Behçet Hastalığında Akciğer Tutulumu

Behçet Hastalığında Akciğer Tutulumu hakkında bilgiler;

Behçet hastalığında akciğer tutulumu nedir, behçet hastalığında akciğer tutulumu hakkında tüm merak ettikleriniz ve öğrenmek istedikleriniz bu makalemizde yer almaktadır... Konunun detaylarına sayfamızdan ulaşabilirsiniz..

Behçet hastalığı Ortadoğu, Asya ve Japonyada sık görülen bir hastalıktır. Ortadoğu ve Asya bölgelerinde daha çok erkekleri tutarken, Amerika‘da daha çok bayanları tutmaktadır. Genellikle 20‘li 30‘lu yaşlarda görülen bir hastalık olmakla birlikte her yaşta da görülebilir. Behçet hastalığı özellikle toplardamarlara saldıran ve atar damarları da etkileyebilen bir otoimmün hastalıktır. Behçet hastalığının gerçek sebebi, tetikleyicisi bilinmemektedir. Otoimmün hastalıklarda, vücudun savunma sistemi vücudun kendi dokularına saldırır ve dokularda hasar oluşur.

En sık görülen dört yakınma;
ağız içerisindeki aftlar,genital bölgedeki aftlar,göz içerisinde inflamasyon vecilt problemleridir.

Göz içi iltihaplanma; üveit, retinit ve irit olarak karşımıza çıkar ve Behçet hastalarının yarısında görülür. Göz içi iltihaplanma olduğunda bulanık görme, gözde kızarıklık ve ağrı oluşur.
Diğer yakınmalar; artrit, damarlarda pıhtılaşmalar, santral sinir sisteminde ve sindirim sistemi yollarında inflamasyon olarak sayılabilir. Behçet hastalığında tutulan damarların çeşitliliği fazladır. Küçük arterlerden büyük arterlere, küçük venlerden (toplar damarlardan) büyük olanlarına kadar bir çok damar tutulabilmekte ve bu duruma bağlı olarak klinik tablo çok değişken olabilmektedir. Bununla birlikte Behçet hastatalığının özellikle bazı organ sistemlerini daha fazla tuttuğunu da bilmekteyiz.

behcet anterio üveitGöz tutulumu; Behçet hastalığında anterior üveit, posterior üveit veya her ikisi birden görülebilir. Anterior üveit vakalarında; gözde ağrı, bulanık görme, ışığa hassasiyet, göz yaşarması ve gözde kızarıklık görülür. Posterior üveit vakalarında; gözde daha az yakınma yaparken gerçekte daha tehlikelidir. Çünkü retina tabakasında farkında olmadan hasar ilerler ve körlüğe sebep olabilir.

aftöz ülserAğız bulguları; Aftöz ülserler Behçet hastalığında mutlaka olması gereken bulgudur. Küçük bir mukozal incinmeden sonra kolayca oluşurlar. Büyük aftöz ülserler ve sık aftöz ülserlerde görülür. Behçet hastalığında aftöz ülserler ilk fark edilen yakınmalardan olup diğer yakınmalar oluşmadan çok önceleri görülürler. Bu ağrılı aftöz ülserler dudak kenarlarında, dil üzerinde ve yanak kenarlarında olabilmektedir. Aftöz ülserler genelde tek veya çoklu olabilirler. 10-14 gün içerisinde iyileşir fakat yenileri çıkar. Küçük yaralar genellikle herhangi bir skar dokusu bırakmaz ancak büyük yaralar skar dokusu (iz) bırakabilir.

Cilt bulguları; cilt tutulumunda özellikle ayak ön yüzünde veya üst uyluklarda kırmızı kabarıklıklar şeklinde lezyonlar görülebilir. Behçet hastalarının ciltleri çizildiğinde veya iğne batırıldığında bu bölgede kolayca cilt döküntüleri oluşabilmektedir. Bu durum paterji testi olarak hastalarda tanı amaçlı kullanılmaktadır. Paterji testinde küçük steril bir iğne cilde batırılır, 1-2 gün sonra bu bölge incelendiğinde iğne batma yerinde kırmızı bir kabarıklık oluşur. Bu test uzakdoğu ve Japonyadaki behçet hastalarının %50‘inde pozitif bulunurken Amerikadaki hastalarda ise daha az rastlanmaktadır. Bu reaksiyon görüldüğünde behçet tanısı güçlenmektedir. Behçet hastalığında bir diğer cilt lezyonu, sivilceye benzer küçük püstüler cilt lezyonlarıdır, bunlar folikülit olarak da isimlendirilir. Bir diğer cilt bulgusu eritema nodozumdur. Bu kırmızı, kabarık ve hassas nodüller genelde ayak ön yüzünde ve ayak bileği çevresinde olmakla beraber yüzde, boyunda ve kollarda görülebilirler. Diğer hastalıklarda da eritema nodozum gözlenmektedir. Behçet hastalığındaki görülen eritema nodozum diğerlerinden farklı olarak ülserleşmektedir.

Akciğer tutulumu; akciğerde damarsal anevrizmalar görülebilir, bunlar patladığı zaman ciddi akciğer içi kanamalara sebep olabilecektir.


Eklem tutulumu; Behçet hastalığında artrit veya artralji görülebilir. Genellikle dizde, ayak bileklerinde, el bileğinde ve dirseklerde görülebilmektedir. Tuttuğu eklemlerde artrit geliştiğinde şişlik, ağrı, kızarıklık ve ağrıya bağlı eklemde sertlik, hareketsizlik oluşabilmektedir. Behçet hastalığında artritin özelliği; birkaç hafta sürmesi ve iyileşirken eklemde herhangi bir hasar bırakmamasıdır. Artrit vakaların %50‘sinde görülmektedir.

Beyin tutulumu;
santral sinir sistemi, omurilik ve bunları saran meninksler tutulabilir ve meningoensefalit tablosu oluşur. Hastalarda ateş, baş ağrısı, ense sertliği, hareket koordinasyonunda bozukluk görülebilir. Behçet hastalarında bu bulgular olduğu zaman mutlaka acilen doktara başvurulmalıdır. Çünkü bu tablo tedavisiz bırakıldığında kalıcı felçler oluşabilmektedir. Behçet hastalığında santral sinir sisteminin beyaz maddesi etkilenebilir. Beyinde, beyin sapında beyaz madde etkilendiğinde baş ağrısı, konfüzyon, felçler, kişilik değişiklikleri, nadiren bunama görülebilir. Behçet hastalığı aynı zamanda menenjit tablosuda yapabilir. Bunlarda herhangi bir enfeksiyon kaynağı bulanamayacağından dolayı Behçet hastalığındaki menenjite aseptik menenjitte denmektedir.

Genital ülserler; behçet hastalığında %50 vakada ağızdaki ülserlere benzer şekilde genital ülserler çıkabilmektedir. Birkaç tekrardan sonra bu bölgelerde skar dokusu mukozada görülebilecektir. Erkeklerde testis torbalarında derin ağrılı ülserler, bayanlarda dış genital yollarda, vulva üzerinde ağrılı ülserler oluşabilmektedir.

Gastrointestinal tutulum; Behçet hastalığında tüm gastrointestinal sistemde ağızdaki veya genital bölgedeki ülserlere benzer ülserler oluşabilmektedir. Behçet hastalığında gastrointestinal sistemin tutulumu ağızdan anüse kadar olan bölgeyi içerir, bu benzer şekilde ülserlerle giden ülseratif kolit ve Crohn hastalığı gibi hastalıklarla karışabileceğinden dikkatli olunması gerekmektedir.

SENDE YORUM YAP!

Whatsapp