Taze Sarımsak Ve Faydaları

Taze Sarımsak ve Faydaları

Evet, sarımsağın vücut kokusunu arttırdığı doğru ve ağız kokusunu önlemek için sarımsak yedikten sonra dişleri fırçalamak gerekiyor olabilir, ancak faydaları saymakla bitmeyen bir gıdadan bu nedenlerle tamamen vazgeçmek pek doğru değil. Sarımsağın faydaları son yıllarda araştırmalarla doğrulanmış olsa da, herhangi bir bilimsel araştırma sonucu bulunmadığı zamanlardan beri, hatta binlerce yıldır farklı kültürlerde çeşitli sağlık sorunlarının tedavisinde kullanılmaktadır. Sarımsağın faydaları arasında ilk akla gelenler, kötü kolesterolü düşürmesi, kalp sağlığını koruması ve tansiyonu dengelemesi olabilir ancak içerdiği mineraller ve diğer bileşikler ile daha pek çok faydası bulunmaktadır. Tüm bu faydalarına rağmen kokusu nedeniyle sarımsak yemekten çekiniyorsanız kokusuz sarımsak tozu veya sarımsak tableti kullanabilirsiniz.

Sarımsağın Besin Değeri

4-5 diş sarımsak (yaklaşık 18 gr);
  • Günlük manganez ihtiyacının %15’ini
  • B6 vitamini ihtiyacının %11’ini
  • C vitamini ihtiyacının %9.3’ünü
  • Selenyum ihtiyacının %3.6’sını
  • Kalsiyum ihtiyacının 3.2’sini
  • Fosfor ihtiyacının %2.7’sini
  • B1 vitamini ihtiyacının 2.6’sını
  • Bakır ihtiyacının %2.5’ini karşılar.

Sarımsağın Sağlığa Faydaları Nelerdir?

Kalp ve Damar Sağlığı: Sarımsağın kalp ve damar sağlığına etkisi üzerine yapılan çalışmaların büyük çoğunluğunda sarımsak doğal şeklinde değil toz, yağ ya da özüt formunda kullanılmıştır. Fakat bu, normal sarımsağın kalp ve damarlar için faydalı olmadığı anlamına gelmez. Tüm bu çalışmalardan çıkan ortak sonuç sarımsağın trigliserid ve total kolesterolü düşürdüğü (%7-%8 kadar) yönündedir.

Özellikle, damarların enflamatuar ve oksidatif stresten korunmasında oldukça etkilidir. Oksidatif stres bir hastalık değildir, vücuttaki antioksidanların sayısının, çeşitli hastalıklara yol açan veya gelişimine katkıda bulunan serbest radikallerin sayısından az olması durumudur. Oksidatif stres arttığında damar çeperlerinde plak birikimi oluşabilir veya var olan plakların hacmi büyüyebilir. İşte bu noktada, sarımsakta bulunan sülfür, oksidatif stresi azaltır, serbest radikallerin tahrip edici etkilerine karşı damarları korur.

Sarımsağın kalp ve damarlar için önemli olmasının bir diğer nedeni de pıhtılaşmayı önleyen “alojene” içermesidir. Alojene, kanda bulunan bazı hücrelerin (trombositler) yapışkan hale gelmesini önler ve damar içinde topaklanma riskini düşürür.

Son olarak sarımsakta bol miktarda bulunan B6 vitamini damalara zarar veren homosistein seviyesini düşürür.

Tansiyon: Sarımsağa kokusunu veren “alliin” adlı bileşen, damarların daralmasına ve dolayısıyla kan basıncının yükselmesine neden olan “anjyotensin 2” adlı peptid hormonunu baskılar. Ayrıca kan inceltici özelliği ile kan dolaşımını kolaylaştırarak tansiyonun normal seviyelerde kalmasına yardımcı olur. Tansiyonu düşürmek veya yükselmesini önlemek için sarımsak tüketirken dikkat edilmesi gereken 2 ana nokta var; ilki kanamanız varsa (adet dönemi gibi) veya olacaksa (ameliyat gibi) sarımsak tüketmemelisiniz. İkincisi ise kan basıncınız zaten düşükse sarımsak bunu daha da düşürerek sizi halsiz bırakabilir hatta bayılmanıza neden olabilir. Hipertansiyon tedavisi için düzenli ilaç kullanıyorsanız sarımsak takviyesi kullanmaya başlamadan önce doktorunuza danışmalısınız.

Anti Bakteriyel: Sarımsağın faydaları arasında sayılan “anti bakteriyel ve antiviral” özellikleri, bitkinin sadece gıda olarak değil tedavi amaçlı olarak da bu kadar yaygın olarak kullanılmasını sağlamaktadır. Sarımsak, bakteri ve virüslerin neden olduğu hastalıkların iyileşme sürecini hızlandırır. Hatta bazı araştırmalarda, antibiyotiğe dirençli bazı bakteriyel enfeksiyonların sarımsak tozu kullanılarak tedavi edilebileceği sonucu elde edilmiştir. Sarımsak tek başına bakterilerden kurtulmamızı sağlamasa bile vücudun bakterilere verdiği tepkiyi güçlendirir ve korunma mekanizmasına destek olabilir.

Kanser: Çeşitli araştırmalarda, düzenli olarak çiğ veya az pişmiş sarımsak tüketmenin kolon ve mide kanseri başta olmak üzere çeşitli kanser türlerine yakalanma riskini önemli oranda azalttığı belirlenmiştir. Sarımsağın kanser hücresi oluşumu üzerine etkisi alanında yapılan 7 farklı çalışmayı inceleyen araştırmacılar, sarımsağın kolorektal kanser riskini %30’a kadar azalttığının altını çizmektedir.

ABD’de 41.000 kadınla yapılan “Iowa Eyaleti Kadın Sağlığı Çalışması”na göre düzenli olarak sarımsak, meyve ve sebze tüketen kadınlarda kolon kanseri görülme ihtimali tüketmeyenlere göre %35 daha az.

Nezle: Nezlenin yaygın olduğu kış aylarında sarımsak tüketerek bağışıklık sisteminizi güçlendirebilir ve üst solunum yolunu etkileyen bulaşıcı hastalıklara karşı vücudun direncini arttırabilirsiniz. Ayrıca nezle olduğunuzda sarımsak yiyerek ilişme sürecini hızlandırabilirsiniz.

Demir: Sarımsağın faydaları alanında yapılan bazı yeni çalışmalar, sarımsağın demirin vücut tarafından metabolize edilmesine yardımcı olduğu yönünde sonuçlara sahip. Hücrelerde bulunan demirin, hücreden ayrılıp tekrar dolaşıma dönmesi için köprü işlevi gören “ferroportin” adlı protein miktarı düzenli sarımsak tüketilerek arttırılabilir.

Sarımsağın Diğer Faydaları

Selenyum bakımından zengindir
Bağırsak parazitlerini temizler
Harici kullanımda mantar tedavisine yardımcı olur
Antioksidandır
İyi kolesterolü yükseltir
Kalp krizi riskini azaltır
Kulak iltihaplanmasına iyi gelir
Boğaz kaşıntısını alır
Kilo kontrolüne yardımcı olur
Vitamin ve mineral bakımından zengindir
Mide gazına iyi gelir
Sindirime yardımcı olur
Cilt yaralarında kullanılır

Sarımsak Nasıl Tüketilmeli?
Beslenme uzmanları, sarımsağın faydalarından yararlanmak için çiğ olarak tüketilmesini öneriyor. Ancak çiğ sarımsak yemeyi sevmiyorsanız, yaptığınız yemeği ocaktan almadan hemen önce (3-4 dakika) birkaç tane dilimlenmiş sarımsak atabilirsiniz. Sarımsağı 5-10 dakika pişirirseniz sağlığa faydalı sülfür içeriğinin etkisi azalır. Zeytinyağına sarımsak atarsanız bu karışımı uzun süre oda (2-3 gün) sıcaklığında bekletmeyin. Çünkü kavrulmuş veya çiğ olsun, sarımsak zeytinyağı içinde uzun süre beklerse gıda zehirlenmesi için uygun bir ortam yaratabilir.

Fazla Sarımsak Zararlı mı?

Sarımsak alerjisi az görülür ve sarımsak genel olarak “güvenli” kabul edilen besinler listesinde yer almaktadır. Ancak günde 3-5 gramdan fazla sarımsak yemek vücut ve nefes kokusunu arttırabilir. Sarımsak yedikten sonra oluşan ağız kokusunu azaltmak için (diş fırçalayacak vaktiniz yoksa) bir kaç tane maydanoz yaprağı çiğneyebilirsiniz. Ayrıca sarımsak yemeden önce bir miktar süt içmenin daha sonra ağızdan gelen kokuyu hafiflettiği söyleniyor. Vücut kokusu içinse deodorant ve parfüm kullanmaktan başka yapılacak pek bir şey yok. Çünkü sarımsağın kokuya neden olan bileşenlerinin bir şekilde terle birlikte vücuttan atılması gerekiyor.

Sarımsağı hazırlarken ellerinize ve kesme tahtasına ve bıçağa sinen koku içinse limon dilimleri kullanabilirsiniz. Kokuya tamamen engel olmak istiyorsanız, çiğ sarımsak yerine kokusuz sarımsak tableti veya sarımsak tozunu deneyebilirsiniz.

Son olarak; kan inceltici ilaç, tansiyon ilacı veya kolesterol ilacı kullananların sarımsak takviyesi kullanmaya başlamadan önce doktora danışmaları önerilir. Ayrıca fazla sarımsak yemek mide bulantısı ve mide yanmasına yol açabilir.

SENDE YORUM YAP!

Whatsapp