesinde kullanılır.

SENDE YORUM YAP!

Whatsapp