Ağız Boşluğu Ve Dil Kanserleri

Ağız boşluğu kanserlerinin büyük bir çoğunluğu skuamöz hücreli kanserlerdir. Birleşik Devletlerde tüm kanserlerin sadece %3 'ünü oluşturmalarına rağmen, büyük önem ta-sımaktadırlar. Hemen hemen her zaman kolayca biyopsi alınabilme ve erken tanımlanma olanağı olmasına rağmen, hastaların Yahya yakını 5 yıl içerisinde ölür ve genelde Primer lezyon fark edildiğinde metastaz çoktan gerçekleşmiştir. Genelde, geç yaşta görülen ve 40 yaşından önce ender olarak ortaya çıkan bu kanserlerin gelişiminde önemli olduğu düşünülen çeşitli etkenler özetlenmiştir.

Klinik Özellikler

Bu lezyonlar bölgesel ağrıya ya da çiğ-neme güçlüğü ne neden olabilirler. Fakat çoğu nispeten asemptomatik olduğundan, lezyon ihmal edilir. Sonuç olarak, bu lezyonların büyük kısmı tedavi için çok geç bir dönemde fark edilirler. Cerrahiden ve adjuvan radyoterapi ve kemoterapiden sonra 5 yıllık yaşam oranı lenf gangliyonu metastazı olmayan dil kökü, farenksi ve ağız tabanı kanserlerinde %40 civannda iken, lenf gangliyonu metastazı olanlarda %20' Nil altındadır. Erken dönemde fark edildiklerinde ise 5 yıllık yaşam oranı %90'ın üzerindedir.

Morfoloji

Ağız boşluğu kanserlerinin en sık kaynaklandığı bölgeler, (sıkılık sırasına göre) (1) alt dudağın lateral bölgelerinin vermilion sınırları, (2) ağız tabanı ve (3) dilin hareketli kısmının lateral sınırlarıdır. Erken lezyonlar parlak beyaz-gri renkte, iyi sınırlı mukoza kalınlaşmaları şeklindedirler ve lökoplazik lezyonlara benzerler. Daha sonra, ekzofitik olarak büyüyüp, kolayca görülebilir ve palpe edilebilir nodül ve sonunda mantarımsı bir lezyon, ya da endofitik, invazif bir patternde gelişip, santral nekrozlu kanseröz bir ülser meydana getirir. Skuamöz hücreli karsinornlar orta-iyi derecede diferansiyel kertinize tümörlerdir.

Lezyonlar ilerlemeden önce, sınırlarında epitelyal aticiyi, displaziyi ya da in situ karsinomu saptamak mümkündür. Bu, karsinornun lökoplaki ya da Eritroplaki zemininden geliştiğini desteklemektedir. ilk tanının konduğu sırada, bölgesel lenf gangliyonlarına yayılım dudak kanserinde oldukça enderdir. Dil kanserinde bu olasılık %50, ağız tabanın kanserlerinde ise %60'dan fazladır. Toraksa ya da batın içi organlara yayılıma ise, bölgesel yayılımdan daha az sıklıkla rastlanır.