Aloe Vera Yağının Cilde Faydaları

Aloe Vera Yağının Cilde Faydaları :

Aloe Vera Yağı Sarısabır Bitkisinden üretilmektedir.Bu bitki Daha çok sıcak bölgelerde yetişen, yaprakları oldukça yüksek bir sapın tepesinde rozet biçiminde toplanmış bulunan bir süs bitkisi ve bu bitkinin etli ve kalın yapraklarından çıkarılan, kırmızımtırak esmer renkli, hekimlikte ve boyacılıkta kullanılan bir maddedir.

Aloe Vera; Sarısabır, Öd Ağacı ve Azvay olarak da bilinir. A, C, E ve B grubu vitaminleri ile Selenyum, Demir, Mangan, Magnezyum, Kalsiyum, Çinko, Bakır, Fosfor, Potasyum gibi mineraller içerir.

Aloe Veranın Faydaları: Aloe Vera besin değeri yüksek bir bitkidir. Vücudu kuvvetlendirir. Sindirimi kolaylaştırır. Safra söktürür.

Müshil etkisi gösterir ve kabızlığı giderir. Mide rahatsızlıklarına karşı faydalıdır. Yanık ağrılarını azaltır. Deri iltihabı, güneş yanıkları, egzama ve böcek sokmalarında faydalıdır.

Cilt bakımı için de kullanılan Aloe vera, yıpranmış ciltleri nemlendirir ve onarır.

Aloe Vera nasıl kullanılır? Sarısabır sirke ile karıştırılarak saç dipleri ovulursa saç dökülmesini azaltır.

İskender'e ülkeler fethettiren bitki tartışması popüler bilim dergisinin son sayına konu oldu. İşte derginin hazırladığı dosya ile, efsaneden gerçeğe Aloe Vera…

Aloe Vera, şifalı özellikleri çok eskiden beri bilinen bitkilerin en önemlilerinden biridir. İbni Sina‘nın “El Kanun Fi‘t Tıp” adlı kitabında adı geçen bu bitkiyi, Christoph Colomb, vazgeçilmez dört besin maddesinden biri olarak tanımlar.

Mahatma Gandi ise uzun süren oruç dönemlerinde Aloe Vera'dan çok yararlandığını belirtir. Eski papirüslerde Mısır kraliçesi Nefertiti ve Kleopatra‘nın da sağlık ve güzelliklerini bu bitkiye borçlu oldukları anlatılır.

500‘den fazla türü olan Afrika kökenli Aloe Vera, ülkemizde “Sarısabır” adıyla bilinir. Görünüş olarak kaktüse benzese de zambakgiller familyasına mensuptur, dolayısıyla bizim soğan ve sarımsağımızla akrabadır.

Ancak, Akdeniz ve Ege bölgelerinde bazı türleri yetişse de “Barbadensis” adındaki en faydalı türü ülkemizde bulunmaz. Acı bir tadı olduğu için sevilmeyen bu bitki, Boccacio‘nun Decameron‘undaki bazı gülünç öykülerde, “Şekere bulansa bile yutulması imkansız” özelliğiyle rol almıştır.

Aloe Vera ya da Sarısabır‘ın, 75 besleyici madde, 20 mineral, 18 amino asit ve 12 vitamin içerdiği bilinmektedir. Birçok bitkinin aksine, kabuğunun besleyici özelliği yoktur. Yararlı maddeler yaprağın içindeki dokulardan elde edilen jelde toplanmıştır. Bu jel glükomennan ya da pektik asit gibi korbonhidrat polimerler ihtiva eder.

Aloe Vera jeli açık havada kaldığı takdirde kısa sürede okside olarak yararlı özelliklerini yitirir. Bu nedenle, saklanarak geniş bir kullanıma kavuşması uzun zaman mümkün olmamıştır. Ancak 1968 yılında Teksas‘lı bir eczacının bulduğu formül sayesinde bu mahzur giderilmiş ve o zamandan bugüne bu ürün sınai bir hammadde konumuna gelmiştir.

Günümüzde, ABD, Meksika, Doğu Afrika ve Japonya'da on binlerce dönüm alanda, Aloe Vera üretimi yapılmaktadır.

Aloe Vera yaprağının dış kısmının, tıbbi olarak kabızlığı önleyici özelliği bilinmektedir. Yapraktan elde edilen usare ise genellikle kurutularak tane haline getirilir ve tıbbi amaçlarla kullanılır.

Aloe Vera jelinin, yara, yanık ve deri hastalıklarına da iyi geldiği söylenmektedir. Öyle ki, Büyük İskender‘in Hindistan‘a uzandığı dönemde, hocası Aristo‘nun önerisiyle, askerlerinin yaralarının tedavisinde bu bitkiyi kullanmak niyetiyle bol bol Aloe Vera yetişen bir adayı fethettiği rivayet edilirken, günümüzde ise Amerika‘nın olası bir nükleer savaş sonrası radyasyon yanıklarının tedavisi amacıyla Aloe Vera stokladığı iddiaları mevcuttur. Ancak 1970‘li yıllarda Amerikan ilaç denetim kurumu olan FDA, yanık ve yaralanmalara iyi geldiği konusunda yeterli kanıt olmadığını açıklamıştır.

Buna karşılık 5 bin denek üzerinde yapılan bir araştırma ise Aloe Vera‘nın kalp krizi riskini azalttığını ortaya koymuştur. Aynı araştırma Aloe Vera‘nın, Isabgol adlı bir başka madde ile birlikte karıştırıldığında toplam lipid ve kolesterolü azalttığını göstermiştir.

SENDE YORUM YAP!

Whatsapp