Şarap Sirkesi Nedir

ŞARAP SİRKESİ NEDİR


Açıkça görüldüğü gibi şarap sirkesi kırmızı, beyaz veya pembe şaraptan yapılır. Bazı şarap sirkeleri de şarap yapmak için kullanılan üzümleri ikinci defa şarap sirkeleri, beyazı daha hafif bitkiler ve baharatlar ve kırmızısı daha ağır lezzetler için, evde lezzet oluşturmak için kullanılırlar. Kalite her şeyden önemlidir. Jenifer Harvey Lang Tasting; Lezzetler, (Crovvn 1986) kitabında Fransa, İtalya, Yunanistan ve Birleşik Devletler'den olanlar dahil yirmi sekizden çok kırmızı üzüm sirkesini uygun buluyor ve sadece yedisini kabul edilemez görüyor. Asit oranı % 5-7'dir. Makul olanların fiyatı, ucuzdan pahalıya kadar değişkendir.
 
 Kalitesinden emin olmanın tek yolu, bölgenizde bulunan şarap sirkelerini karşıla.rmak ve hoşlandıklarınızı not etmektir. En iyileri genelde yavaş veya Orleans işlemiyle yapılanlardır ancak bu etikette pek belirtilmez.Yemek pişirirken kırmızı üzüm şarabının zengin derinliği en güzel, koyu et ve deniz ürünleri ile gider ve rengin sorun olmadığı salata soslarında da iyidir. Beyaz sirkenin daha hafif, daha yumuşak tadı berrak bir sirkenin daha iyi uyduğu balık ve hafif etlerle, deniz ürünleri, çoğu salata sosları ve tereyağı soslarıyla mükemmeldir.

ŞARAPTAN SİRKE OLURMU?

Ya Rabbi, sirkeye bereket ver. Sirke, ne güzel nimettir. Benden önceki enbiyanın katığı da sirke idi. Sirke olan evin, başka katığa ihtiyacı yoktur.

ŞARAPTAN SİRKE OLURMU?

Resulullah (S.A.V) Efendimiz, Mekke'nin fethinde amcası Ebu Talib'in kızı Hz. Ümmehani'nin evine varmıştı. Ona "Yanınızda yiyecek bir şey var mı?" diye sordu. Hz. Ümmehani "Hayır! Yalnız, kurumuş ekmek kırıntıları ve sirke var! Fakat, bunları, sana sunmaya haya ederim!" dedi. Peygamber Efendimiz (S.A.V) "Onları, getir. Suyun içine ufala. Tuz da, getir!" buyurdu. Sirkeyi, onun üzerine döküp yedikten sonra Yüce Allah'a şükretti. "Ey Ümmehani! Sirke, ne güzel katıktır! Sirkesi bulunan bir ev, katıktan mahrum sayılmaz!" buyurdu .

Bu harika ürünün binlerce yıldır kullanıldığı bilinmektedir.Babilliler, Mısırlılar, Romalılar sirke kullanıyorlardı. Hipokrat, sirkeyi ilaç olarak kullanırdı. Anibal Alpleri aşmak için kayaları sirkeyle parçalardı. Amerikan iç savaşlarında 'İskorpit' hastalığı ve Birinci Dünya Savaşı'nda ise yaraları iyileştirmek için kullanılırdı.

Sirke üretiminde yaygın olarak kullanılan Acetobacter spp. (Acetobacter acetogenum, Acetobacter curum vb.) türlerinin yanında, Gluconobacter türleri de kullanılabilir. Sonuçta başlangıçta kullanılan meyve ve kullanılan bakteriye göre değişik aroma ve lezzetlerde sirke oluşur. Sirkeleşme bir fermantasyon olayıdır. Sirke enzimleri yardımı ile oksijenli bir ortamda başlayan kimyasal olay neticede asetik asitin oluşmasını sağlar.

Sirke'nin "sirke" olarak nitelendirilebilmesi için içerdiği asetik asit miktarının en az % 4 olması gerekmektedir.

İSLAM FIKHINDA SİRKENİN DURUMU NEDİR?

İslam hukukunda sirke üzerinde oldukça kapsamlı tartışmalar yapılmıştır. Şıra ve meyve sularından oksijenli ortamda sirke enzimleri ile elde edilen sirkenin helalliği üzerinde bütün fakihler ittifak etmişlerdir. Şaraptan sirkeleşmede ise farklı görüşler oluşmuştur. Şarabın kendiliğinden sirkeleşmesi, sirkeleşmesi için gölgeden güneşe aktarılması, içerisine tuz, sirke, sıcak ekmek, soğan gibi yabancı madde atılması ya da yakınında ekşiyinceye kadar ateş yakılması sonucunda elde edilen sirke için fıkıh alimleri farklı görüşler ortaya koymuşlardır.

Şaraptan her halükarda elde edilen sirkeye helal diyenler, Peygamberimiz(sav) in “Sirke ekmeğin bandırıldığı ne güzel katıktır….”(1), “Hangi deri tabaklanırsa o temizlendi demektir.”(2), “Tabaklamak, meyte derisini sirke olmuş şarabın helal olması gibi helal kılar”(3), “En iyi sirkeniz şarabınızın sirkesidir”(4) hadisleri delil olarak ileri sürmüşlerdir. Ancak Darekutninin Ümmü Selemeden rivayet ettiği(3) numaralı hadisin senedinde zayıflık olduğu belirtilmiştir. Beyhakinin Cabirden rivayet ettiği (4) numaralı hadis için: Bu hadis Mugire b. Ziyad yalnız rivayet etmiştir. Mugire pek kuvvetli bir ravi değildir, denmiştir. Ayrıca Ebu Hanife Hz.leri ve aynı görüşte olan alimler, şaraptan elde edilecek sirkenin helal olabilmesi için sirkeleşmenin tam olması, şaraptan gelen acılığın tamamen giderilmesi gerektiğini, kısmen bir acılık kalması halinde yine helal olmayacağını belitmişlerdir.

Şaraptan dönüştürülen sirkenin helal olmayacağını ifade eden fıkıh alimleri ise “Peygamber(sav) bir adamın kendisine hediye ettiği bir tulum şarabın dökülmesini emretmiştir”(5), “Şarabı haram kılan ayetler geldikten sonra iki yetime ait miras kalmış şarap için vasilerinin onu sirke yapayım mı? diye sorması üzerine Peygamberimiz(sav) “o şarabı dök” şekline cevap vermiştir”(6). (5) numaralı hadisi İmam Malik, Ahmed, Müslim ve Nesei rivayet etmişlerdir. (6) numaralı hadisi Müslim ve Ebu Davud rivayet etmişlerdir.

Şaraptan sirke yapmanın caiz olmadığı tezini savunanlar Maide suresinin 90. ıncı ayetine atıfta bulunarak, “İçine birşeyler katarak şarabın sirkeye dönüştürülmesi helal değildir ve bu durumda tahir de olmaz. Çünkü bundan uzak durmamız emrolunmuştur. Onu sirkeye dönüştürmek ise , onu mal edinmek maksadı ile şaraba yakınlaşmak demektir. Bu ise ondan uzak durmak emrine aykırıdır. Diğer taraftan şarabın içerisine bırakılan bir şey, şarap ile bir arada bulunmakla o da necis olur. Dolayısı ile o şarabın sirkeye dönüşmesinden sonra da onu necis kılar.”demektedirler.

Günümüz alimlerinden Yusuf el Kardavi Fetvalar kitabında şaraptan elde edilen sirkeye cevaz verirken yaptığı irdelemede (6) numaralı hadisi zikrettikten sonra yaptığı tevil çok calib-i dikkattir. “Şarabın haram kılındığı ayetler nazil olduğunda sahabenin hanelerinde şarap tulumları vardı. Ayetin hükmünü kuvvetlendirmek ve bu şarapların yokedilmesini çabuklaştırmak için taviz vermemesi gerekiyordu.”diyor.

Allah aşkına bu günkü halimiz o günün Medinesinden çok mu farklı acaba? Ülkemizde 2006 yılında üretilen alkollü içki miktarı tamı tamına bir milyar litredir. Bu içkileri üretenler de, tüketenler de Müslüman kimliğini taşıyor gözüküyorlar.

Dinde yozlaşmanın, dinde zayıflamanın hızla yaşandığı bir ortamda Müslümanın din emniyetini koruma maslahatını öne almak gerekmezmi?. Üreticileri hizaya getirebilmek için Müslüman tüketicileri sorgulama ve icabında boykot etme silahını kullanmasına teşvik etmek gerekmez mi? Geleneklerimize ve helal şartlara uygun sirke yapanla işi gücü şarap üretme olan şarapçının şaraptan sirke yapmasını ayıracak ve Müslüman tüketiciyi daha iyiye yönlendirecek fetvalara ağırlık verilmesi gerektiğini düşünüyoruz.

Elma sirkesi evde nasıl hazırlanır, nerede kullanılır?

Sirke yapımı için en uygun elma türü şeker oranı yüksek kış elmalarıdır. Değişik çeşitlerin bir araya getirilerek kullanılması da sirkeye ayrı bir lezzet katar. Sirke yapımında kaçınılması gereken elma türleriyse ham ve ekşi olanlardır. Sirke yapımında dikkat edilecek en önemli konuysa hijyendir.

Elmalar yıkandıktan sonra, kullanılacak malzeme ve kavanozlar sıcak suyla iyice yıkanmalıdır. Elmalar küçük parçalara ayrıldıktan sonra preslenerek veya katı meyve sıkacağından geçirilerek suları çıkarılır. Meyve suyundaki şeker fermantasyona uğrayarak önce alkole, sonra ise asetik bakterilerinin yaptığı fermantasyonla asetik asite, yani sirkeye dönüşür.

Sirke yapımında iki faktör çok önemlidir; bakterilerin verimli çalışmasını sağlayacak sıcaklık ve oksijen (havalanma). Havayla teması arttırmak için mümkün olduğunca geniş ağızlı ve sığ bir kavanoz seçilir. Meyve suyu, üstte boşluk kalacak şekilde kavanoza doldurulduktan sonra, meyve sineğinin geçemeyeceği, fakat havalanmanın sağlanabileceği temiz bir bez/tülbentle kavanozun ağzı kapatılır. Günde bir kez karıştırarak havalanmayı sağlamak sirkeleşmeyi hızlandırır. Sirkeleşme için ılık ( 15-25 C ) bir ortam tercih edilir ve kavanozlar güneş ışığından uzak, loş bir yerde saklanır. Kullanılacak kaplar cam veya ahşap olmalıdır, metal kap tavsiye edilmez. Yapım sırasında sirkeleşmeyi hızlandırmak için daha önce yapılan doğal elma sirkesi katılabilir.

Sirke, seçilen elma türü ve koşullara göre üç- altı hafta içinde oluşur. Sirke kokusu alınmaya başlandığından itibaren, her gün tadarak istenilen tat ve asit derecesi (yüzde 4-8 asit oranı) elde edilene kadar işleme devam edilir. Elde edilen sirke fermantasyonun devamını engellemek için birkaç kat tülbentten, kahve filtresi vb. filtrelerden veya süzme yoğurt kesesinden geçirilerek iyice süzülür. Böylece meyve kalıntılarından arındırılır. Hava almasına olanak vermeyen ince uzun şişelere, tam dolacak şekilde aktarıldıktan sonra serin, loş, güneş ışığı almayan bir yerde saklanır.

Ne kadar süzersek süzelim, ev koşullarında doğal elma sirkelerinde fermantasyon tam olarak durdurulamaz; şişede, şifai özelliklerinin göstergesi olan yumuşak kaygan yapısıyla deniz anasını andıran düz bir tabaka oluşur. Bu tabaka bakterilerin atıklarından oluşur ve sirke kullanılacağı zaman atılır. Doğal sirkeler rafine olanlara göre daha bulanıktır. Fakat pastörize veya damıtılarak üretilen rafine elma sirkeleri, yüksek sıcaklıklardan ötürü, ona şifai özellikleri kazandıran enzimler, mineral maddeler, vitaminler, pektin, malik ve tartarik asitler açısından fakirleşir, bir kısmını tamamen yitirir.

Kullanıldığı yerler

Hazırladığımız sirkeleri salatalarda, çorbalarda vs. aroma vermek amacıyla kullanabiliriz.

Şifa amaçlı kullanmak için; bir bardak suya 1-2 tatlı kaşığı elma sirkesi ve 1-2 tatlı kaşığı bal katarak, günde 3 kez, mümkünse yemeklerden önce (fazla kilo problemi için de etkili olan elma sirkesi bu amaçla kullanılacaksa mutlaka yemeklerden önce alınmalıdır) kullanılır.

Elma sirkesi koruyucu sağlık amacıyla, sürekli olarak günde enaz bir kez sabahları açken alınmalıdır. İyileştirici özellikleri

Besinlerin verimli kullanımını, metabolizmanın sağlıklı işleyişini, vücudun asit alkali dengesini korumasını sağlar. Kalsiyumun daha verimli kullanımını sağlayıp, bir yandan kemiklerin yeniden gerekli kalsiyumu almasını desteklerken, bir yandan da eklemlerdeki kalsiyum birikimini kırar. Uzun süreli kullanımı eklem ve kemiklerdeki sertlik ve sıkıntılara son verir.

Sodyumun etkisini yansızlaştırarak yüksek tansiyondan korur. Kolesterolü düşürür. İçerdiği doğal asitler ve enzimler kanın daha sağlıklı ve ince akmasını sağlar. Başta damarlar, karaciğer, böbrekler olmak üzere vücudu detoksifiye eder, yağlı-mukus kalıntıları parçalar. İçerdiği yoğun potasyum sayesinde hücre büyümesini destekler. Soğuk algınlıklarında, boğaz enfeksiyonlarında, bronşitte içilebilir ya da buhusu yapılır. İdrar yolları enfeksiyonlarında, sindirim bozukluklarında, kramplarda, yaban arısı sokmasında, saçta kepekte, uyku bozukluklarında, kulak çınlamasında da kullanılır.

Gelelim, yazımızın başında doğal şifa kaynağı olarak nitelendirdiğimiz sirkenin bazı yararlarına:

Sebze ve meyveler, mikroplarından temizlemek için, sirkeli su ile yıkanır. Boğaz ağrılarında, sirkeyle gargara yapılır. Yorgunluk ve uykusuzluk için yatmadan önce sirkeli su içilir. Su ile kaynatılıp buharına durulursa baş ağrısı, astım ve cilt lekelerine faydalıdır. Kaşıntılara ve cilt çatlaklarına sirke sürülür. Sirkeli bez, mide üzerine konursa, bulantı ve kusmayı önler. Sirkeli bez varislere de faydalıdır. Sirke orta dereceli yanıklarda da kullanılır.

Nasırların ve sertliklerin üzerine sirkeyle ıslatılmış ekmek konulur. Güneş yanığına sürülürse faydalıdır. Kepekli ve mat saçlar için durulama suyuna sirke ilave edilir. Cildi yumuşatmak, parlatmak için banyo suyuna bir miktar sirke katılır. Siğillere, sirke döküp üzerine kabartma tozu serpilir ve 15 dakika sonra toz silkelenir. Bal karıştırılmış sirkeli su her gün içilirse, düzenli kilo verilebilir. Sirke, ateş düşürücü, vücuda sakinlik ve ferahlık verici en zararsız maddedir. Ferahlatıcı kokusu sayesinde, baygınlıklarda hastayı uyandırıcı tesire sahiptir. Kanı sulandırır.

Safrayı keserek, safra akıntısını düzenler. Kanamaları kısa zamanda kestiği bazı kaynaklarda belirtilmektedir. Hıçkırıkların giderilmesine yardım eder. (Sirke suyuna batırılmış bir parça şeker, yavaş yavaş emilir.) Sirke ile yapılacak gargara diş etlerini ve dişleri sağlığa kavuşturur. Sinemekiyle kaynatılıp içildiği takdirde, kabızlığa iyi geldiği kaynaklarda geçmektedir. Lavabo banyo gibi sert zeminler sirkeyle silinir. Patatesin pişirme suyuna bir kaşık sirke koyun. Hem rengi sapsarı kalır, hem daha lezzetli olur.

Balzamik Sirke

Balsemik sirke(Balsamic Vinegar): Genellikle İtalyan mutfağında kullanılan geleneksel yoğun çeşnilendirilmiş bir sirke türüdür. Zeytinyağı ile kombine edilerek salata sosu olarak da çok sık kullanılır. İtalyanın kuzeyinde bulunan Modena şehrinde başlatılmış geleneksel bir üründür. İtalyan hükümeti tarafından ismi koruma altına alınmıştır. Normal sirkeden farklı olarak renk ve kıvam bakımından koyu ve tatlımsı tadda olup fiyatı çok pahallıdır.

Beyaz üzümlerin konsantre edilmiş şırasından üretilir ki, hacmı takriben %50 azalacak şekilde kaynatılır ve alkol oluşturan fermentasyon meydana gelir. Bu, daha sonra bir defa daha fermente edilerek balsamik sirke elde edilir. İşlem, çeşnilerin konsantre olabilmesi için yavaş bir proseste gerçekleştirilir. Her yıl faklı ağaçtan yapılmış fıçılarda (toplam 3-25 yıl) bekletilen sirkede çeşitli tadlar yoğunlaşır.

SENDE YORUM YAP!

Whatsapp