Antik Çağlardan Beri İyi Bilinen Bir Ürün

Sirke, Grek-Romen döneminde içerdiği binlerce faydadan dolayı en çok bilinen malzemelerden birisiydi. Sirkeyi, Romalı tarihçi Titus Livus'un Hannibal ve askerlerinin İ.Ö.218'de Alper‘i geçişlerini anlatan eserinde görüyoruz: köşeye sıkıştırılmış Karacalılar büyük bir ateş ile kızdırılmış kayalardan sirke sayesinde geçmeyi başarmışlardır. Böylesine bir durumun gerçekliğini kabul edebilmek için yanlarındaki sirken miktarını tahmin etmek epeyce zor olsa gerek!

Bir de, Mısır Kraliçesi Cleopatra‘nın Antonyis'u etkilersek için alışagelmişin dışında vermiş olduğu ziyafeti de unutmayalım. Antonius Cleopatra ile büyük bir ziyafetine iddiaya girer. Cleopatra, içinde devasa bir incinin eritildiği bir büyük tas sirkeyi içerek bahsi kazanır. Gaton*, Tarım anlaşmasında. Zeytin toplayıcılarının ücretlerinin sirke olarak ödendiğini belirtiyor. Ayrıca sirke hem Eski Yunanda hem de Eski Ahitte adak hayvanları için de vazgeçilmez bir unsurdu. Her yerde, sirkenin incinmeleri ve iltihaplanmış yaraları tedavi ettiği konuşulmaktaydı. Daha yakın bir zamanda ABD'deki güneyin Kuzeyden ayrılmak için verdiği savaşta yaralanmış binlerce askerin hayatını kurtaran antiseptik ve antibiyotik özelliklerinden dolayı yine sirkedir.

Öte yandan Orta Çağ'da ilk sirke üreticileri olan "Sirkeciler" 1394'de ortaklıklar olarak ortaya Çıkmaya başladı ki o güne kadar sirke üretimi sadece bağcılara aitti. Sirkenin üretim aşamalarını tam olarak öğrenmek ve hâkim olmak için birçok deneme yapmak gerekmişti.