Uyurken Baş Dönmesi

Uyurken baş dönmesihalk arasında yanlış telaffuz sonucu ortaya çıkmıştır.Uykudan baş dönmesiyle uyananlarda B12 eksikliği, kan seviyesi düşüklüğü ve panik bozukluk gibi bu tür belirtilere yol açabilir. Tansiyon takibi de önemlidir. Uykudan baş dönmesi halinde uyanmak meniere hastalığı belirtisi de olabilir

Meniere Hastalığı Belirtileri

En rahatsızlık veren şikayet baş dönmesidir. Hasta uykudan baş dönmesi ile kalktığını ifade edebilir. Episodik (tekrarlayan) rotasyonel vertigo atakları (dairesel ya da savrulma şeklinde bir hareket), işitme kaybı (hastalığın ileriki dönemlerinde giderek işitmenin azalır), kulakta çoğu zaman sabit bir ses şeklinde duyulan çınlama oluşur. Ataklar süresi değişmekle beraber yarım ile bir saat devam eder. O dönemde hastada bir panik hali, soğuk terleme, çarpıntı, bulantı ve kusma, yattığı yerden kalkamama, başını sabit hale getirme ihtiyacı belirir. Herhangi bir hareket yokken hastanın çevrenin döndüğü ile ilgili duyumu oluşur. Çınlamanın şiddetindeki artma atağın ilk belirtisi olabilir. Erken dönemde gelip geçicidir. Ancak ileri dönemde kalıcıdır. Hastaların büyük kısmı gürültüye karşı toleransını kaybetmiş haldedirler.

Baş dönmesi ( Meniere ) nedir? Meniere hastalığı iç kulakta bulunan ve dengeden sorumlu sıvılardaki basınç artışının neden olduğu ve en önemli bulgusunun ataklar halinde baş dönmesi olduğu bir hastalıktır. İç kulak sıvılarındaki bu basınç artışının sebebi genellikle belli değildir. Ancak sıvı üretimi, atılımdan fazla olursa ya da sıvıların boşaldığı kanallarda tıkanıklık olursa basınç artışı gelişebilir. Son zamanlarda belli allerjik reaksiyonlarında rol oynadığı düşünülmektedir. Meniere hastalığının sıklığı 100000'de 40-100 arasında değişir. Her yaşta görülebilmesine rağmen 40 yaş civarında başlaması daha sıktır. %20 civarında iki kulak birden hastalanır.

Meniere hastalığının belirtileri:
En rahatsızlık veren şikayet baş dönmesidir. Episodik (tekrarlayan) rotasyonel vertigo atakları (dairesel ya da savrulma şeklinde bir hareket), işitme kaybı (hastalığın ileriki dönemlerinde giderek işitmenin azalır), kulakta çoğu zaman sabit bir ses şeklinde duyulan çınlama oluşur. Ataklar süresi değişmekle beraber yarım ile bir saat devam eder. O dönemde hastada bir panik hali, soğuk terleme, çarpıntı, bulantı ve kusma, yattığı yerden kalkamama, başını sabit hale getirme ihtiyacı belirir. Herhangi bir hareket yokken hastanın çevrenin döndüğü ile ilgili duyumu oluşur. Hasta uykudan baş dönmesi ile kalktığını ifade edebilir. Çınlamanın şiddetindeki artma atağın ilk belirtisi olabilir. Erken dönemde gelip geçicidir. Ancak ileri dönemde kalıcıdır. Hastaların büyük kısmı gürültüye karşı toleransını kaybetmiş haldedirler.

Teşhis

Doktorunuz baş dönmesi ataklarınızın sıklığını, süresini, ciddiyetini ve karakterinin hikayesini değerlendirdikten sonra işitme kaybınızın süresini, değişip değişmediğini, çınlama veya dolgunluk hissinizin olup olmadığını, bunun tek veya çift taraflı olup olmadığını belirleyecektir. Geçmişte frengi, kızamık veya diğer ciddi enfeksiyonları geçirip geçirmediğiniz, gözünüzde bir iltihap olup olmadığı, bağışıklık sisteminde bozukluk veya allerjinizin olup olmadığı veya geçmişte bir kulak ameliyatı geçirip geçirmediğiniz sorulabilir.

Genel sağlığınız, şeker hastalığınız, tansiyonunuz, yüksek kolesterolünüz, guatrınızın, nörolojik veya duygusal problemlerinizin olup olmadığı da sorulabilir. Bazı durumlarda bu problemlere yönelik testler yapılabilir. Kulak ve baş boyunun diğer yapılarının fizik muayenesi ataklar haricinde normaldir.

İşitme testi olan Odiometrik muayene, etkilenen kulaktaki işitme kaybını gösterir. Etkilenen kulakta konuşma ayırt etme yeteneği (hastanın ?git ? ve ?bit ? gibi benzer kelimeler arasında ayırım yapamaması.) etkilenmiş olabilir. Denge fonksiyonunu değerlendirmek için ENG (elektronistagmografi) uygulanabilir. Bu karanlık bir odada yapılır. Kayıt elektrotları göze yakın yerleştirilir. Elektrodlardan çıkan kablolar kalp monitörüne benzeyen bir makineye bağlanır. Sıcak ve soğuk su, yada hava yavaşça her iki kulak kanalına uygulanır. Göz ve kulak, sinir sistemi sayesinde birlikte çalıştıkları için denge sistemi ölçümünde göz hareketlerinin ölçümü kullanılır.

Hastaların yaklaşık %50 sinde etkilenen kulakta denge fonksiyonu azalmıştır. Denge sistemini değerlendirmek için rotasyon testi veya denge düzlemi gibi diğer denge testleri de uygulanabilir.

Uygulanabilecek diğer testler:

Elektrokokleografi (EcoG) bazı Meniere hastalarında iç kulaktaki artmış sıvı basıncını gösterebilir. İşitsel beyin kökü cevabı(ABR)işitme siniri ve beyin yollarının bilgisayarlı testidir.

BT (bilgisayarlı tomografi ) ve MRI (manyetik rezonans görüntülemesi) işitme ve denge siniri üzerinde meydana gelen tümörü belirlemek için gerekebilir. Bu tümörler nadirdir ancak Meniere'e benzer semptomlara sebep olurlar.

Doktor hangi tedavileri önerecektir?

Diet ve tedavi:
Az tuzlu diyet ve bir diüretik (suyu vücuttan atılımını sağlayan ilaç ) Meniere hastalarında atak sıklığını azaltabilir. Diüretikten tam verim alabilmek için tuzu kısıtlamanız ve ilacınızı belirtildiği şekilde düzenli almanız çok önemlidir.

Yaşam biçimi: Kafein, sigara ve alkolden uzak durun! Düzenli uyuyun ve iyi beslenin. Fiziksel olarak aktif olun ama gereksiz yorgunluklardan kaçının. Meniere hastalığında stres, baş dönmesi ve kulak çınlamasına sebep olabilir. Stres den uzak durun.

Önlemler:
Eğer uyarmaksızın baş dönmeniz olursa, araç kullanmayın çünkü araç kontrolündeki başarısızlığınız, siz ve diğerleri için tehlikeli olabilir. Güvenlik için yüzmeden, merdivenlerden, yapı iskelelerinden vazgeçmeniz gerekebilir.

Cerrahi ne zaman tavsiye edilir?

Eğer baş dönmesi atakları konservatif çözümlerle kontrol edilemiyorsa ve ataklar günlük işleri kısıtlıyorsa aşağıdaki cerrahi işlemlerden biri tavsiye edilebilir:

1) Endolenfatik şant (iç kulak sıvısının boşaltılması) veya dekompresyon (basıncın azaltılması) işlemi işitmeyi koruyan bir kulak ameliyatıdır. Vakaların 1/2-1/3?ünde baş dönmesi ataklarının kontrolu sağlanır. Ancak hiçbir hastada bu kontrol kalıcı değildir. Diğer işlemlere kıyasla daha kısa sürer.

2) Vestibüler nörektomi denge sinirinin iç kulağı terkedip beyine girdiği yerde kesilmesi işlemidir. Baş dönmesi atakların büyük bir kısmı bu ameliyatla tedavi edilebilir ve vakaların çoğunda işitme korunulur.

3) Labirentektomi ve işitme sinirinin kesilmesi : Bir tarafın iç kulağndaki işitme ve denge mekanizmalarının harap edilmesidir. Meniere hastasının etkilenmiş olduğu kulağı çok az duyuyorsa bu yöntem tercih edilebilir. Genellikle baş dönmesi atakları kontrol altına alınır.

Diğer ameliyatlar ve tedaviler de bazı durumlarda tavsiye edilebilir. Cerrahi tedavi gerekli görülüyorsa, cerrahınızla riskleri ve kazanacaklarınızı tartışmalısınız. Her ne kadar Meniere hastalığının tedavisi yoksa da hemen hemen her vakada baş dönmesi kontrol altına alınabilir.

Yorumlar

  • Kha* Kak***
    5 yıl önce
    bu sabah uyandıgımda midemde haf bir bulantı ve yatakta sabitken baş dönmesi yaşadım ayrıca herhangi bir toplu taşımaya bindiğimde de halsizlik aşırı terleme ve mide bulantısı yaşıyum sizce ben hasttamıyım
    • Şifalı Bitkilerim
      5 yıl önce
      hastalığınızla ilgili tam teşhis konmamışsa üzgünüm bi önerimiz olamaz, lütfen önce bir doktora danışınız. geçmiş olsun

SENDE YORUM YAP!

Whatsapp