interstisyel sistit tedavisinde kullanılan ilaçlar

İnterstisyel Sistit Tedavisi : İnterstisyel sistit, Hunner ülseri veya submukozal fibrozis isimleriyle tanımlanan hastalık, orta yaşlı kadınlarda sık görülür. ABD'de interstisyel sistit tanısı konmuş hasta sayısı yaklaşık 500,000 kişiyi bulmaktadır. Mesane duvarının fibrozisi ve sonuçta mesane kapasitesinin azalmasına bağlı supra- pubik ağrı ile birlikte pollakiüri, niktüri ve idrar sıkıştırması ile karakterizedir.

Patogenez ve Patoloji. Mesane duvarı fibrozisinin nedeni enfeksiyon değildir. Pelvik cerrahi ve enfeksiyona sekonder olarak gelişen vesikal lenfatik obstrüksiyona bağlı olduğu düşüncesi yaygındır. Bununla birlikte hastaların çoğunda bu tür bir öykü de alınmaz. Mesane veya pelvik organların akut enfeksiyonu ve nörojen kaynaklı olabileceği öne sürülmüştür.Son zamanlarda interstisyel sistitin bir otoimmun kollajen hastalığı olduğu görüşü daha yaygındır. Bunu destekleyen bulgular arasında hastaların yaklaşık olarak %85'inde antinüklear antikorların bulunmasıdır. Ayrıca çok büyük bir bölümünde allerji ve ilaçlara karşı aşırı duyarlık öyküsü vardır. Tedavide kortikosteroidlere olumlu yanıt vermesi allerjik nedeni daha iyi açıklar.Mesanede primer değişiklik derin katlarındaki fibrozistir.

Bu yüzden kapasitesi çok küçülür. Mukoza, özellikle mesanenin dolma ve boşalma sırasında en çok hareketli olduğu kısımda incelmiştir. Bu bölgelerdeki mukozada çatlaklar ve ülserler oluşur. Ağır olguların çoğunda üreterovesikal bileşikbozulmuştur. Buna bağlı olarak vesikoüreteral reflux, hidronefroz ve pyelonefrltik değişiklikler gelişebilir.Mikroskopik olarak mukoza İncelmiş, hatta yer yer silinmiştir. Buna karşın submukozanın kapillerleri genişlemiştir. Çevresini de inflamasyonu destekleyen hücre toplulukları doldurmuştur. Kas dokusunun yerini değişik oranda avasküler fibröz doku almıştır. Lenfatikler genişlemiştir. Artmış mast hücreleri ve lenfosit infiltrasyonu baskın bulgulardır. Mast hücrelerinin nörojenik inflamasyondan sorumlu oldukları ve interstisyel sistitte submu- kozal sinir dansitesinde bir artma olduğu gösterilmiştir.

Semptomlar. Giderek sıklığı artan uzun bir pollakiüri ve noktüri dönemi öyküsü vardır, idrar yaparken yanma ve bulanık İdrar olmaması enfeksiyondan uzaklaştırır. Suprapubik ağrı, özellikle mesane dolu olduğu zaman belirgindir. Uretrada ve perinedeki ağrıdan yakınırlar. Miksiyon sırasında ağrının azalması ve geçmesi İlginçtir. İdrar yapmanın geciktiği, mesanenin aşırı gerildiği durumda gözle görülür hematüri olabilir.Bulgular. Çoğu orta yaşlı kadın olan hastaların fizik muayenesi normaldir. Mesane dolu olduğu zaman suprapubik bölgeye bastırmakla duyarlı bulunur.

Bu duyarlılık, vajinal yolla mesane palpe edildiğinde daha da artar.Mikroskopik hematüri olmasına karşın, daha önce enstrumentasyon benzeri bir girişim uygulanmamışsa, hemen her zaman enfeksiyon bulgusu yoktur. Aşırı veslkal fibrozlsln veslkoüretral reflux veya obstrükslyona yol açmadığı durum dışında, böbrek fonksiyon testleri normal sınırlardadır.Vesikoüreteral reflux eklenmedikçe intravenöz ürografi normaldir. Sistografi düşük kapasiteli mesaneyi görüntüler. Ayrıca aynı radyolojik inceleme genişlemiş üst ürlner sistemi ve reflux'u gösterir.Sistoskopi bulgusu, İnterstisyel sistitte tanı koydurucudur.

Lokal a- nestezi koşullarında yapıldığında mesane doldukça suprapubik ağrının arttığı gözlenir. Bazan mesane kapasitesi 50-60 mİ.ye kadar düşebilir. Daha önce fulgurasyon veya hidrolik kapasite artımı uygulanmışsa normal bulunabilir. Bununla birlikte ikinci bir distansiyon yapıldığında mesane mukozasında noktasal kanamalar gözden kaçmaz. Yinelenen hidrolik dilatasyonda mukozada arkuat yarıklar oluşabilir ve mukoza profüz olarak kanar.Ayırıcı Tanı, interstisyel sistit üriner tüberküloz, şistozomiazis ve nonspeslflk mesane enfeksiyonuyla karışır. İntravenöz ürografi, renal tüberküloza uyan kaliks uçlarındaki yenikllğl görüntüler. Tüberküloz, mesane mukozasında ülserlere neden olabilir.

Ancak ülserlerin yerleşim yeri tüberkülozlu böbreği drene eden üreter orifisinin çevresindedir. Sistoskopide tipik tüberküller dikkati çeker. Pyüri ve tüberküloz basili idrarın mikroskopik incelenmesinde görülür.Şlstozomlazise bağlı vesikal ülserler interstisyel sistite benzer yakınmalara neden olur. Özellikle şistozomlazisin endemik olduğu bölgelerde ve erkeklerde görülmesi ayırıcı tanıda yardımcı olur, idrarda tipik yumurtaların görülmesi ve mesanenin patognomonik görünüşü tanıyı doğrular.

Nonspesifik vesikal enfeksiyon, çok seyrek ülserleşmeye kadar gidebilir. idrarda pyüri ve bakteriler görülür. Antimikroblk tedaviye yanıt vermesi anlamlıdır.Özellikle interstisyel sistit tanısı konmuş erkeklerde, mesane kanseri olasılığı gözardı edilmemesi gereken bir durumdur.Tedavi. Eldeki bilgilerin ışığında interstisyel sistitin kesin tedavisi yoktur. Günümüzde uygulanan tedaviler geçici iyileşme sağlar. Anestezi altında veya anestezisiz hidrolik genişletme girişimi, mesane kapasitesini arttırır. Seyreltik gümüş nitrat solüsyonuyla yıkama da aynı etkiyi verir (1/5000- 1/100). Sistografi ile reflux olmadığı saptanan interstisyel sistitli hastalarda mesane, %4 sodyum oxychlorofene (cloropactin WCS-90) solüsyonuyla 10 cm/su basıncında ve anestezi altında bir litreye kadar tekrar tekrar doldurarak en iyi sonuçlar alınmıştır.

Transuretral rezeksiyon yapılanlarda, yalnız fulgurasyona göre, ağrıda daha iyi sonuç alındığı da bir gerçektir.İnterstisyel sistit ağrısının kontrolunda lomber épidural blokaj çok önemli bir tedavi seçeneğidir. Sempatik blokaj, interstisyel sistit için yeni bir tedavi yöntemi değildir.Kortizon asetat 100 mg. veya bölünmüş dozlarda oral olarak 10-20 mg./gün hesabıyla prednison 21 gün süreyle tam doz, ikinci 21 günde azaltılarak kesildiğinde yararlı olduğu saptanmıştır. Dört ile sekiz hafta boyunca günde dört kez 50 mgr. veya sabah akşam 150 mgr. oral sodyum pentosan- polisülfat (Elmiron) alanlarda %80 iyileşme olduğu bildirilmektedir.Antihistaminiklerde bu amaçla kullanılmıştır, intravenöz 20.000 üni- te/gün uzun etkili heparin sodyum, histaminin etkisini bloke ederek interstisyel sistitte etkili olması, tedavide kullanım için cesaret vericidir.

Antikolinerjik, sédatif ve anksiyolitik etkili bir piperazin grubu his- tamin-1 reseptör antagonisti olan hidroksizin HCI psikonörotik huzursuzlukların semptomatik tedavisinde ve organik hastalığa bağlı strese yardımcı olarak kullanılır ve bulunması kolay bir ilaçtır. Mast hücre sekresyonunu baskılar. Üç ay süreyle 50 mg/gün veya daha uzun süre alanların çoğu pollakiüri ve niktüri ile birlikte dizüri yakınmalarında gözle görülür azalma olduğu ve uyku süresinin uzadığı saptanmışınileri derecede fibrotik interstisyel sistitli mesanede, kapasite arttırmak için çekum veya ileum kullanılarak ogmentasyon uygulanabilir.

Bu hastaların çoğunun yakınmaları kaybolur ve üriner diversiyona gereksinim duyulmaz.Birlikte senil uretrit saptanan olguda dietil stilbestrol vajinal övül kullanması öğütlenir. Uretra darlığına bağlı ilerleyici hidronefroz gelişirse uretral dilatasyon çoğunlukla yarar sağlamaz. Bu durumda üriner diversiyon kaçınılmaz olur.Prognoz. Hastaların çoğu tedavide anlatılan konservatif yaklaşımlardan yarar görür ve cerrahi girişime gerek kalmaz.

SENDE YORUM YAP!

Whatsapp