Vücudumuzun Haritası Meridyenler

Vücudumuzun Haritası Meridyenler :

Shiatsu

Chi Kung veya akupresur gibi şifa teknikleri aslında hep var olmuşken, değişen zaman boyutu ile eşleşen bir doğrultuda karşımıza her zamankinden daha fazla çıkmaya başladı.Her yeni olgu, beraberinde başka yeni bilgilerin gelmesine sebep oluyor. Meridyenler de bunlardan biri. Meridyen denince aklımıza hep haritalardaki meridyenler gelir. Ancak vücudumuzun meridyenlerden oluşan bir haritasının olduğunu, konunun uzmanlarından başka kimse bilmiyorsa da her geçen gün biraz daha duyulur olacak. Çin kültüründe ‘Chi’ olarak ifade edilen yaşam enerjisi, bütün vücudumuzda meridyenler aracılığıyla dolaşır. Chi enerjisini, vücudumuzun tam olarak neresinde bulunduğunu bilemediğimiz can olarak da kabul edebiliriz.Bu enerji, vücudumuzu tıpkı kan damarları ve sinir sistemi gibi bir ucundan diğerine, bazen birbirleriyle kesişerek dolaşır. Geleneksel Çin tıbbında bu, meridyenler olarak bilinir.Kadim kültürlerde çok iyi bilinen, ancak içinden geçip geldiğimiz karanlık çağlar içinde kaybolup giden birçok kavram ve yaşam enerjileri gibi meridyenler de tekrar hatırlanıp keşfedilerek ait olduğu yere dönüş yaptı.    Modern tıbbın bu bilgiyi henüz bünyesine katamamış olması bir talihsizliktir.Meridyenler, her zaman sıkça adım duyduğumuz akupunktur noktalarının bir sırada, peş peşe izledikleri, gözle görünmeyen ve deri altında mevcut olan, değişik yönlere enerji taşıyan hatlardır. Onlara vücudumuzun haritası da diyebiliriz.Çinden yeniden yayılan bilgi, ilk kez 17. yüzyılda Çine gelen misyonerler, daha sonra da Batılı doktorlar tarafından keşfedilip Avrupa’ya tanıtılmıştır.Daha sonraları Çin’de yasaklanan akupunktur, Çin Halk Cumhuriyetinin kuruluşuyla yeniden kullanılmaya başlanmıştır. Akupunktur ve meridyen bilgisi, Nixon ve ekibinin Çin’e yaptığı bir gezide yaşadığı özel bir deneyim ve Londra’dan Dr. Felix’in girişimleri sayesinde Batı’da yeniden tıp literatürüne girmiştir.Meridyen bilgisinin Çin’de 5000 yıldan çok daha eski olduğu sanılıyor. 980-1037 yıllarında yaşamış îbn-i Sina’ya ait bir meridyen haritasının varlığı çoğumuz için şaşırtıcı yeni bir bilgidir. Kişisel kanaatime göre meridyen bilgileri, Çinlilere Uygur Türkleri tarafından aktarılmıştır.

Kadim Çin kültürü

şamanik bilgilerden etkilenmiştir. Bu konuda birçok ipucu meridyen bilgisinin aslında kadim Türklere ait olduğuna, Uygur Türklerinin de bu bilgiyi Lemurya’dan almış olabileceği varsayımına neden olmaktadır. Çünkü vücudumuzdaki meridyenler aynı zamanda evrensel meridyenlerin bedenimize izdüşümüdür ve içinden çıkıp geldiğimiz Demir Çağı boyunca meridyenlerimiz evrensel meridyenlerden kopmuştu.Eric Pearl’ün Türkiye’yi ikinci ziyareti sırasında birçok eğitimli insana vücuttaki meridyenlerin evrendeki meridyenlere reconnection (tekrar bağlantı) yaptırdığını biliyoruz. EricPearl un kendi tanımlamasıyla reconnection sırasında evrenin kaynağından gelen şifa ışığı, uygulama yapılan kişiyle birlikte birçok kişinin meridyenlerinde dolaşmıştır.Bunlar, meridyenlerle ilgili ezoterik ve enerji biliminin sınırlarını zorlayan girişimler ise de günlük yaşam içinde meridyenler ve üzerlerinde taşıdıkları yaşam enerjisinin kesilmesi, sağlığımızla ilgili önemli sorunlar yaşanmasına sebep olabilir.   Ortodoks tıp ve enerji tıbbı henüz birlikte çalışmadıkları için bu anlamda herkes kendi meridyenlerinin çalışmasına dikkat etmek zorunda.Teoriye göre, binlerce yıldır bilinen ve kabul edilmiş 26 tane meridyen, gelişmiş bir metro ağı gibi vücudumuzu bir baştan bir başa dolaşarak organlara Chi enerjisini taşır. Sağlığımızın tam olabilmesi için meridyen kanallarında bu enerjinin kesintisiz akması gerekir.Meridyenlerde Ön Orta Kanal ve Arka Orta Kanal olarak tanımlanan iki ana hat vardır.24 noktadan oluşan Ön Orta Kanal (REN), vücudun 6 YÎN meridyenini, 26 (28) noktadan oluşan Arka Orta Kanal (DU) ise 6 YANG meridyeni idare eder. Bu iki meridyenden başka, vücudumuzda paralel bir düzende, ellerin ve ayak parmaklarının uçlarındaki TİNG noktalarından başlayan veya biten 6 Yin (dişi), 6 Yang (erkek) olmak üzere 12 çift meridyen vardır ve her biri adıyla anıldığı organa enerji taşır.   Ön Orta Kanal: (Conception vessel = CV), Perineden başlar, vücudumuzun ön ortasını boydan boya geçer ve çenede, alt dudakta biter. Bütün yin enerji depolarının meridyenlerini kontrol eder.   Arka Orta Kanal: (Governor vessel = GV), Kuyruk sokumundan başlar, sırtımızı boydan boya geçer başın üstünden dolaşıp üst dudak altında diş etinde biter. Vücuda enerji dağıtan yang, organ meridyenlerini kontrol eder.   Ellerde Başlayan Meridyenler: Akciğer 11, kalp 9, ince bağırsak 19, kalın bağırsak 20, pe- ricard 9, üçlü ısıtıcı 23 noktadan oluşur.   Akciğer Meridyeni: Göğüste başlar, başparmakta sona erer. Metal elementinin etkisindedir.   Kalın Bağırsak Meridyeni: Akciğerin eş organıdır. Metal elementinin kontrolü altındadır. El işaret parmağından başlar, burnun kenarında biter.   İnce Bağırsak Meridyeni: Serçe parmağından başlar, yüzde kulak dibinde biter. Kalbin eş organıdır. Ateş elementinin etkisindedir.   Kalp Meridyeni: Ateş elementidir. Koltuk altından başlar, elin serçe parmağında biter.   Perikard: Göğüste başlar, elin orta parmağında sona erer. Ateş elementinin kontrolündedir. Enerji depolar.   Üç Isıtıcı: (Sanjiao) Batı tıbbında karşılığı yoktur. Kalp, akciğer ve mide bölgesinin enerji dağılımını kontrol eder. Elde, yüzük parmağından başlar, gözün yanında biter. Ateş elementidir.   Ayaklarda başlayan meridyenler: Mide 45, dalak-pankreas 21 (geleneksel Çin tıbbında bu iki organ tek bir organ olarak kabul edilir), idrar kesesi 67, böbrek 27, safra kesesi 44, karaciğer 14 noktadan oluşur.   Mide: Eş organı dalaktır. Her ikisi de toprak elementinin etkisin- dedir. Gözün altında başlar, ayak ikinci parmakta biter.   Dalak-Pankreas: Ayak başparmağından başlar, göğüste biter. Toprak elementinin etkisindedir.   Safra Kesesi: Karaciğerin eş organıdır, gözün dış köşesinden başlayıp ayak dördüncü parmakta sonlanır. Ağaç elementidir.   Karaciğer: Ağaç elementinin kontrolündedir. Ayak başparmaktan başlar, göğüste biter.   İdrar Kesesi:  Su elementi kontrol eder. Böbreğin eş organıdır. En uzun meridyendir. Gözün iç köşesinden başlayıp başın üst kısmında dolanır, boyunda ikiye ayrılıp sırtta devam eder ve küçük ayak parmağında sonlanır.  

Böbrek:

Ayak tabanından başlayıp göğüste biter. Su elementinin et- kisindedir. Eş organı idrar kesesidir.Ellerde ve ayaklarda başlayan/biten meridyenler çifttir. Örneğin, sol eldeki kalın bağırsak meridyeni sağ elde de aynı hatta mevcuttur.Bir meridyen ait olduğu organa enerji götürürken, bu akış akupunktur noktalarından aktarılarak oluşur. Bu noktalardan birkaçı veya tamamı kapanıp enerji bloke olduğunda sorunlar başlar, ilgili organa enerji gitmez.Kan damarlarında tıkanıklık olduğunda kan nasıl gitmesi gerektiği yere gitmiyor ve buna bağlı sorunlar çıkıyorsa, meridyen hattındaki enerji kesintisi de benzer sorunları ortaya çıkarır. Ancak ne yazık ki enerji kesilmesinin sebebi bulunamaz ve sebepsiz hastalıklar ortaya çıkar. Bu durumu evimizdeki elektrik arızası gibi düşünebiliriz.Elektrik olmayan bir odada birçok şey yapılamaz. Aynı şekilde, enerjisi kesilmiş organ da yaşam faaliyetini gösterecek enerjiden yoksun olur ve enerji temin etmek için bazen eş organından enerji çalabilir.Meridyenlerin çalışma sistemi ve organlarla iletişimi konusundaki bilgiler burada birkaç sayfaya sığdırılamayacak kadar çok yönlü ve karmaşık olsa da önemli bir diğer sistem, her bir organ meridyeninin eş organ fonksiyonuyla birbirine olan bağlantısıdır.Geleneksel Çin tıbbında akciğerin eş organı kalın bağırsaktır.    Meridyen ağı, başladığı noktalardan, cilt altında akupunktur ve akupresur ile müdahale edilebilen, hattan sonra vücudun derinliklerine doğru ilerleyip adı ile bilinen organa gider. Bu organa ulaştıktan sonra da eş organa geçer. Akciğer meridyeni de kalın bağırsaktan geçer. Her ikisi birbirinin eşorganıdır ve birinin sorunu olduğunda, diğerinin enerjisini çalabilir. Böyle bir durumda vücutta şaşırtmacalar doğabilir.Bütün dünyada yeni tanımlanmış olan bütünleyici yani holistik tıbbın gerçekleşmesi için meridyen akış ve çalışma bilgisinin modern tıp içinde yer alması gerekir. Çünkü meridyenler vücudun enerji hatlarıdır. Bu bilgiler bize yine vücutta oluşan yin-yang devresini ve hangi organın farklı özellikleri olduğunu, çalışma saatlerini ve diğer sistemlerle olan bağını öğretir. Böylece hiç iyileşmeyen bir hastalığın sebebinin, element dengesi bozulmuş bir organ veya yin-yang devresi tersine akan bir meridyen olabileceği anlaşılır.Bazı özel meridyen tedavi sistemleri, vücudu bir fabrikaya benzetir ve organları hazine organlar ve işçi organlar olarak ikiye ayırır.    Akciğer, kalp, böbrek, dalak, karaciğer hazine organlardır ve enerjiyi depolar. Kalın bağırsak, ince bağırsak, mesane, mide ve safra kesesi işçi organlardır ve enerji dağıtırlar. Her bir organın çalışmasında pik yaptığı bir zamanlama vardır ki, bu, ait olduğu meridyenin de en etkin olduğu zamandır. Bütün bunları bilmek hastalıkların teşhisinde yardımcı, kolay ve çabuk tedaviyi destekleyen eşsiz bir sistem olabilir mi?Yaygın bir kanaat Çinde enerji tıbbı olması, halkın ciddi bir kriz yaşayacağı yönündedir. Zira bu kalabalık nüfusa yetecek maddi koşullar, fiziki yapı ve sağlık sistemi yazık ki mevcut değildir. Bugün için Çin’de insanların yaygın şekilde koruyucu tıp yöntemleri uyguladığını, bu şekilde ayakta kalmaya çalıştığını, sadece hasta olduklarında değil sağlıklarının korunması için de düzenli olarak doktora gitmekte olduklarını biliyoruz.Dr. Mehmet Öz, ülkemizde iyi tanınan bir hekimdir.    SİZ adlı son kitabında iğnelerle yaşayın diyen ünlü kalp uzmanı, kendine özgü esprili anlatımıyla “Doğu tıbbı, enerji akışınıyeniden yönlendirmekte başarı sağlarken, Batı tıbbı da akupunkturun etkilerinin nedenini araştırmaktadır.” diyor.Tamamlayıcı-alternatif diye dudak bükülerek dünyanın doğusuna itilen yöntemlerden direkt sonuç alınırken, Batı- Ortodoks tıbbı hâlâ deneyler yapıp sırça köşklerde ahkâm keserken hastalar ellerinde reçete, sonuç beklemekteler.Meridyenleri en iyi çalıştıran ve enerji akışını sağlayan bir meditasyon-nefes ve enerji çalışması olan Ch’i Kung, enerji çalışması anlamına gelir. Çinde her sabah işlerine giden binlerce insan yol boyunca kendine özgü estetik, ritmik hareketler yaparken izlenebilir. Bu, Ch’i Kung ve Tai Chi’ dir. Binlerce yıl içinde Çin’de bir araya getirilmiş bu bilgiyle fiziksel ölümsüzlük hedeflenmiştir. Çin felsefesine göre, enerjisi mükemmel olan bir vücut ölümsüz olabilir.   Bu inanca göre meridyen ağlarının bir ucu geçmişe, Mu kıtasına giderken diğer bir ucu geleceğe, milyonlarca ışık yılı uzaklıktaki galaktik bilgelik ağma uzanır.Biz kendi kültürümüz ve inancımızdan aldığımız eşsiz destek ve şifrelerle diyebiliriz ki, insan, ruh ve beden birlikteliği içinde yaşayan bir yaradılış harikasıdır. İnsandaki istemler denge içinde ahenkle çalışır. Bu varlığın en iyi frekansı tutturup denge ve huzur içerisinde çalışabilmesi için yaşamsal enerji bileşeni olan ruhunu, kendisini yaratan ve bedene bu ruhu üfleyen Yüce Yaratıcıya bağlanması gerekir vesselam!

SENDE YORUM YAP!

Whatsapp