Sigara çeşitleri

Sigara çeşidi dediğimizde; filtreli-filtresiz, uzun-kısa, mentollü normal, hafif-sert ve yerli-yabancı tip ve markalar akla gelir. Şimdi size birkaç tane sigara çeşidi daha sayacağım. Bunlar yeni değil, zaten var olan, fakat farkında olmadığınız çeşitlerdir. Aralarında tam bir ayırım yapmak zordur. Daha çok karışık halde bulunurlar. ı. Tozlu, küflü ve mantarlı sigara/ar. 2. Böcekli, yumurtalı ve kakalı sigaralar. 3. Hayvan pisliği barındıran sigara/ar. 4. Kıymalı sigara/ar. Çeşitleri okuyunca hemen şaşırmayın ve dalga geçtiğimi zannetmeyin. Bunlar gerçek sigara çeşitleridir. İlk üç çeşit boldur, en nadide olanı, kıymalı olanıdır. Ancak çok kısmetliyseniz size denk gelmiş olabilir. Bu çeşitleri, bizi iğrendirmek için yazıyorsunuz diyebilirsiniz. İnanmak istemeyebilirsiniz. Bu kadarı da fazla, abartıyorsunuz diyebilirsiniz. O halde okumaya devam ediniz. Tütün, patlıcangiller ailesinden bir bitkidir. Bu nedenle, patlıcanda da nikotin vardır ve acı tadı buradan gelir. Bütün bit kiler gibi tütün de, tarlada iken böceklenir. Ekonomik değeri olduğu için, yaprakların zarar görmemesi önemlidir. Bu nedenle ilaçlanır. Böcekler ölür, fakat ölüsü ve yumurtaları yaprağın üzerine yapışmış olarak kalır. Çünkü tütün yaprağı zamk gibi bir reçine salgılar, Tütün yaprakları, bitkinin gövdesinden kırılarak toplanır. Yapraklar ipe dizilir ve kurumak üzere açık alanlara asılır. Çevredeki bütün toz ve pislik, yapraklar üzerinde birikir. Üzerine sinek, arı ve çeşitli böcekler konar, kalkar, yumurtasını bırakır ve pisliğini yapar. Kuşlar konar, tüner ve doğal olarak pisliğini yapar. Köy yerinde evlerde kedi, köpek ve tavuk doğal olarak vardır. Kurumakta olan tütünle temasları olur. Üzerine pisliğini yapabilirler. en gel yoktur. Toprak olur da fare olmaz mı? Fareler kurumakla olan ve daha sonra kurutularak balyalanan tütünün üzenle gezer, eğlenir, yer içer, pisliğini yapar ve uygun bulursa yavruları için yuva olarak da kullanırlar. Bunun için köyün muhlarından oturma izni alacak değiller ya. Balya tütünler, Tekel İşletmesine ya da tüccara satılır. Satın alınan balyalar, depolara konulur ve bekletilir. Depolarda bekletmenin amacı; tütün yapraklarının fermantasyon süreci geçirmesidir. Fermantasyon; tütün yaprağında bulunan azot, karbonhidrat, protein, reçine gibi organik bileşiklerin parçalanarak, daha basit inorganik elementlere dönüşmesi diye tamamlanabilir. Daha basit anlatımla, bazı zehirli maddelerin azalması ya da uçup gitmesi olarak da ifade edilebilir. Bunlar olmazsa, tütünün içim tadı ve lezzeti olmazmış. Türkiye'nin yıllık tütün ihtiyacı; 80 ton yerli ve 30 ton yaban- ı tütün olmak üzere ortalama 110 ton civarındadır. Tütün en az bir yıl, ortalama 2-3 yıl depolarda bekler. Bekleme süresi 5- 6 yıl olan tütün bile var. Tekel depolarında Türkiye'nin 3-4 yıllık tütün stoku var. Sigaradaki tozun çoğunluğu, bu bekleme süresince biriken tozdur. Evinizdeki eşyaların bir yıl tozunu almadığınızdaki durumunu düşünün. Tütün, depolarda beklediği süre içinde belli nem, ışık ve ısı derecesinde muhafaza edilmek zorundadır. Aynı zamanda çeşit li dış etkilerden de korunmak zorundadır. Fakat her türlü korumaya rağmen tütün, mevsim değişiklerinden etkilenir ve çeşitli böceklerin salgınına uğrar. Çünkü tütün yaprağı, birçok böcek ve parazitin doğal besini. barınma ve üreme ortamıdır. Tütün onlar için yaratılmış bir bitkidir. Bu nedenle tütünü, depoda da olsa, sigara paketinin içinde de olsa yine bulur gıdalarını alırlar. Tütün onların malıdır. Bu satırdan sonra vereceğim bilgiler, Philip Morris firması lütün uzmanlarından Lee Ryan tarafın hazırlanmış "Hasat Son-(51 arası Tütün Zararlılartnın Kontrolü" isimli dergiden alınmıştır. Önemli bölümler tırnak içinde aynen aktarılmıştır.

Tütün zararlıları; tütün yiyenler ve yemeyenler diye ikiye ayrılıyor, Tütün yemeyen zararlılar ise; böcekler ve omurgalılar olarak ikiye ayrılıyor. Depolardaki tütünü bu böcek, parazıt ve hay vanların saldınlarına karşı sağlam ve sağlıklı tutmak için, sis temli ve geniş kapsamlı mücadele gerekiyor. Sigara üretimi yapan tüm firmaların en zorlandıkları konu budur. Bunlarla mücadele etmek oldukça zahmetli ve pahalı bir iştir. Tütün yiyerek beslenen ve tütün üzerinde yaşayan böceklere genel olarak tütün kınkanatlıları denilmektedir. Tütün yaprağını baş düşmanı Efesüye denilen bir güve ve La sioderma Serricorne denl len kınkanatlı bir böcektır. Aslında baş düşmanı demek yan lış olur. çünkü tütün onların malıdır. Baş düşman biz insanlanz. Doğal gıdaları olan tütünlerını ellerinden alıyoruz. Bu böceklerin yaşamı tütüne bağlı- dır. Bu nedenle nere de tütün varsa, orada onlar vardır. "Şu unutul mamalıdır ki, kınkanatlıza rarlısı her yerdedir. Sürek Lasioderma Serricome Kınkanatlısının li uyanık olunmalı ve önleyi kendisi, pupası, lavrası ve yumurtası ci tedbirler alınmalıdır." Bu böcekler nesillerini devam ettirrnek için üremek zorunda dırlar. Nerede? Kendi doğal malları olan tütün yaprakları üzerinde. Yani, tütün yaprakları böceklerin evi, oyun bahçesi, SH lonu, misafir odası, mutfağı, oturma ve yatak odasıdır ve tuvaletidir. Her böcek çiftleşrnek için kendine eş bulmak ı rundadır. Depo gibi karanlık bir ortamda nasıl eş bulacaklar'? Karşı cinsin cinsel iştahını kabartan koku salgılayarak. Özel bir kimyasal salgı ile bunu da yaparlar. Boyları küçük ama, kafaları cin gibi çalışıyor. Bu kokunun amacı karşı cinsi yanına çekmek ve çift1eşmeye ikna etmektir. "Genel olarak dişi/erin ürettikleri salgı erkekler için çekici olurken, erkeklerin ürettikleri salgı dişiler üzerinde ajrodizyak etkisi uyandırır", Bu koku O kadar etkilidir ki; "dişilerin salgıları erkekler üzerinde çok daha uzun mesafelerden etkili olabilmektedir ve birkaç dakika içerisinde biyolojik olarak aktif hale geçmelerini sağlar". Bak Allah'ın işine. Dişiler resmen erkeği tahrik ediyor. Ortalık da karanlık ya, kör tuttuğunu ... misali enteresan .bir durum yani. Tam belgesel lik bir manzara. Bu kimyasal sıvı nereye salgılanır ve çiftleşme faaliyeti nerede olur? Tabii ki tütün yaprağı denilen özel yataklarda. Tütünün cazibesine bak be ... böceklerin aşk yuvası. İnsanların sigarayı bu kadar çok sevmesinin altında bun lar mı yatıyor acaba? Afrodizyak madde içeriyor resmen. Bu seks manyağı yaratıklar sadece kendileri tütünü yiyerek zarar verse çok iyi. Yumurtalarını da bırakarak, tütün yapraklarını çocuklarına miras olarak devrediyor. Sanki babalannın malı (evet, aslında öyle). Yumurtadan çıkan larvalar (kurtçuklar) miras aldıkları tütün yapraklarını yiye rek besleniyor. Bu da yetmezmiş gibi, dışkı ve çişlerini de tütünün üzerine yapıyorlar. Hayvan işte ne olacak. Tuvalete gidecek değiller ya. Tam bu anda rahmetli Kemal Sunal'ın sesi kulağımda çınladı. "Eşşoğlu eşek, sıçacak başka yer bulamadınız mı?" Anlatmaya çalıştığım bu durumun varlığı şu ifade ile belirtiliyor; "Yetişkin böceklerin de sınırlı oranda tütün yapraklarından besleniyor olmasına rağmen, tütüne asıl zarar bu böceklerin larvaları tarafından verilir. Larvalar tütünü yemekıkalmaz, üzerine salgılarını da [dışkı, çiş ve cinsel salgı, yağ, ter. .. ) bırakırlar ki bu, yapraklarda ve sigarada deliklere ve noktalara sebep olur". Bu böceklerin ömrü birkaç ay ile sınırlıdır. Bu nedenle çok sık ve çok fazla üreyerek nesillerini ancak devam ettirebilirler. "Dört aylık bir süre içinde bir çift böcekleri 2.000 yeni böcek yavrusu elde edilmiştir". Eee, bu sonuç normal tabii. Ortalık afrodizyak kokudan geçilmiyor. Dişiler azgın, resmen kaşınıyorlar. Her üreme, tütüne yapılan bir salgın demektir. "Şunu asla unut mayınız ki, sadece birkaç salgına uğramış tütün paketi bile, tüm ürünü hatta tüm fabrikanızı etkileyebilir". Bu ifade ne demek tir? Şu anda içtiği sigaranın içinde bile varlıklarını sürdürme olasılığı devam etmektedir. Aman dikkat! Sigara paketinizi yatak odasında sakın bırakmayın, ne olur ne olmaz ... Tütünün depolarda en az 1-2 yıl beklediği dikkate alınırsa, sözü edilen böceklenmeyi önlemenin oldukça zor ve pahalı bir iş olduğu anlaşılıyor. Depoyu ve tütün yaprağını ilaçlama işine fümigasyon adı verilir. Bu işle uğraşanlara zararlı böcek teknisyeni deniliyor. Böyle bir meslekten haberiniz var mıydı? Depoları ve depolardaki tütünü dezenfekte etmek için çeşitli ilaçlar kullanılıyor. İlaçlamada en sık, aluminyum fosfın türe vinde gaz kullanılır. Bu zehirli gaz, tütün balyalarımın içinde ki böcekleri ve yumurta içindeki kurtçukları da öldürür. Tabii ki ölen böcekler, kurtçuklar ve yumurtalar yine yaprakların arasında kalır. Mezara gömecek halimiz yok ya. Ölmüş böcekleri, kurtçukları ve yumurtalarımı temizlemek mümkün de değildir. çünkü tütün yaprağına su değdiği an işi biter, ekonomik değeri kalmaz. Böceklerin cesetleri; verdiği zarar ve bırak tıkları pislik çok fazla olup sigara üretilemez raporu verilirse, tütün imha edilmek zorunda kalınır. Eğer kaba bir temizlik ile tütün kurtarılabilirse sigara yapılır. "Ölü böceklerin ayrılması için ürün elemeye tabi tutuldu" ifadesi böyle kaba birslerni doğruluyor. Keyifle ve severek içtiğiniz cicili bicili sigaranın içinde bu saydığımız maddelerden (böcek ve kurtçuk ölüsü, kimyasal salgı, yağ, dışkı ve çiş) bulunduğunu belirten en açık kanıt, bir salgın sonrası tutulan şu raporla ifade edilmiştir: ..•... eneklenme ihtimaline karşı bir ön tedbir olarak üretimde tütünün sadece %20 si harmanlarularak kullaruldı". Bir başka raporda ise; "Paketteki beneklenme % 95 ölü, kalanı yaşamakta olan kınkanath larvasının yağlı vücut yapısından kaynaklanmaktadır". Paketi cebinizde taşırken uyanık olun, % 5 oranındaki canlı larvalar kaşıntı yapabilir. Bu böcekler sadece depodaki tütünde bulunmazlar, ambalaj landıktan sonra bile sigara paketine girebilirler. "Larvalar, yiyecek bulmak amacıyla sürekli küçük delikçikler açarlar ve si gara paketlerine dahi, ambalajlarmı delerek girebilirler". Ne yap sın hayvancıklar, açlıktan ölecek değiller ya. Kendi malları de- ğil mi, nerede bulsalar yemek için saldırıyorlar, Eee, tabii hak ları doğrusu. Bize yedirmezler tütünlerini. Zaten biz de yemi yoruz ya, yakarak içiyoruz. Son çeşidimiz, kıymalı sigaralar idi. Bu ne demektir ve nasıl olur? Tütün köylünün elindeyken balyaların içinde fare olma sı çok doğaldır. İçine yuva yapıp yavrulayabilir. Tütün üretici den satın alındıktan sonra tek tek ayıklanır, Bu ilk işlemedir, elle ve gözle yapılır. Görünen kaba pislikler gıdenlmtş olur. Ayıklanan tütün yaprakları kalitesine göre yeniden balyalandıktan sonra tekrar depoların. Tütün, sigara fabrikalarına bu haliyle gider ve direkt kıyım makinelerinde kıyılarak sigara ha line getirilir. 400 ton tütünün depolarda beklediğini düşünün. Farenin girmediği yer var mı? Depolarda beklerken de fare girebilir. Eceliyle ya da fürnigasyon işlemiyle ölen fareler tütünün içinde kalır. Sigara yapılmak üzere fabrikayagittiğinde tütünle birlikte kıyılarak kıymalı sigara olurlar. Canlı farenin bile diri diri kıyıldığını, tanık olan kişilerden dinledim. Canlı fare, tütün kıyma makinesinde ciyak ciyak bağınırak kıyılmış ve harmanlanarak sigara olmuş. Kim bilir bu ta ze kıymalı sigaranın Iezzeti nasıldır? Şu anda bir sigara yakın ve kıymalı bir sigara içtiğinizi hayal edin. Öfbene keyif arnal Farelerın varlığını Lee Ryan'ın raporundan bir alıntı ile doğrulayalım. Tütün yemeyen zararlılar ikiye ayrılmıştı. Böcekler V(' omurgalı zararlılar. Omurgalı zararlılarla ilgili yazılanlar ay nen şöyle: "Kemirgen olan bu zararlılar ciddi sağlık problemlerine yol aça bileceği gibi çalışanların başlarına da dert olabilirler. Hemfarl' hem de daha iri olan sıçanlar kemirerek üründe (tütün) önemli zararlara sebep olurlar. Kemirilmiş yerler ve dışkılar bunların var lığının işaret/eridir. Kediler kemirgenlerin kontrol altına alınmasında kabul edilebilir bir yöntem değildir. Kedilerin depolara sızmalarının da önüne geçiniz. Bunların idrar ve dışkıları da zarara sebep olup önemli problemlere yol açabilirler. Kuşların depolarda yuvalaması ya da tünemesi de bir dizi problemlere sebep olabilir. Bıraktıktan dışkıları oldukça yüksek miktarda asit içerir ve her türlü yüzeyde zarara sebep olabilirler. Bu dışkıların aşırı fazlalaşması kuruyarak tozlarının etrafa yayılma sı durumunda ise göğüs bölgesinde şikayetler ve nefes alma so runları ortaya çıkabilir. Pek çok zararlı böcek ve parazit de kuş- larla beraber yaşayıp onların yuvalarında koloni/er oluştururIm: Hatta ölü kuşlarda ve dışkılannda ürerler", Şimdi de tütün yiyen böcekleri yiyen böceklerden ve onların verdikleri zararlardan nasıl bahsedildiğine bir bakalım: "Tütün güvesinin en büyük doğal düşmanları, eşek arısı (anisop teromalus calandrae) ve maytlardır (moniezellaangustra). tişek arısı, iri tütün güvesi larvalarını sokup onları felce uğralan sonra yumurtalarını bu larvalar üzerine bırakır. Yumurta/ar çatladığında çıkan eşek arısı yavruları savunmasız olan tütün gü vesi larvaları ile beslenir. Maytlar (pirerlen bile küçük bir yaratık) ise dünyanın her tarafına yayılmıştır. Bunlar, tütün güvesinin hem yetişkinlerini hem de yumurtalarını adeta yağmalarlar. Yetişkin lan maytlar larvaya yapışarak bir sıvı salgılar, larvanın öz suyu emerler" . "Yüksek orandaki rutubet, uygun atmosfer şartları, kötü depolama ve sağlık esaslarına dikkat edilmemesi, pipo tütününde mantar üremesine ve grup grup maytların görülmesine sebep olur. Maytlar tütünü değil, üzerindeki küfü ve mantarı yerler. Maytlar aynı zamanda deri enfeksiyonlarına da sebep olurlar" . "Böcek pislikleri ve ipek iplikçikler gibi işaretlere karşı her zaman tetikte olunmalıdır. Çünkü bunlar küf, kemirgen hayvan istilası, hamam böceği ve hatta diğer zararlıların önemli birer işareti olabilir" . Bahsettiğim dört çeşit sigaranın doğru olup olmadığına, şimdi siz karar verin. Abartı ya da dalga geçme var mı? Her şey apaçık ortada. Fareler, sıçanlar, kediler, kuşlar, hamam böceği, eşek arısı, parazitler, güveler. larvalar. maytlar, küf, mantar, toz, toprak, dışkı, çiş, ceset, ilaç artıkları ... daha neler ne ler. Sigara hakikaten çok cazip bir malzemeymiş doğrusu. İçerken kıymetini bilmek lazım. Şimdi gelelim bu anlattıklarımııın pratikte doğrulanmasına. Tütünün kurtlandığını sigara koleksiyonu yapanlar çok iyi bilir. Kurtların pisliği, paketin ve sigara kağıdının rengini değiştirir. Koleksiyon haşat olur. Toz, küfve mantarın anlaşılması için bir sigarayı parçalayın. Büyüteç altında neyin ne olduğunu inceleyin. Tozu, küfü, böceklerin kurumuş kabuğu nu, küçük kahverengi dışkısını görürsünüz. İncelediğiniz birtek sigarada olacak diye bir şart yok. Sık sık araştırın, mutla ka bulursunuz. Bir başka pratik kanıt, ses kanıtıdır. Eğer fark ettiyseniz sigara içerken arada bir cızzz ya da cısss diye minik sesler duyulur. Kibritin yanarken çıkardığı ilk ses gibi. işte bu sesler bö cek ve kurtçuk cesetlerinin yarıma sesidir. Arasıra da küçük patlama sesi duyulur. Bunlar da yumurtaların patlama sesi dir. Bu sesleri farketmiş insanlarla konuştum. Bu sesleri, tütünün kaliteli olduğunun işareti olarak yorumlarlarmış. Doğrusunu öğrenince kendi kendilerine gülmeye başladılar. Siz hiç farkettiniz mi? Fark etmediyseniz, içtiğiniz sigaranın yanma sesine ara sıra kulak verin. Sadece insanlar değil, böcekler de kaliteli tütünden anlıyor; "Dişiler genelde tütüne yapışık kalırlar ve yumurta1arını kaliteli tütünler üzerine daha fazla bırakırlar". Tütünle beslenen bu yaratıklar tütün yaprağı konusunda o kadar uzmanlaşmışlar ki, sadece pisini temizini ya da kalitelisini değil, nikotin miktarı düşük olanları bile biliyorlar. Üstelik sağlıklarına da çok dikkat ediyorlar. "Tıpkı kınkanathda olduğu gibi, tütün güvesi de yüksek miktarda şeker içeren düşük nikotinli tütünleri tercih eder". Ne yapsın hayvancık, yumurtadan çıkacak yeni neslin iyi ve dengeli beslenmesi için, kaliteli ve şekerli yaprakları seçerek onların üzerine yumurtluyorlar. Dedik ya, tütün onlar için yaratılmış bir bitki. içtiği sigaranın iç yüzünü öğrenen bazı insanlarda iğrenme duygusu başlıyor. İğrenme duygusu, korkudan daha etkili bir duygudur. Korku bastınlabilir, inkar edilebilir, çarpıtılabilir. Fakat iğrenme zor engellenir. Hele hele fare, kuş, kınkanatlıların kabuğu, yumurtası, larvası, dışkı, çış, ter, yağ, afrodiz yak salgı, toz, mantar ve küf kokteylinin ağızda bıraktığı kes- . kin tad ... Sabah kahvaltımzı yaptınız ve üstüne "yak bir sigara, özel aromalı olsun ... " Öfff, gel keyfim gel. "Duman duman pislik kapladı içimi" diye bir de şarkı tutturmak lazım. Her iç ıığınız sigarada bu tatları yakalamaya çalışın. Bu bilgilerin birçok insanı tütün dumanı solumaktan vazgeçirmeyeceğini biliyorum. Çünkü; alışkanlık diye bir mekanizma vardır insan zihninde. Alışkanlık mekanizması olmasa in san çıldınr. Nitekim; bu anlattığım manzaraları bizzat yaşa yan Tekel çalışanları, afiyetle sigara içmeye devam ediyor. Bu pisliğin bütün aşamalarına göz tamğı oldukları halde. Göre gö re, bile bile. Aynen kanser teşhisi koyan ve kanseri tedavi et meye çalışan doktorların sigara içmeye devam etmeleri gibi. Birçok insan temiz ve titiz geçinir. Elini yıkamadan yemeğe oturmaz. Çatalından düşen lokmayı, temiz masanın üzerin den alıp ağzına koymaz. Akşamdan kalmış ekmeği, bayat diye yemeyen, kibar (i) insanlar vardır. Yere düşen sigarayı da alıp içmezler. Oysa ayın insanlar sigara içerken, neler içtiklerinin farkında bile değildir. Tütün tarladan çıkıp sigara olun caya kadar geçirdiği her aşamada, her türlü pislik, toz, böcek, kıyma, yumurta, çlş ve dışkı parçası içermektedir. Bu haşaratları öldürmek için sıkılan ilaçlar cabası. Belki de bağımlılı- ğı yapan nikotin değil, bu pisliklerdir. Neden olmasın. Belki de sigarayı vazgeçilmez yapan bunların toplamıdır. Ne dersiniz? Evet! Temiz ve titiz insanlar. Aklı başında, mantıklı ve sağdu yulu insanlar. Uzay çağının modern insanları. Bilgi çağının zeki insanları. Genci, orta yaşlısı, kadım, erkeğt.. Cici bici, ren garenk ambalajlanmış sigaramzın iç yüzü işte böyle. Bir iki yıllık bayat tütünleri içmektesiniz. Tütünle birlikte yanan küf, mantar, böcekler, haşereler, bunların her tür pisliği, böcekle ri öldürmek için sıkılan kimyasal ilaç kalıntıları sigaranın dumanıyla buhar halinde kamnıza karışmakta. Acaba sigaranın zevki bunlardan mı kaynaklamyor? Stresi bunlar mı azaltıyor? Sizi rahatlatan bunlar mı? Sorunları bu pislikler mi çözüyor? Teselliyi bunlar da mı arıyorsunuz? Yaşamın anlamı bunlar mıdır? İnsan. bu pislikleri Solumaya layık olmayacak kadar yüce bir varlıktır. Bu pislikleri içimize çekerek oluşturduğumuz tirya kilik statüsüne gerçekten ihtiyacımız varmı? kişiliğimizi bu alışkanlık sayesinde mi kazanacağız? Düşünün. düşünün. düşünün ... Her içtiğiniz sigarada düşünün. Sakin sakin düşü. nün. Kendiniz için en doğru ve sağlıklı kararı vereceksiniz. Bundan eminim.