Akciğer Hipertansiyonu Belirtileri Nelerdir

Akciğer Hipertansiyonu Belirtileri Nelerdir

Genellikle ilk belirti merdiven çıkmak gibi günlük aktiviteleri yerine getirirken yaşanan nefes darlığıdır. Diğer belirtiler yorgunluk, baş dönmesi ve bayılmadır ve bu belirtiler fiziksel aktivite arttıkça kötüleşir.

Belirtiler hastalığın erken evrelerinde ortaya çıkmaz. Tam tersine hastalığın ilerlediği ve tedavisinin gittikçe zorlaştığı bir dönemde belirtiler görülmeye başlanır ve astım gibi diğer hastalıklarla karışabilir. Bu nedenle tanı konulması ortalama 2 yıl kadar gecikebilir.

Hastalar ileri evrede merdiven çıkmakta, kısa bir yürüyüş yapmakta ve hatta giyinmekte bile zorluk çekebilirler.

AKCİĞER TANSİYONU TEDAVİSİNDE YENİ BİR DÖNEM

Kronik akciğer pıhtısına bağlı akciğer tansiyonu tanısı konulan her hastanın bundan sonraki ömrünü sağlıklı geçirmesi için tek tedavi pulmoner tromboendarterektomi (PTE) ameliyatıdır. Ameliyat dışındaki tedaviler, kan sulandırıcılar ve akciğer tansiyonunu düşüren ilaçlar, ne yazık ki kalıcı bir çözüm sağlamaz. Bu tedaviler ameliyatı geciktirdiğinden, hastaların bir kısmının ameliyat şansını ve ameliyattan yeteri fayda sağlamalarını da engelleyebilirler. Bu yüzden kronik tromboembolik pulmoner hipertansiyon tanısı almış ve özellikle geçirilmiş akciğer embolisi öyküsü olan hastaların en kısa zamanda pulmoner hipertansiyon merkezlerine başvurarak, pulmoner endarterektomi ameliyat şanslarını araştırmaları gerekmektedir. Prof. Dr. Bedrettin Yıldızeli, “Göğüs ve kalp damar cerrahları beraber 6-8 saat süren kompleks bir ameliyat olan pulmoner endarterektomi ameliyatını yaparlar. Hastanın göğsü ortadan açılarak, kalp-akciğer makinasına bağlanır. Hastanın vücut ısısı 20 santigrat dereceye kadar düşürülür.

Akciğerlerde basınç niye yükselir?

Akciğerlere atılan kan, bir ağacın gövdesinden giderek küçülen dallara ve sonunda yapraklara gidermişçesine hava keseciklerin çevresini saran kılcal damarlara gider. Burada oksijenle dolduktan sonra akciğer toplardamarları yoluyla kalbin sol üst odası sol kulakçığa, aradaki kapaktan geçip sol karıncığa, oradan da aorta atılıp tüm vücuda dağılır. Akan kan bu uzun yolun herhangi bir yerinde bir engelle karşılaşırsa basınç yükselir.

1 Bebeğin kalbi delikse
Kalbinde delikle doğan bebeklerde kan kalbin sol tarafından sağ tarafına geçer. Böylece her kalp atımında akciğere normalde gitmesi gerekenden çok daha fazla kan gider. Bu durumla baş etmek zorunda kalan akciğer damarları yavaş yavaş duvarlarını kalınlaştırır. Bir süre sonra bu kalınlık o kadar artar ki kan akımına engel oluşturur, basıncı yükseltir. Kaş yapayım derken göz çıkarmaya benzer bu durumu önlemek için kalpteki delik hastalık ilerlemeden kapatılmalıdır.

2 Kalp zayıflarsa
Sol karıncık güçten düşüp kasılması zayıflarsa pompalaması gereken kanın hepsi vücuda atılamaz, geride kan birikir. Bu da yeni gelecek kana engel oluşturur, basınç yükselmeye başlar. Kalp krizi veya kalp kası hastalıkları sonucu ortaya çıkan kalp yetersizliğinde sık görülen akciğer yüksek tansiyonu böyle oluşur. Kalp yetersizliği tedavisi bir ölçüde de olsa basıncı düşürür.

3 Kalp kapağı bozuksa
Akciğerlerden sol kulakçığa gelen kan, mitral adlı kapaktan geçip sol karıncığa akar. Eğer bu kapak iyi açılmazsa veya iyi kapanmayıp geriye kan kaçarsa akciğerlerdeki basınç yükselir. Kapak darsa balonla açılınca, iyi kapanmıyorsa ameliyatla tedavi edilince akciğer basıncı düşer.

4 Akciğer hastalığı varsa
Soluduğumuz hava giderek küçülen borulardan geçip hava keseciklerine ulaşır. Keseciklerin çevresi gözle görülemeyecek kadar küçük kılcal damarlarla sarılıdır. Havadaki oksijen keseciklerin duvarından süzülüp kılcal damarlara girer. Vücudun atmak istediği karbondioksit de aynı yolla damar duvarından süzülüp keseciğin içine girer. Sigara içenlerde sıkça görülen amfizem gibi çeşitli akciğer hastalıklarında hava kesecikleri ve çevresindeki kılcal damarlar tahrip olur. Kan akımının önüne çıkan bu engelle yükselen kan basıncı tedaviyle, özellikle oksijen verilerek düşürülmeye çalışılır.

5 Akciğer DAMARLARI HASTAYSA
Sağ karıncıktan akciğerlere pompalanan oksijenden fakir kan hava keselerine kadar giderken birçok damarın içinde akar. Eğer bu damarlar lupus gibi -bağışıklık sisteminin kendi vücudunu düşman sayıp saldırdığı- hastalıklar nedeniyle daralırsa basınç yükselir. Zayıflamak için alınan bazı ilaçlar, kuvvetli uyarıcı etkisi olan amfetamin grubu ilaçlar da benzer yolla yüksek tansiyona sebep olabilirler. Altta yatan hastalığı tedavi ederek veya suçlu ilacı keserek basınç düşürülür.

6 PIHTI KÜÇÜK OLSA DA CAN YAKAR
Bir diğer neden de küçük damarların pıhtıyla tıkanmasıdır. Bacaklardan veya karındaki toplardamarlardan kaynaklanan küçük bir pıhtı akciğere gidince hiçbir belirti vermez. Ama yıllar içinde birçoğu giderse kan akımı zorlaşır, basınç yükselir. Pıhtı önleyici ilaçlarla yeni pıhtıların oluşmasının önüne geçilerek basıncın daha da yükselmemesi sağlanır.

Bazen hiçbir sebep bulunamaz
Akciğerlerdeki basıncın ciddi biçimde yükselmesinin nedeni bazen tüm aramalara rağmen bulunamaz. Daha çok kadınlarda görülen bu hastalıkta damarların kalınlaşması, esnekliklerini kaybetmelerinin nedeni bilinmediği için tedavisi çok zordur. Son 10 yıl içinde bulunan ilaçlarla daha önce çaresiz olan hastalara yeni umut ışığı doğdu.

SENDE YORUM YAP!

Whatsapp