Şeker Hastaliği Diyabet Belirtileri

Şeker Hastaliği Diyabet Belirtileri : Şeker Hastalığı Nedir?

Vücudunuz yediklerinizin bir bölümünü hücrelere enerji sağlayan bir tür şeker olan glikoza dönüştürür. Normal olarak glikoz kanda hareket eder ve insülin denilen ve pankreas tarafından üretilen bir hormonun yardımıyla hücrelere girer. Şeker hastalığı ise, glikozun insülin sorunu nedeniyle hücrelere giremediği bir durumdur ve kan glikozu düzeyinin tehlikeli biçimde yükselmesine yol açar. Şeker hastalığının kesin tedavisi yoktur; ama glikoz düzeyinizi dikkatle izleyip her gün ölçer, yemeklerinize dikkat eder, egzersiz yapar, normal kilonuzu muhafaza eder ve ilaçlarınızı tavsiye edildiği gibi alırsanız, normal ve aktif bir yaşam sürdürebilirsiniz.

Şeker Hastalığının Yol Açtığı Riskler Nelerdir?

Şeker hastalığı kanda asit birikmesine (ketoasi- doz) ve bununla birlikte yüksek kan şekerine yol açar ve bu durum mide bulantısı/kusma, yorgunluk, giderilemeyen susuzluk, koma, hatta ölüme yol açabilir. Şeker hastalığı zamanla dolaşımı yavaşlatır; bu durum ayak ve bacaklara zarar vererek ameliyatla kesilmelerine, ciddi sinir tahribatına, böbrek hastalığına, kalp hastalığına, inmeye, göz hastalıklarına, körlüğe veya ölüme yol açar. Glikoz düzeyi aşırı düştüğünde titreme, güçsüzlük, terleme, yorgunluk, baş dönmesi ve muhtemelen komaya yol açan hipoglisemi meydana gelir.

Şeker Hastalığı Nasıl Tedavi Edilir?

Şeker hastalığının iki türü vardır. Farklı şekillerde kontrol altına alınmakla birlikte, her ikisinin de amacı aynıdır: Glikoz düzeyini kontrol altına tutmak ve komplikasyonları önlemek. İnsülin bağımlı şeker (tip I) pankreas insülin üretmediği zaman meydana gelir. Bu hastalar her gün insülin iğnesi olmalıdır. Tip I şeker hastalığı genellikle 20 yaşına gelmeden başlar. İnsüline bağımlı olmayan şeker (tip II) daha sık görülür ve vücut insülini gereğince çalışmadığı zaman meydana gelir. Bu hastaların çoğu hastalığı perhiz ve egzersizle kontrol eder. Bazıları ağızdan ilaç alır veya insülin kullanır. Tip II şeker hastalığı çoğu kez kalıtımsaldır. Tedavi planı. Doktorunuz sizin ihtiyaçlarınıza göre bir tedavi planı hazırlar. Her gün bu planı uygulamak ve gerekli yaşam tarzı değişikliğini yapmak sizin sorumluluğunuzdadır. Kan ve göz tahlilleri de dahil, bütün tıbbi muayenelere zamanında gidin.

Kendi kendine glikoz ölçümü. Amaç, kandaki glikoz düzeyini kontrol etmek ve bunu mümkün olduğu kadar normal düzeyde tutmaktır. Araştırmalar iyi bir glikoz kontrolünün komplikasyonların oluşmasını büyük ölçüde engellediğini göstermiştir. Doktorunuz sizin için hangi düzeyin normal olduğunu ve ölçümü nasıl yapacağınızı öğretir. Şeker hastalığınızın cinsine göre günde 1 - 4 kere ölçüm yapmanız gerekebilir. Egzersiz veya perhiz planınız değişirse, yolculuğa çıkarsanız, akut bir hastalık oluşursa veya glikoz düzeyi çok yüksek ya da çok düşük olursa, ekstra test yapmanız talep edilebilir. Ölçümlerinizi bir deftere yazın ve doktoragittiğinizde birlikte götürün. Doktorunuz glikosilat hemoglobin veya hemoglobin A 1C adı verilen özel bir kan testi talep edebilir. Böylece son 3-4 aydaki glikoz değerlerinizin ortalamasını alıp planınızın iyi işleyip işlemediğini ortaya çıkarır.Perhiz. Doktorunuz yemeklerinizin miktarını, içeriğini ve sıklığını gösteren bir plan hazırlanmasına yardım eder. Bu plana titizlikle uymamak, aşırı yüksek ya da düşük glikoz düzeyi riskini artırır. Aşırı kilolar sizin insülin ihtiyacınızı artırdığı için kilonuzu kontrol etmek veya zayıflamak yararlı olabilir . Yağı, şekeri ve kalorileri sınırlayın. Dengeli beslenin. Yüksek kolesterollü, çok yağlı veya tuzlu yemekleri azaltarak kalp krizi (s. 244) ve yüksek tansiyon riskini azaltın.

Alkolü azaltın.Egzersiz yapın. Fiziksel dinçlik kalbi güçlendirir, dolaşımı iyileştirir, metabolizmaya (vücudun glikoz dahil gıdayı kullanması) yardımcı olur ve kilonuzu kontrol altında tutmanızı sağlar; bütün bunlar şeker hastası için çok önemlidir. Doktorunuza size bir egzersiz programı vermesini söyleyin. Genellikle iyi bir plan haftada 3 -4 kere yarım saat yürümeyi, koşmayı, yüzmeyi veya bisiklet sürmeyi içerir. Egzersiz yapmadan yarım saat önce bir şeyler atıştırın ve egzersiz yaparken vücudunuzda karbonhidrat bulunmasına önem verin. Çok düşük glikoz düzeyini önlemek için insülinin etkisinin doruk noktada olduğu sırada egzersiz yapmayın. İlaçlar. însüline bağımlı şeker hastasıysanız, her gün insülin iğnesi yapmanız gerekebilir. Bu iğnelerin kaç defa yapılacağı, sizin durumunuza ve yazılan insülinin cinsine göre değişir. İnsü-line bağımlı olmayan ve glikoz düzeylerini perhizle ve egzersizle kontrol edemeyen şeker hastaları, ağızdan hipoglisemik (şeker düşürücü) ilaçlar alır. Bunlar vücudun insülin üretimini ve kullanımını artırır.Öteki adımlar. Kan şekeri düşmesine karşı yanınızda sürekli yiyecek taşıyın; kurutulmuş meyve veya portakal suyunu deneyin veya doktorunuza bu konularda danışın. Sigarayı bırakın. Ayaklarınıza iyi bakın. Düzenli gözlerinize baktırın ve doktora gidin. Aile fertlerinizin durumunuzu ve nasıl bir yaklaşım izleneceğini anlamasını sağlayın. Doktorunuzun tavsiyelerine uyun.

SENDE YORUM YAP!

Whatsapp