Zemzem Suyu

Zemzem suyu, Hz. Hâcer ile Hz. İsmail'in susuzluğunu gidermek için, daha Mekke ve Kabe yokken, ıssız çölde yüce Allah tarafından gönderilen Cebrail Aleyhis-Selâm'ın ayağıyla veya kanadıyla vurarak Kabe'nin yakınında yerden çıkardığı kutsal bir suyun adıdır.

Nitekim Peygamber Aleyhis-Selâm:
"Yüce Allah, İsmail'in annesine rahmet eylesin, eğer acele ederek, Zemzem suyunun etrafını havuz gibi çevirmeyip, kendi haline bıraksaydı; Zemzem suyu yeryüzünde akıp giden bir pınar olacaktı."1

* "Zemzem suyu ne niyetle içilirse,onun içindir."2
"Zemzem, Cebrail'in ayağıyla vurarak çıkardığı ve İsmail'in de içip kandığı mübarek bir sudur" buyurmuştur."3

Zemzem Suyunun Bazı Hastalıklara Şifâ Olduğu:
Zemzem suyu, kutsallığı ve içerisinde bazı madenî tuzların bulunması sebebiyle iyi niyetle ve şifâ vereceğine inanılarak içildiği zaman; mideyi, böbrekleri, bağırsakları temizler ve karaciğere faydalı olur; baş ağrısını, üzüntü ve kederi giderir, gözlerin görmeduyusunu kuvvetlendirir, kalbi güçlendirir, korkuyu teskin eder, içildiği veya banyo yapıldığı zaman sıtmanın hararetini söndürür ve daha bir çokfaydaları vardır."4

Nitekim Peygamber Aleyhis-Selâm: "Zemzem suyu hangi niyetle içilirse, onun içindir. Eğer şifâ niyetiyle içersen Allah şifâ verir.

Eğer susuzluğunu gidermek niyetiyle içersen, susuzluğunu giderir.

Eğer açlığı gidermek niyetiyle içersen doyurur.

O, Cebrail'in ayağını vurarak çıkardığı ve yüce Allah'ın İsmail'e içirdiği bir sudur."5

"Zemzem suyu ne niyetle içilirse, onun içindir.

Herkim bir hastalıktan dolayı şifa niyetiyle içerse, Allah ona şifa verir, açlığı sebebiyle içerse, Allah onu doyurur, yahut bir ihtiyacının giderilmesi niyetiyle içerse, Allah onun ihtiyacını giderir."6

"Yeryüzündeki suların en hayırlısı zemzem suyudur. Onda açlığı giderici ve hastalıklara şifa verici bir özellik vardır..."

"Zemzem, doyurucu bir gıda, hastalıklara şifâ verici bir ilaçtır" buyurmuştur."8

İbni Abbas Hz.'leri de zemzem suyu içerken: "Allahım! Senden faydalı ilim, bol rızık ve bütün hastalıklardan şifa isterim" diye duâ ederdi."9

Tıbb-ı Nebevî yazarlarından İbni Kayyim bu konuda şöyle demiştir:
"Bizzat kendim ve daha başkaları zemzem ile şifâ bulmayı tecrübe ettim ve şaşılacak tesirlerini gördüm.

Ben, çeşitli hastalıkların şifâsını zemzem'de aradım ve Allah'ın izni ile iyileştim.

Pek çok kimselerin günlerce, yarım aya yakın veya daha fazla müddetle sadece onunla gıdalandıklarını, hiç bir açlık hisset-mediklerini, insanlarla birlikte onlardan birisi gibi tavaf ettiklerini gördüm.

Onlardan birisi bana, tam kırk gün zemzem ile idare ettiğini, bu aradaeşi ile cinsî münasebette bulunabilecek, oruç tutup, defalarca tavaf edecek gücünün olduğunu söyledi."10

* Hulasazemzem; suların efendisi ve en şereflisidir. Kıymet bakımından en yücesi, gönüllerin en çok sevdiği, değer bakımından en yüksek olanı, insanlar katında ise en nefis ve kutsal olanıdır."10
Zemzem Suyu'nun Kimyasal Özellikleri:

Eriyici madenî tuz. milyonda 1620 mgrm.
Klor gurubu milyonda 234 mgrm.
Karbonat gurubu milyonda 365 mgrm.
Kükürt gurubu milyonda 190 mgrm.
Nitrat Yok Yok
Sülfat Yok Yok

Zemzem Suyu'nun Uzun Müddet Kokuşmadan Kalabilmesinin Hikmeti:
Zemzem suyu; kutsallığının yanında, bileşiminde diğer sularda bulunmayan bazı kimyevî maddelerin mevcut olması, özelliklede hafif tuzluluğu sebebiyle uzun müddet kokuşmadan bekleyebilmektedir.

İşte bu özelliğinden dolayı yolcular ve hacılar gittikleri yerlere veya memleketlerine rahatlıkla zemzem suyu götürebilmektedir."11

Zemzem Suyunun Mekke Dışına Götürülmesi:
Hişam b. Urve(r.a.)'nin rivayetine göre; Hz. Aişe, Zemzem suyundan gittiği yerlere kırbalarla götürür, hastaların üzerine döker, onlara içirir ve şöyle derdi:"Peygamber Aleyhis-Selâm da gittiği yerlere Zemzem suyundan götürürdü 12

* Câbir b. Abdullah (r.a.) ise şöyle demiştir: "Peygamber Aleyhis-Selâm Medine'ye hicretten sonra, fetihten önce, Mekke'de bulunan Süheyl İbni Amr'a bir mektup göndererek, kendisine acele olarak zemzem suyu gönderilmesini istemiş ve:

"Eğer mektubum sana gece gelirse, (bana zemzem göndermek için) sabahı bekleme ve eğer gündüz gelirse, akşamı bekleme!" buyurmuş, bunun üzerine Süheyl İbni Amr; iki büyük tulum ile gizlice zemzem Medine'ye göndermiştir."13

Zemzem Suyunun Açlığı Gidermesi, Sütü Çoğaltması ve Şişmanlatması: Peygamber Aleyhis-Selâm, zemzem suyundan söz ederken: "Eğer Hâcer, suyu kendi haline bıraksaydı, akıp giden bir pınar olacaktı" buyurmuş ve devamla: "Hâcer, zemzemden içiyor, içtikçe de İsmail'i emzirmek için sütü çoğalıyordu..." demiştir."14

Ümmü Eymen (r.a.) demiştir ki: Ben, Peygamber Aleyhis-Selâm'ın açlık ve susuzluktan şikâyet ettiğini hiç duymadım. Sabah olunca bir miktar zemzem suyundan içerdi, çoğu kez yemekgeti relim mi diye teklif ettiğimizde: "Hayır, ben tokum" derdi"15

Ebû Zerr (r.a.) ise müslüman oluşunu şöyle anlatır: Rasulullah'ın peygamberliğini işitince Mekke'ye geldim. Kaldığı yeri sordum, bunun üzerine Mekkeliler üzerime hücum edip beni dövdüler, elimi yüzümü kanlar içinde koydular, bayılıp yere düştüm, kalktığım zaman hemen zemzem suyuna gittim, hem üzerimdeki kanları temizledim, hem de içtim. Yemin ederim ki geceli gündüzlü tam otuz gün Kabe'de kaldım zemzem suyundan başka hiçbir yiyeceğim yoktu. Hatta şişmanladım, karnımın büküntüleri kıvrıldı, hiç açlık hissetmedim.

Nihayet bir gün Peygamber Aleyhis-Selâm, yanında Ebû Bekir olduğu halde Kabe'ye geldi, tavaf etti ve namaz kıldı, namazdan sonra selamlaştık, bu sırada Peygamber Aleyhis-Selâm bana: "Sen kimsin?" diye sordu, Ben: " Gıfar Oğullarındanım" dedim. "Ne zamandan beri buradasın?" diye sordu. Ben: "Geceli gündüzlü tam otuz gündenberi buradayım" dedim.

"O halde seni kim doyuruyor?" dedi. Ben:"Zemzem suyundan başka yiyeceğim yok, hatta şişmanladım, karnımın büküntüleri kıvrıldı, hiç açlık hissetmiyorum" dedim. Bunun üzerine Peygamber Aleyhis-Selâm: "Zemzem gerçekten mübarek bir sudur. O, hakikaten doyurucu bir yemek (hastalıklara şifâ verici bir ilaç)'tır" buyurdu."16

Câhiliyye Devrindeki Arapların Zemzem Hakkındaki Görüşleri:
Câhiliyye devrindeki müşrikAraplardahi, zemzem suyunun kutsallığına inanıyor ve ona "Doyurucu" diyorlardı. Çünkü zemzem suyu, susuz kimsenin susuzluğunu gideriyor, karnı aç olan kimseyi de içtiği zaman doyuruyordu. Hatta Peygamber Aleyhis-Selâm'ın dedesi Abdülmuttalib: "Zemzem suyu, doyurucu bir gıdadır" derdi."17

* Hz. Ali'nin kardeşi Akîl ise, müslüman olmadan öncesine ait şöyle bir hâdise anlatır:"Biz sabahleyin kalkıp yiyecek birşey bulamadığımız zaman, babamız Ebû Tâlib, bize: "Haydi zemzem kuyusuna gidiniz, zemzem içiniz!" derdi. Biz de zemzem kuyusuna gider, ondan içer ve onunla yetinirdik."18

Zemzemin İçilme Adabı:
Hz. Ebû Bekrin oğlu Abdurrahman şöyle demiştir:"Ben bir defasında İbni Abbâs'ın yanında oturuyordum. Bir kimse geldi. İbni Abbas ona: "Nereden geliyorsun?" diye sordu. O kimse: "Zemzem kuyusundan geliyo-rum'dedi.

İbni Abbas: "Zemzemden gereği gibi içtin mi?" diye tekrar sordu. Adamcağız: "Bu nasıl olur?" dedi. İbni Abbas: "Zemzem suyunu içmek istediğin zaman, kıbleye doğru dön, Allah'ın ismini an (besmele çek), içerken üç defa nefes al ve ondan kana kana iç! İçtikten sonra "el-Hamdülillâh" diyerek Allah'a hamdet, çünkü Peygamber Aleyhis-Selâm: "Bizimle münafıklar arasındaki fark, onlar zemzem suyundan kana kana içemezler" buyurdu, demiştir."19

* Yine İbni Abbas Hz.'leri: "Peygamber Aleyhis-Selâm, zemzem kuyusu yakınında bana uğradı da, zemzem istedi, ben de ona bir kova zemzem ilettim, ayakta olduğu halde ondan içti" demiştir."20

* Hz. Câbir (r.a.) ise şöyle der: "Peygamber Aleyhis-Selâm hac ederken zemzem suyunun yanına geldi, ondan içti ve başınadöktü. Sonradönüp Hacer-i Esved'i selamladı."21

İbni Abbas Hz.'leri de, misafirlerine zemzem suyu ikram ederdi."22