Diffüz İnterstisiyel Restriktif İnfiltratif Akciğer Hastalıkları

Diffüz İnterstisiyel Restriktif İnfiltratif Akciğer Hastalıkları :

Diffüz interstisiyel (restriktif: kısıtlayıcı) akciğer hastalıkları heterojen bir grup olup pulmoner bağ dokunun, diffüz ve genellikle kronik tutulumu ile karakterizedirler. Esas olarak da en perilerdeki alveol duvarlarının ince interstisyum u tutulur. Belirtildiği gibi pulmoner interstisyum endotel ve epitelin bazal membranı arı (bunlar alveol duvarının en ince kısımlarında birleşirler), kollajen fibrinler, elastik doku, fibroblastlar, birkaç mest hücresi ve arada mono nükleer hücrelerden oluşur. Bu gruptaki antitelerin birçoğunun sebebi ve patogenezin bilinmemektedir.

Bazılarının interstisiyel komponente ek olarak intraalveoler komponentice vardır. Farklı durumların histolojik özellikleri sıklıkla birbirine benzer ve çakışır. Sonuç olarak benzer klinik belirtiler, bulgular, radyolojik değişiklikler ve Patofizyoloji değişikliklerin varlığı bu farklı durumların aynı grup içerisinde değerlendirilmesini haklı kılar. Bir kısmından daha önce bahsedilen göğüs kafesi anomalileri de restriktif hastalığa yol açabilmekle birlikte burada parenkimal sebepler üzerinde durulacaktır. Restriktif akciğer hastalığının önemli bulgu ve belirtilerini morfolojik değişiklikler açıklayabilir. Bu bozuklukların en belirgin bulgusu kompliyansda (esneyebilme yeteneği) azalmadır (sertleşen akciğerlerin hava ile dolarak gerilmesi için daha fazla basınç gerekir). Bu durumda nefes almak için daha fazla çaba harcanması gerekir (dispne). Daha da ötesi alveol epiteli ve akciğer damar yapılarının zedelenmesi ventilasyon-perfüzyon oranında bozukluklara, bu da hipoksiye yol açar.

Göğüs grafiklerinde küçük nodüler infiltratlar, düzensiz çizgiler, ya da "buzlu cam gölgelenmeleri izlenir. Hastalık ilerledikçe hastalarda sıklıkla pulmoner hipertan iyon ve kor pulmonale ile birlikte giden solunum yetmezliği gelişir (Bölüm l). Diffüz infiltratif hastalıklar ya klinikopatolojik sendromlar olarak ya da karakteristik histolojilerine göre sınıflandırılırlar (Tablo 13-3). Eden ne olursa olsun diffüz infiltratif hastalıkların çoğunun son evresinde bal peteği akciğer görünümü oluşturabilen diffüz interstisiyel fibrozis görülür. Fibrozis gelişmiş olsa bile biyopsi materyallerinde yabancı cisim, granülomatöz iltihap gibi eğer kesin tanısal değilseler tanısal olasılıkları daraltan bulgular izlenebilir. Biyopsi materyalini değerlendiren patolog için tam kapsamlı sosyal ve mesleksel öykü bilgilerinin bulunması çok yararlı olur.

Patogenez

İnterstisiyel akciğer hastalığının tipi ya da spesifik sebebi ne olursa olsun en erken dönemde çoğu hastalıkta hastalığın en erken belirtisinin alveol it olduğu sanılmaktadır. Alveol it durumunda alveol duvarlarında ve boşluklarında inflamatuar ve immun efekt ör hücreler birikir. Hafif ve sınırlı zedelenmelerde normal akciğer yapısının yerine konduğu Rezolüsyon (iyileşme) gerçekleşir. Buna karşın, zedeleyici ajana sürekli maruz kalındığında zedelerler ve bağ dokuyu yıkıma uğratırlar. Alveoller makrofajlar fibroblast growth faktör, transforming growth faktör (TGF) ve trombosit kaynaklı büyüme faktörü gibi bir kısım fibrojenik faktörler salgılarlar.

Bunlar dafibroblastları zedelenmenin olduğu alana çeker ve aynı zamanda proliferasyonlarını uyarırlar. Böylece onarım sürecini işletmeye başlarlar. Son görüşlere göre alveol epitel hücreleri bu süreçte sadece pasif bir hedef değildir. Tip i pnömositlerin yıkımına sıklıkla tip II pnömosit proliferasyonu eşlik eder. Tip II pnömositler alveol ortamına daha fazla makrofaj çeken makrofaj kemotaktik protein 1 gibi kemotaktik faktörleri salgılarlar. Ayrıca TGF gibi diğer fibrojenik sitokinler ve trombosit kaynaklı büyüme faktörü salgılayarak fibrozis gelişimine katkıda bulunurlar. TGF-Banın indüklediği fibrozisi inhibe eden ilaçlar geliştirilmektedir

SENDE YORUM YAP!

Whatsapp