Zeytin Yaprağı Kanser

Zeytin Yaprağı Kanser :

- Asırlardır bütün yetiştiği coğrafyada zeytinin yaprağı da halk ilaçlarında dünyada kullanılmaktadır.1800 lü yıllarda malarya salgınlarına karşı kullanıldığı bilinmektedir.
- Zeytin yaprağı, Oleuropein(başlıca polifenolik antioksidan lardan biridir) ve daha birçok flavonoid (Rutin, Apigenin, Luteolin) ihtiva eder. Günümüzde yapılan araştırmalar sonucu zeytin yaprağından elde edilen ürünler sağlık sektöründe ve kozmetik sektöründe kullanılmaktadır. Zeytin yaprağı ile ilgili çalışmalar hala da devam etmektedir.
- Oleuropein‘in içeriğindeki elonoik asidin antibakteriyel, antifungal ve antiviral özellikleri laboratuvar koşullarında kanıtlanmıştır.Bu özelliğiyle doğal antibiyotik olduğu bilinmektedir.Vücudun bağışıklık sisteminde soğan ve sarımsak ile benzer etki göstermektedir.
- Zeytin yaprağı, halihazırda diyabette, hipertansiyonda,kardiyovasküler rahatsızlıklarda,gripte,üriner sistem rahatsızlıklarında,kronik halsizlikte,hastaların nekahat döneminde,kötü huylu kolesterolün düşürülmesinde,dejeneratif eklem rahatsızlıkları,bursit, sinuzit ,vücudun doğal bağışıklık sisteminin desteklenmesinde vs. kullanılan pek çok marka zeytin yaprağı içerikli bitkisel ilaç piyasada hazır preparatlar olarak satılmaktadır.İçeriklerinde genel olarak % 6-20 Oleuropein bulunmaktadır. Henüz bu konuda bir standardizasyon yoktur.
- Kozmetikte ise zeytin yaprağı ekstresi içeren ürünler antioksidan etkileriyle cilt bakımında kullanılmaktadır, antiaging kürlerinin hemen hepsinde yer alır.
- Ayrıca Aspergillus mantarları tarafından üretilen aflatoksinin engellenmesinde Oleuropein kullanımı ile ilgili araştırmalar da yapılmaktadır.
- Patojenlere karşı en önemli biyolojik silahlardan biri olan Oleuropeinin, antifungal etkisinden yola çıkılarak Bonn Üniversitesinde, henüz laboratuvar koşullarında Botrytis Fusarium Phytophtora üzerindeki etkileri ve geleceğin ticari anlamda önemli organik pestisitlerinden olup olamayacağı araştırılmaktadır.
- Oleuropein ,ayrıca zeytin gibi Oleacae familyasından olan Ligustrum obtusifolium yapraklarından da ekstrakte edilse de en hızlı,bol ve ucuz şekilde zeytin yaprağından elde edilmektedir. Hatta bir Yunan Tarımsal -Araştırma Enstitüsü tarafından 100 gr zeytin yaprağından 1 gr % 95- 98 saflıkta Oleuropein elde edilmiştir.
- Şu anda dünyada en önemli alıcısı Amerika‘dır, en önemli hammadde üreticilerinden biri de hemen her şeyde olduğu gibi Çin. Amerika ve Avrupa‘da firmalar zeytin yaprağı ilaçlarını, ağacın yetiştiği yöreyle birlikte arz etmeye başlamışlardır. Ağacın yetişmesinde kimyasal kullanılmadığı da ayrıca vurgulanmaktadır.
- Zeytin yaprağı ilaçları yalnız insan sağlığı için değil hayvan sağlığında da kullanılmaya başlamıştır.Evcil hayvanların hazır mamalarında ve bitkisel ilaçlarında hem doğal antibiyotik hem de antiparazitik etkisi sebebiyle yurt dışında kullanılmaktadır.
- Doğal bitkisel ilaçlara yoğun yönelim trendi ve kozmetik sanayisindeki büyük gelişmeye bakılarak, elimizdeki çok önemli bir hammaddenin ciddiyetle farkına varıp bu konuda çalışmalar yapmanın gereği ortadadır.
- Oleuropein zeytin yaprağından elde edilen zehirli olmayan güçlü bir antioksidant ve güçlü bir anti-antiogenic(tümörlerin damarlanmasını önleyen) ajandır. Oleuropein, insan tümörlerinde, kanser hücrelerinin gücünü yani, metastas yapmalarını, bölünmelerini önlemektedir. Yapılan çalışmalarda oleuropein‘in tek dozda kanser hücrelerinin üremesini, büyümesini ve sayıca artmasını engellediği görülmüştür.Aynı zamanda tümörlerin damarlanması ve hareketlerini de engellediği görülmüştür. Farelerde deneysel olarak geliştirilen tümörlerden sonra oleuropein ağız yoluyla verildiği zaman 9-12 gün içinde kanser hücreleri tamamen gerilemekte olduğu ve gerileyen bu hücrelerin ufalanarak ayrıldığı ve ondan sonra da yok olmaya başladığı ve hiç birininde yeniden toparlanıp tümörleşmeye devam etmediği tespit edilmiştir.
- Zeytin yağının bolca tüketildiği akdeniz ülkelerinde yapılan araştırmalar göstermiştirki, bu ülkelerdeki ölüm oranlarında önemli bir azalma gözlenmiştir. Bu azalma başlıca kalp ve damar hastalıkları ile kanser hastalarında olmuştur. Bunun nedeni bu ülkelerde uygulanan akdeniz dieti ile bağlantılıdır. Bu diet zengin meyve ve sebze, tahıl, buğday ve zeytin ürünlerinden oluşmaktadır.

SENDE YORUM YAP!

Whatsapp