Çıbanlar İçin

Urlar Ve Çıbanlar İçin Merhem

Yarım avuç aksar tohumu, ikişer tutam ballıbaba yaprağı ve ısırgan otu tohumu, bir tutam binyaprak çiçeği reçineyle birlikte bir kaba konarak yarım saat süre ile kaynatılır.

Urlar Ve Çıbanlar İçin Merhem

Yarım avuç aksar tohumu, ikişer tutam ballıbaba yaprağı ve ısırgan otu tohumu, bir tutam binyaprak çiçeği reçineyle birlikte bir kaba konarak yarım saat süre ile kaynatılır.

Çıban ve urların içindeki irini akıtmasına yardımcı olan bir merhem tarifini sizlere sunuyoruz. Siğil, sivilce, çıban ve yara için dualar olduğu gibi doğanın çarelerine de burun kıvırmamak gerekir. Daha fazla büyümeden yara olup daha çok acı çekmenize neden olmadan bu durumdan kurtulmanızı sağlayacak olan merhemimiz böyle yapılıyor.

Yarım avuç aksar tohumu, ikişer tutam ballıbaba yaprağı ve ısırgan otu tohumu, bir tutam binyaprak çiçeği reçineyle birlikte bir kaba konarak yarım saat süre ile kaynatılır. Bu karışımların suları çekilinceye kadar pişirilir. Pişirilen karışım sıkılarak süzüldükten sonra elde edilen posa merhem kıvamına gelinceye kadar mantar unu ilâve edilerek zeytinyağı ile karıştırılır. Hazırlanan merhem badem yağı ile yumuşatıldıktan sonra bir kavanoza konarak serin bir yerde saklanır. Her zaman el altında bulunması gereken bu merhem, urlara ve çıbanlara yakı olarak sürülür.

Çıban Nedir? Neden Çıkar?

Çıban; vücudun herhangi bir yerinde oluşan irin birikimidir. Sıklıkla yüzeysel bölümlerde görülürse de iç organlarda da oluşabilir. Oluşumunda etken, stafilokok denen bakteri türüdür. Her ortamda sıklıkla bulunurlar. Ancak çıbana yol açmaları için koşullar gerekir, örneğin; bir kılın çıkış borucuğundan içeri giren mikrop, yakınındaki yağ bezine ulaşabilir, burada kişinin direnci de düşükse, üremeye başlar, sonunda dışarıdan kendini hafif bir kızartı ve yerel ateşle belli eden tipik iltihap görüntüsü oluşur. Zamanla, iltihap bölgesinde bulunan damarlara bol miktarda akyuvar toplanır, akyuvarların stafilokoklarla mücadeleleri genellikle her ikisinin de ölümüyle sonuçlanabilir ve bölgedeki bu iki organizmanın artıkları toplanmaya başlar. Zaman geçtikçe yağ bezlerindeki hücrelerde de parçalanma görülür, sağlam doku bu parçalanma bölgesinin çevresinde yalancı bir kese oluşturur.

Olaya müdahale edilmezse, serum, akyuvar vb sızıntısı bu kese içine hızla akmayı sürdürür. Kesenin büyüme yönü, oldukça daha yumuşak ve dirençsiz olan, derinin yüzeysel bölümüne doğru olur. Halk arasında “çıbanın baş vermesi” denen olay gelişir. Çıban ya kendiliğinden patlar ya da cerrahi bir müdahaleyle boşaltılır, antiseptik solüsyonlarla (eriyiklerle) temizlenir, gerekirse boşalma yerinin sağlam dokularca örülmesi önlenerek, irinin yeniden birikmesinin önüne geçilir. Bu amaçla, çıban kesesi içine dren adı verilen lastik borular ya da gazlı bez konur. Olay, başlangıçtaki iltihap aşamasında fark edilirse antibiyotik tedavisiyle çıbanın oluşumu önlenir. Bazı mikrop türleri iç organlarda da bu tür irin birikimlerine yol açabilir. Tedavi yöntemi çoğunlukla cerrahi girişimler gerektirir.

Çıbanı kaplamaya yetecek kadar Kara ağaç alın, üzerine biraz sıcak su ekleyin ve bir r $cun hazırlayın. Bir bez üzerine koyun ve bu bezi çiDan üzerine kapatın.

SENDE YORUM YAP!

Whatsapp